Türkiye-Gürcistan-Azerbaycan Savunma Bakanları Toplantısı, Türkiye Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar, Azerbaycan Savunma Bakanı Orgeneral Zakir Hasanov ve Gürcistan Savunma Bakanı Juansher Burchuladze'nin katılımıyla Kayseri'de gerçekleştirildi.
"Üçlü Görüşme Sonuç Bildirgesi"nin imzalanmasının ardından düzenlenen ortak basın toplantısında konuşan Bakan Akar, Türkiye-Gürcistan-Azerbaycan Savunma Bakanları Toplantısı'nın bu yıl dokuzuncusunun gerçekleştirildiğini belirtti.
Dost, kardeş ve müttefik ülkeler Azerbaycan ve Gürcistan'ın savunma bakanlarını Kayseri'de ağırlamaktan duyduğu memnuniyeti ifade eden Akar, Azerbaycan'ı "İki devlet, tek millet" anlayışıyla kederde ve kıvançta bir ve beraber olunan "can kardeşi" olarak nitelendirdi.
İki ülke arasındaki kardeşliğin en güzel örneğinin "Tek Vatan Harekatı" sırasında sergilendiğini hatırlatan Akar, Gürcistan'ı da köklü tarihi bağların olduğu kadim dost ve değerli bir komşu ifadesiyle tanımlayarak Gürcistan'ın Kafkasya’nın istikrarında oynadığı önemli ve yapıcı role vurgu yaptı.
Azerbaycan, Türkiye ve Gürcistan'ın oluşturduğu sinerjinin bölgede büyük etki uyandırdığını aktaran Akar, şunları söyledi:
"Bu zirvede Güney Kafkasya Bölgesi konusunda ortak bir vizyonu paylaşan meslektaşlarım Sayın Juansher Burchulazde ve Sayın Orgeneral Zakir Hasanov ile ülkelerimizi ilgilendiren mevcut ve potansiyel iş birliği konularını geniş bir perspektifle ele aldık. Ayrıca küresel ve bölgeler gelişmelere ilişkin bilgi ve görüş alışverişinde bulunduk. Barış dolu bir geleceğin tesis edilmesi düşüncesinden hareketle üç ülke arasındaki iş birliği, savunma ve güvenlik konuları ile savunma sanayi dahil olmak üzere artarak devam ediyor.
Ülkelerimizin ortak yarar ve beklentilerine hizmet edecek şekilde çalışmaları yönlendirme gayretindeyiz. Nitekim 2020'de 'Savunma Alanında İşbirliği Mutabakat Muhtırası'nın yürürlüğe girmesiyle savunma ve güvenlik alanlarında önemli mesafeler kat ettik. Ülkelerimiz arasındaki stratejik ortaklığın ve iş birliğimizin bundan sonra da geliştirilmesi, genişletilmesi büyük önem arz etmektedir."
YUNANİSTAN'IN PROVOKATİF EYLEM VE SÖYLEMLERİ
Ege'deki gelişmelere de değinen Bakan Akar, "Türkiye barış ve istikrar için böylesine gayret gösterirken komşumuz Yunanistan ise istikrarsızlığı körükleyen provokatif eylem ve söylemleri ile yayılmacı ve saldırgan politikalarına maalesef devam etmektedir." diye konuştu.
Yunanistan'ın her geçen gün saldırgan politikalarına yeni provokasyonlar eklediğini dile getiren Akar, şu açıklamalarda bulundu:
"Son olarak Yunanistan tarafından planlı NATO tatbikatı sırasında NATO görevi yapan, hem de silahsız olarak, uçaklarımıza radar kilidi atılmıştır. Gerekli karşılık uçaklarımız tarafından verilmiştir. Bu düşmanca tavır Yunanistan'ın NATO'nun temel ilkelerini ve değerlerini hiçe sayacak boyutta küstahlaştığını göstermektedir. Beklentimiz Yunan siyasilerin iç politik amaçlarla uzlaşmaz ve kışkırtıcı tavırlarından derhal vazgeçmeleri, sağduyulu bir NATO müttefiki olarak davranmaları, buna gayret göstermeleri ve problemlerin diyalog yoluyla çözümüne odaklanmalarıdır.
'KIBRIS TÜRK HALKININ HAK VE MENFAATLERİNİ KORUMAKTA AZİMLİYİZ'
Sonuç olarak Kıbrıs, Ege ve Doğu Akdeniz'de diyaloğa açık olmakla beraber hiçbir oldubittiye müsaade etmedik, etmeyeceğiz. Kendimizin ve Kıbrıslı kardeşlerimizin hak ve menfaatlerini korumakta azimliyiz, kararlıyız ve buna da muktediriz. Bu konuda başta ABD olmak üzere diğer NATO müttefiklerimizin tarafsız, objektif, makul ve mantıklı yaklaşımını beklediğimizi özellikle ifade etmek isterim. F-16 meselesinde de aynı yaklaşımı görmek istiyoruz. Artık ABD tarafından bu konuda olumlu ve somut adımlar bekliyoruz."
