• BIST 10025.47
  • Altın 2976.723
  • Dolar 35.1352
  • Euro 36.6264
  • Lefkoşa 12 °C
  • Mağusa 12 °C
  • Girne 12 °C
  • Güzelyurt 11 °C
  • İskele 12 °C
  • İstanbul 6 °C
  • Ankara 5 °C

İlelebetler Adası

Hatice İNTAÇ

Yeni hükümet her zamanki gibi yine eskilerle bir koltuk kapmaca heyecanının ardından kuruldu. Kurulmasına kuruldu da artık halkın çoğunluğunun güvenmediği, hiçbir şey ummadığı, kuru vaatlere, lâf ebeliğine itibar etmediği bu hükümetin hangi koltuklara hangi bakanlarını oturttuğu da onların yakınları ve yandaşları haricinde pek ilgi çekmedi. Sadece bu hükümet mi?..  Hangi hükümet olursa olsun; hangi koltuğa kim oturursa otursun, yıllardır beceriksiz, ilgisiz, kendi kişisel çıkarlarını ön plânda tutarken bu toplum için parmağını bile oynatmayan tutumlarıyla ne yazık ki halkın gözünde değersizleşmiş, irtifa kaybetmiş ve nihayet dibe düşmüşlerdir.

 Son günlerde müşavirler konusu yine gündemin ön sıralarında. Cumhurbaşkanı Sn. Mustafa Akıncının yeni atamalar konusunda özellikle yaptığı  öneri ve uyarılara rağmen adeta misilleme yapar gibi, inatla atamalara başlanması da yine kişisel çıkarların bir göstermesi değil midir?  Zaten  var olan ve onca ekonomik soruna rağmen  milletin sırtında ayrı bir kambur oluşturan müşavirler ordusuna yenilerini katmak çabaları başka neyin ifadesi olabilir ki?..

Cumhuriyetçi Türk Partisi bu atamaların yanlışlığı konusunda meclise önerge vermiş. Bu ne şimdi?. Daha birkaç gün önce hükümetin büyük ortağı siz değil miydiniz? O zaman neden yapmadınız demezler mi size?.. Hiç olmasa susun da  “ Tencere dibin kara, seninki benden kara” dedirtmeyin kendinize.

Oldum olası bu müşavirlik işine bir anlam veremedim. Hangi parti gelirse gelsin, etrafına üçlü kararname ile yeni müsteşarlar, müdürler alır. Aldıkları da genelde akrabaları, dostları, taraftarları olur. Şimdiye kadar çok az hak eden bu mevkilere getirilmiştir. Gerisi hep onlara çıkar sağlayacak yandaşları oluyor nedense. Sayısız değerli, işten anlayan meslek memurları dururken onlar dışarıdan işi bilmeyenleri tercih ederler nedense. Bunun sebebi ne diye merak etmeye gerek yok. Sebebi açık. Malûm onların oy potansiyelleri fazla. Onlar, ömürlük avantalarını almanın bedeli olarak yine ayni partiler için oy toplayacaklar, onları ilelebet bakan yapmak için koşuşturacaklar. Esasen bir ilelebetler diyarı değil mi yaşadığımız  bu yer?.. Milletvekilliği ilelebet, bakanlık ilelebet, değişmeyen düzen ilelebet, çözümsüzlük ilelebet, ganimet, peşkeş, ilelebet, müşavirlik ilelebet.  Bu adada 42 senedir  her şey ayni hamam ayni tas misali sürüp gidiyor.

Oh ne güzel!.. Üçlü kararname ile müdürlük, müsteşarlık kapanlar ömür boyu yüksek gelirlerini garantilemiş oluyorlar. Peki de bu adil mi?  Hadi hakkıydı veya değildi verdiniz o mevkii ve maaş; görevi bitince neden ayni maaş devam ediyor. Geçici alınan o mevkiin menfaati neden devam ediyor ve onlar emekli ikramiyelerini neden esas meslekleri üzerinden değil de son aldıkları maaş üzerinden alıyorlar? Bu hak mıdır? Eğer haksa neden onlar gibi atanan başkalarına da ayni sistem uygulanmıyor? Bunu kendimden bir örnekle açıklamam konuyu sanırım daha anlaşılır hale getirecek. Ancak ricam şu ki; sakın onlar alıyor, biz niye almıyoruz diye bir iddiada bulunduğum sanılmasın. Asla!.. Sadece aradaki farklı standart uygulamasını açığa çıkarmaktır maksadım.

Ben ve benim gibi gerek Türkiye’de gerekse başka dış ülkelerde görev yapan ataşelere ve diplomatlara görevleri bittiği zaman ayni uygulama yapılmıyor? Bizler üçlü kararname ile değil, Bakanlar Kurulu kararı ile atanıyoruz o görevlere. Görev süresince tabii ki maaşımız daha farklı oluyor. Görev biter bitmez eski maaşımıza döndürülüyoruz, verilen kırmızı pasaportu iade ediyoruz. Emekli olurken de maaşımız eski maaşımız üzerinden hesaplanıp veriliyor. Üçlü kararname ile atananlarla aramızda bir fark daha var aslında. Ataşe olarak atanmak için belli bir kıdemde olma yanında tüzükle belirtilen birçok özelliğe haiz olma şartı  aranırken üçlü kararnamede buna pek bakılmıyor. Ben İstanbul başkonsolosluğuna ataşe olarak atanmadan önce Milli Eğitim Bakanlığı Yüksek Öğrenim Dairesi Müdürlüğünde müfettiştim. Görevim bitip geriye döndüğümde müfettişlik maaşıma döndürüldüm ve emekli ikramiyemi de o maaş üzerinden aldım.  Bana göre doğrusu da buydu çünkü ataşelik benim geçici görevimdi. Neden üçlü kararname ile atananlara da bu uygulama yapılmıyor ben anlayamıyorum. Anlayan varsa lütfen anlatsın.

  • Yorumlar 0
  • Facebook Yorumları 0
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Bu yazıya henüz yorum eklenmemiştir.
Yazarın Diğer Yazıları