Ülkenin, Kurum ve kuruluşları nedense cep delik, cepken delik olduğuna bakmaz, şov adına ne yapılması gerekirse eksiksiz yerine getirmeye çalışır. Bir başka deyişle ayranımız yok içmeye at ile gideriz çeşmeye misali, mirasyedi hovardalığından da vazgeçmezler. Sanırım bunlardan bir tanesi de BRT’dir.
BRT'nin, Lefkoşa'da Posta Dairesinin üzerinde bir odada kurulduğu günü hatırlarım. Yenicami'nin, Çetinkaya ile oynadığı ve 1-0 kazandığı maç sonrasında BRT’nin yeri dar ve küçük bir odaya sahip olduğu için iyi oynadığı öne sürülen 4 kişinin arasında bende yayına çağrılmıştım.
Bayrak, Bayrak, burası Kıbrıs Türkü'nün sesi Bayrak Radyosu diye anons yapılırken, sesini belli bir alana kadar duyurur, onun dışında sesini daha uzaklara duyuramazdı. Sonrasında Posta Dairesinin üzerinden, Kızılbaş Bölgesinde bulunan bir binaya taşınmıştı.
BRT'nin vericileri Ortaköy'de Yıldırım Bölüğünün bulunduğu yerin hemen yanında, Dr. Burhan Nalbantoğlu Devlet Hastanesinin de arkasındaydı. Barış Harekâtı esnasında Rum, bu vericileri susturmak için o bölgeyi yoğun topçu ateşi altında tutmuş, bu nedenle de yaralananlar hatta şehit olanlar bile olmuştu.
O sıkıntılı dönemden sonra BRT şimdiki yerine taşınarak büyümüş ve gerçekten görkemli bir yapıya kavuşmuştu. Ancak BRT büyürken siyasilerin kazanı olmaktan ve kepçe ile karıştırılmaktan kurtulamadı. Her gelen hükümet, Müdürünü ve belli noktalardaki çalışanı yerinden ederken, olanlarda hep BRT'ye oldu.
BRT'de birçok program yapılırken, çeşitli spor programlarına da yer verildi. Allah'ı var. Doğruyu söylemek gerekirse BRT, elindeki yetenekli ve dağarcığı dolu spor yazarları ile bu işi çok iyi yapıyor. Doyurucu ve bilgilendirici spor programlarının yanısıra canlı yayınlar ile de halkın gözündeki pası silmesini beceriyor.
Ancak fol yok yumurta yokken. Bayram değil seyran değilken, baldız durup dururken bizi niye öptü diye düşünürken, BRT'nin 23.00 - 2400 saatleri arasında Kıbrıs Futbolu ile yakından uzaktan alakası olmayan, alakaya maydanoz, Türkiye'den getireceği spor yazarlarına program yaptırması hangi mantığa sığdığını kestiremedim.
Hadde ona şov için diyelim. Geliş, gidiş uçak biletleri ve otel dışında 10'ar bin dolar ödenek ile 4 spor yazarına, kelin merhemi olsa başına sürer denildiği noktada program yaptırmasının da hangi akla hizmet ettiğini çözemedim.
**
Adı Kid - Zone konulan. Bu isim ile de, çocukların rahatlıkla oyun oynayıp, vakit geçirebilecekleri bir yer olarak gösterilmeye çalışılan yerde, dün bir çocuk sopa ile öldüresiye dövüldü.
Çocuklara hoşgörülü ve sevgi doluyum diye kendini pazarlayan Ali Gülhanlar isimli bir çocuk düşmanı, Kid Zone yani çocuk bölgesi diye isimlendirdiği yerin bahçesine girdiği ve oradaki sek seklerde oynadığı gerekçesi ile 12 yaşındaki Adnan Aksoy’u değnek ile evire çevire döverek hastanelik etti.
