İki Toplumlu Çevre Komitesi Rum Eş Başkanı Mihalis Loizidis, Alithia gazetesinde bugün yer alan demecinde, komitenin çalışmalarına değindi. Gazetede yer alan demecinde, çevre faaliyetlerinin “Kıbrıs’ı bölen çizgiyi” geçtiğini ve Avrupa Birliğinin projeleri finanse etmesinin tüm çabada esaslı bir rol oynadığını ifade eden Loizidis, demecinde Mağusa bölgesindeki “Kukla barajında” (Köprülü Barajı) AB finansmanıyla gerçekleştirilen temizlik ve koruma çalışmalarına atıfta bulundu.
Bunun büyük çevresel değere sahip bir sulak alan olduğunu ifade eden Loizidis, elde ettiği bilgilere dayanarak, “Kukla” havzasındaki suyun, yakınlarda bulunan hayvan çiftliğinin atıklarıyla kirlenmesinin önlenmesi için hali hazırda çalışmalar yapıldığını da belirtti.
AB tarafından çeşitli projeler için Kıbrıs’ın Kuzey kısmına aktarılan paraların, Kıbrıs’ın kuzey kısmının da AB seviyelerine yaklaşmasını amaçladığını öne süren Loizidis, bu paraların belirli faaliyetler için, doğru prosedürler ve sıkı kontrollerle diğer tarafa aktarıldığını ileri sürdü.
AB’nin Kıbrıs’taki yetkili ofisinin, doğanın korunmasına önem verdiğini ifade eden Loizidis, çevre komitesinin rolünün, iki taraf arasında bir uzlaşı köprüsü teşkil ettiğini ifade etti.
Gelişme halinde olan bir diğer önemli projenin ise Kanlıdere üzerindeki parkın Lefkoşa’nın diğer tarafında da genişletilmesi olduğunu ifade eden Loizidis, KKTC’deki çalışmaların başladığını ve devam ettiğini söyledi.
Harnup ağaçlarının korunmasından da söz eden Loizidis, fare/sıçan popülasyonundaki artıştan ötürü harnup üretiminin yüzde 50-60’ını kaybettiğini ifade ederek, Koruçam gibi köyler bulunduğunu dile getirdi.
Bahse konu durumda “tanınma konuları ortaya çıkmadan” kemirgenlerle mücadele edilmesi için, KKTC’de de uygulamak amacıyla Rum Yönetimi’nin başarılı programlarını aldıklarını ileri süren Loizidis, şu anda Güney Kıbrıs’ta da harnup ağaçlarını kemirgenlerden korumak için programlar uyguladıklarını belirtti.
Koruçam’ın istisna teşkil ettiğini ifade eden Loizidis, Koruçam sakinlerinin bu konuda önlemler alınması için yoğun talepleri bulunduğunu belirtti.
Aynı programın önümüzdeki Ocak ayından itibaren ara bölgede ve KKTC’de de uygulanmaya başlamasının beklendiğini kaydeden Loizidis, başlangıcın ara bölge içerisinde bulunan “Varisia ve Selemani” köylerinden yapılacağını ifade etti. Demecinde Kıbrıs’taki akbabaların korunması programı konusuna da değinen Loizidis, yurt dışından adaya akbaba getirdiklerini anımsattı.
Akbabalara kamera ve GPS taktıklarını ve akbabaların Karpaz yarımadasına varana dek KKTC’de uçtuklarını tespit ettiklerini dile getiren Loizidis, KKTC’de hayvan ölülerinin hala daha kırsala atıldığını savunarak, akbabaların bu şekilde yiyecek bulduklarını iifade etti.
Bununla birlikte KKTC’de kontrolsüz “Lannate” kullanımının yurt dışından getirdikleri birkaç akbabayı da yok ettiğini iddia eden Loizidis, iki toplumlu bir koruma programı olmamasının, hiçbir anlamı olmadığını sözlerine ekledi.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.