"ERMENİSTAN FIRSATI İYİ DEĞERLENDİRMELİ"
Küresel ve bölgesel düzeyde risk, tehdit ve tehlikelerin artığı günümüzde üç ülke arasında tesis edilen iş birliğinin tüm ülkelere örnek olacak nitelikte olduğunu vurgulayan Akar, "İnanıyorum ki geliştirdiğimiz dostluk, dayanışma ve iş birliği, bölgede kalıcı barış ve istikrara olumlu katkılar sağlayacaktır." dedi.
Ermenistan'ın uzatılan barış ve dostluk elini tutmasının gerekliliğine vurgu yapan Akar, "Ermenistan bu fırsatı iyi değerlendirmelidir. Ermenistan ateşkes ihlallerinden kaçınırsa, ateşkes anlaşmasına uyarsa, barış ve istikrarın parçası olabilir. Bunu temenni ediyoruz. Bölgede barış ve huzurun tesis edilmesi ve kalıcı hale getirilmesi tüm bölge ülkelerinin güvenliğine ve ekonomik refahına katkı sağlayacaktır." ifadelerini kullandı.
Akar, Türkiye'nin bölgesinde ve dünyada her zaman barış, huzur ve istikrardan yana olduğunu belirterek, "Kafkasya'da olduğu gibi Karadeniz’de de barış ve istikrar için büyük gayret sarf etmekte, Montrö'nün uygulanması dahil etkin, dengeli ve yapıcı bir politika izlemekte, bölgede ateşkesin sağlanması ve diplomatik çözüme yönelik çalışmalarımızı, aralıksız sürdürmekteyiz." diye konuştu.
Türkiye'nin bu süreçteki en önemli katkılarından birinin tüm dünyayı tehdit eden gıda krizinin aşılmasında gerçekleştiğini hatırlatan Akar, "Girişim kapsamında İstanbul'da kurulan Müşterek Koordinasyon Merkezinin çalışmaları ile bugüne kadar Ukrayna limanlarından toplam 14 milyon tondan fazla tahılın ihtiyaç sahibi ülkelere emniyetle sevki sağlandı. Türkiye bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da üzerine düşeni yapmaya devam edecek." ifadesini kullandı.
"TERÖRİSTLERİN İNLERİ BAŞLARINA YIKILACAK"
Akar, Türk Silahlı Kuvvetlerinin terörle mücadelesinin yurt içi ve sınır ötesinde azim, kararlılıkla ve başarıyla devam ettiğini belirterek, "Mehmetçiğin karşısına çıkamayan ve kış üstlenmesine giremeyen PKK'nın elebaşları teröristleri çaresizlik içinde yeraltına yönlendirmekte ve masum insanları hedef olarak göstermektedir." dedi.
"Teröristlerin inlerinin başlarına yıkılacağı" mesajını veren Bakan Akar, "Bölgeyi istikrarsızlığa sürükleyen ülkeler başta olmak üzere hiç kimse bizden sınırımızın hemen dibinde yuvalanan teröristlere karşı müsamaha göstermemizi beklemesin. TSK, ülkemizin ve asil milletimizin güvenliği için uygun yer ve zamanda gerekli her türlü tedbiri almıştır, bundan sonra da alacaktır." diye konuştu.
Sözlerinin sonunda üç ülke arasındaki mevcut olan dostluk ve iş birliğinin mümkün olan her alanda geliştirileceğine olan inancını dile getiren Akar, "Yaşasın Azerbaycan-Gürcistan-Türkiye dostluk ve kardeşliği." dedi.
Öte yandan Bakan Akar, üçlü toplantının sonunda Azerbaycan Savunma Bakanı Orgeneral Hasanov ile Gürcistan Savunma Bakanı Burchuladze'ye, 26 Mayıs 1918'da Gürcistan'ın, 28 Mayıs 1918'de ise Azerbaycan'ın bağımsızlığını ilan etmesinden bir hafta sonra Osmanlı Devleti ile Azerbaycan ve Gürcistan arasında Batum'da imzalanan "Bakü ile Batum arasındaki Petrol Sevkiyatı Hakkında Anlaşma"nın birer nüshasını hediye etti. Anlaşma üç ülke arasındaki ilk anlaşma özelliği taşıyor.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.