Acımasız ve hoşgörüden nasibini almayan bu efendi 12 yaşındaki çocuğun sırtında 15 cm uzunluğunda 4 cm kabarıklığında da yaralar ve şişlikler oluşturdu. Çocuk Ambulans ile Acile götürülürken bu yazılar yazılırken bile çocuğun acildeki ciddi durumu devam ediyordu. İnsanlık öldü diyeceğim ama insan kelimesi sanırım bu efendinin üzerine bol gelir. Buraya kadar tamam da tamam olmayan şey çocuğun acildeki tedavisi devam ederken, bir başka deyişle ciddiyetini korurken bu beyefendinin davası okunduktan sonra Polis tarafından serbest bırakılmasını da anlamış değilim. Bu efendiye yazıklar olsun diyeceğim ama polise de bir yazıklar olsun demeden geçemeyeceğim.
******
12 Yaşındaki çocuk öldüresiye dövüldü
Lefkoşa’da Yenişehir Bölgesinde faaliyet gösteren Kid – Zone isimli çocuk bakım yerinde, dün akıllara durgunluk veren bir olay yaşandı.
Kid - Zone isimli çocuk kreşinin bahçesinde bulunan sek seklerde oynadığı için dün 12 yaşındaki bir çocuk, kreş işletmecisi Ali Gülhanlar tarafından, sopa ile öldüresiye dövüldü.
Çocuklara karşı hoşgörülü ve sevgi doluyum diyerek reklam yapan ve işletmecisi bulunduğu kreşi böyle pazarlayan Ali Gülhanlar, Kid Zone yani çocuk bölgesi diye isimlendirdiği yerin bahçesine girdiği ve oradaki sek seklerde oynadığı gerekçesi ile 12 yaşındaki Adnan Aksoy’u değnek ile evire çevire döverek hastanelik etmesi tepki topladı.
Ali Gülhanların sopa ile feci bir şekilde döverek hastanelik ettiği Adnan Aksoy isimli 12 yaşındaki çocuk, olay yerine çağrılan Ambulans ile hastaneye kaldırıldı. Darp edilen çocuğun sırtında ve ayaklarında 15 cm uzunluğunda 4 cm büyüklüğünde birçok şişlik oluşurken, acilde tedavi altına alındığı ve durumunun ciddi olduğu öğrenildi.
Lefkoşa Türk Belediyesi Zabıta görevlilerince, daha ciddi olay yaşanmadan kurtarılan 12 Yaşındaki Adnan Aksoy, zabıta ekipleri tarafından çağrılan Ambulans ile hastaneye gönderilirken, durum polise ihbar edildi.
Polise davet edilen Ali Gülhanların, ifadesi alındıktan ve dava okunduktan sonra, darp edilen Adnan Aksoy’un acilde tedavisi devam ederken serbest bırakıldığı öğrenildi.
Darp edilen Adnan Aksoy’un, haber hazırlandığı sıralarda, durumunun ciddiyetini koruması nedeniyle, Acil Serviste müşahede altında tutulduğu belirlendi.
*****
Fıkra
Şöförlüğünü Papa yapıyor
Amerikaya gezmeye giden Papa, otelde canı sıkılmış ve şöföründen limuzinin anahtarını alarak dolaşmaya çıkmış. Bir ara kırmızı ışıkta çıkınca, Papa’yı Polis durdurmuş. Memur bir bakmış arabayı Papa kullanıyor, yüzü bembeyaz olmuş ve hemen amirini aramış.
Amirim çok mühim birini durdurdum ne yapayım?
Başkan yardımcısı mı?
Hayır?
Başkan mı?
Mühim biri efendim çok daha mühim biri.
Çok daha mühim kim var yahu Papa’yı mı durdurdun?
Valla kim olduğunu bilmiyorum amirim
Ama şöförlüğünü Papa yapıyor.
*****
Günün sözü
Şeytana uymak istemiyorum. Beni zaman zaman
kandırmak istemesini görmezden geliyorum.
Hatta içimi gıdıklayan dürtülerine de
Aldırış etmiyorum
Ama İb.....in fikirleri
Hoşuma gidiyor.
*****
Günün Fotoları
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.