İçişleri Bakanı ne yapsın?

İçişleri Bakanlığı bünyesinde faaliyet gösteren İskân Dairesi ve Rehabilitasyon Dairesi Rum’dan kalan malları Tarımsal Arazi olarak vatandaşlara dağıtma işlemini sürdürüyor. İçişleri Bakanlığı elektrik, su ve yol ile ilgili alt yapıyı hazırladıktan sonra  bu arsaları vatandaşlara dağıtıyor. Dağıtmasına dağıtıyor ama yerim dar, yenim dar diyenler bir birlerinin boğazına sarılıyor. Kırsal Kesim Arazilerinin dağıta dağıta sona gelinmesine karşın Rum’dan kalan mal ile ilgili tartışma giderek büyük boyutlara taşınıyor. Örnek mi? Hasan Işık Yücedağ ile Osman Farizoğlu arasında yaşanan kavga sanırım buna en güzel örnektir kanaatindeyim. AS TV’de yayınlanan Akşamüzeri programında gündeme gelen ve Detay Gazetesinde birkaç kez kaleme aldığımız Güzelyurt’taki Osman Farizoğlu ile Hasan Yücedağ arasındaki husumet sanırım bunun en güzel örneğidir. Güzelyurt Piyale Paşa Mahallesi P/H 19/23 W2 Blok M’deki iki parsel K 666 ve K 668 4.75 dönüm arazi Güzelyurt sakinlerinden Hasan Işık Yücedağ’a 3 kez birer senelik olarak Tarımsal Arazi olarak icar edildi. Daha sonra Konut Edinme Birimi Yayla köyündeki gençlere kırsal kesim arsası olanağı sağlamak için Tarımsal Arazileri ‘Kırsal Kesim Arsalarına’ dönüştürdü. 8 Kırsal Kesim Arsası şekline dönüştürülen Tarımsal Arazilerin bir bölümü daha sonra Yayla Köyünde ikamet eden Ayşe Tabakoğlu Farizoğlu’na hak sahibi olarak sözleşme yapılarak verildi. Hasan Yücedağ, 22.1.2015 tarihinde Güzelyurt Kaymakamlığına dilekçe vererek, Tarımsal Arazi olarak eskiden kendisine verilen arazinin Kırsal Kesim Arazisi olarak tekrar kendisine verilmesini istedi. Ancak Kaymakamlık bu arazinin Kırsal Kesim Arsa’sına  dönüştürüldüğünü, bunun mümkün olmadığını belirten cevabı bir yazı gönderdi. Tabi ne olduysa bundan sonra oldu. Arsa yüzünden iki komşu arasında tartışma başladı. Hasan Yücedağ, birilerinin verdiği zeytin ekersen bu arazileri elinden alamazlar aklı ile Farizoğlu çiftine verilen araziye zeytin fidanları dikti. Zeytin Fidanları dikilince harekete geçen Osman Farizoğlu durumu Kaymakamlığa ve Polise bildirerek zeytin fidanlarını söktürdü. Hasan Yücedağ’ın da bunun üzerine tapu ölçümlerini gösteren sicim ve kazıkları arsa içerisinden sökerek misilleme yaptığı öne sürüldü. Konu Adli Makamlara da bildirilerek bu yönde soruşturma başlatıldı. Böylece Rum’un malı, iki komşuyu karşı karşıya getirdiği yetmezmiş gibi devletin kurumlarını da zor durumda bıraktı. Tabi bu tartışma başlarken şahurga gabacığı da gerçekten dünyalar iyisi İçişleri Bakanı Teberrüken Uluçay’ın başında patladı. Bir taraftan CTP sempatizanı, parti içerisinde arkalı olduğu öne sürülen Hasan Yücedağ’ın parti nezdindeki bastırması, bir diğer taraftan hak sahibi Osman – Ayşe Farizoğlu’nun arsa ile ilgili ısrarı bakanı bunalttı. İçişleri Bakanı Teberrüken Uluçay her iki tarafı bakanlığa davet ederek uzlaşma girişimi başlattı. Ayşe – Osman çiftine gelin size daha güzel bir arsa verelim. Hasan Bey’e bu araziyi kiralamayalım. Buraya bir park veya çocukların oynayacağı bir oyun alanı yapalım önerisi götürdü. Ancak bakanının çabaları sonuç vermedi. Bu çok bilinmeyenli bir denkleme dönüşen basit olay, e-kimlik, e- pasaport, yeni hapishane ve Ülkenin Fiziki Planlaması gibi güzel işlere imza atan ancak reklamı sevmediği için bu güzel olayları pazarlayamayan, Teberrüken Uluçay’ı zor durumda bırakacağa benziyor. Bakanın önünde sanırım şimdi iki şık var. Birisi ya Bakanlar Kuruluna bu olay ile ilgili bir öneri götürüp arsaları Kırsal Kesim Arazisinden çıkartacak. Yada kanlı bıçaklı olan iki komşunun bir birlerine zarar vermemesi için hemen biraz ilerideki arsalardan birisini verecek. Ki, buna da Ayşe-Osman çifti pek sıcak bakmıyor. Kısacası aşağısı sakal, yukarısı bıyık misali gibi bir olay.