İntihar mı? İhmal mi?

Yakın Doğu Hastanesi'nde, bugün yaşanan intihar olayı ile ilgili olarak şok iddialar oraya atılıyor. Yakın Doğu Hastanesinde, 27 Ekim 2014 tarihinden beridir yatmakta olan Rus uyruklu 78 yaşındaki Georgy Kalachev'in intihar etmeyip bir ihmal sonucu yaşamını yitirdiği öne sürülüyor. İntihar ettiği öne sürüldü Georgy Kalachev’in bir süre önce kalp ve şah damar tıkanıklığı nedeniyle Yakın Doğu Hastanesinde geçirdiği kalp ameliyatı sonrasında acılara dayanamayıp sabah 05.10 – 06.10 saatleri arasında ameliyat bandajlarını açıp kan kaybı sonucu hayatına son verdiği hastane yetkilileri tarafından açıklanmıştı. Ancak hastane çevrelerinden yapılan araştırmada aslında bu açıklamanın doğruluk içermediği ve Georgy Kalachev’in bir ihmal sonucu kan kaybından öldüğü öne sürülüyor. Hastaneden taburcu edilmek istiyordu Yakın Doğu Hastanesindeki güvenilir kaynaklardan elde edilen bilgilerde, hastaneden sürekli olarak taburcu edilmesini istediği ancak tam iyileşmediği gerekçesi ile hastane yetkililerinin buna izin vermediği, Georgy Kalachev’in de hastaneden ayrılmak için kalp ameliyatı sonrasında daha iyi beslenebilmesi için doktor tarafından boğazına takılan stenti çıkartmaya çalıştığı ancak kanı durduramadığı öğrenildi. İhmalden öldüğü öne sürüldü Tırnak makası ile hemşire veya doktorun kesmesi gereken dikişleri kesmeye çalışan Georgy Kalachev’in stenti de çıkarttığını öne süren ayni kaynaklar, ancak Kalachev’in atar damardan çıkan sten ile kesilen dikiş yerlerinden akan kanı durduramadığı, hemşirelerin de hastayı uzun süre kontrol etmedikleri ve kontrolde geç kalmaları nedeniyle Georgy Kalachev’in kan kaybından hayatını kaybettiğini ifade ettiler.Polisin olay ile ilgili olarak inceleme ve soruşturma başlattığı öğrenildi. Sahibine Mesajlar Sayın Hasan Taçoy, GSM şirketlerinin yaptığı zam yanlıştır diyorsunuz. Güzelde halk olarak bizde onu diyoruz. Bakan olarak siz zammın büyüklüğüne nasıl bakıyorsanız bizde bir bakmayan olarak ayni şekilde bakıyoruz. Vallahi sizde halk gibi bir ‘BAKAN’ olarak zammın büyüklüğüne bakmayıp gerekeni yapsanız diyorum. Uyuyan güzel ‘Halka’ da zamlar Karşısında Metin ol. Ödeyemez durumdaysan cesur ol. Hakkın Yeniliyorsa Asi ol. Hepsi Başına Birden gelirse ve bugünkü gibi sesini çıkartmayıp sus pus olursan eh artık ALLAH’a Emanet ol. *** Sayın Orhun Karagözlü Face Book’taki resiminzde gülücüklerin binini bir paraya sattığınızı gördük. 32 dişin tekmili inci gibi dizilirken tek çürük olmaması senin ne kadar sağlıklı olduğunun bir göstergesi oldu. Senin bu kadar neşeli halini inan Lefke’nin YAK’ı kupa maçında yaktığı gün bile görmedik. Hayrola piyangodan milyonlar mı çıktı? Yoksa Cengiz Topel Hastanesini devlet yıkmaktan mı vazgeçti? Çalı çırpıyla ev yapılmaz keyifsiz yüz ile de gülüş sunulmaz. Allah neşeni daim kılsın yeğenim.. *** Sayın Mert Özdeş Diyalog TV’deki programın beğeni topladı. Diyalog TV’de ilk programında seni biraz heyecanlı gördüm. Ama performans mükemmeldi. Tabi performansa Mert’in yakışıklılığı da eklenince ekran bir anda parlayıverdi. Sevgili Mert, karanlık, aydınlıktan, yalan gerçekten kaçar... Güneş yalnız olsa da etrafa ışık saçar. Sende yeni kanalında da etrafına ışık saçıyorsun be oğlum. *** Sayın Ali Doğaner, Büyükkonuk nasıl gidiyor. Senin evlatlıklar dediğin bülbüllerin yeni yuvaları da güzel olmuş. Bak sevgili Ali, eskiden Büyükkonuk yiyelimkonuk olurken Mehteran Takımı gibi iki öne bir geri gidiyordu. Bugün bakıyorum sayenizde Mehteran Takımlığından İzmir Marşına terfi etmiş. Yürüyerek değil koşarak gidiyor. Eeeee Ali’m şeytanın vesvesesi varsa Müslümanın da Besmelesi var değimli? *** Sayın Arif Salih Kırdağ, Büyük Av sezonu açıldı. Avın ilk günü yine bir kişi ‘Gazi’ oldu. Ovada ne tavşan nede keklik bıraktık. Zavallı Şerçe’lerin bile canına ot tıkadık. 7 Keklik 3 Tavşan ile büyük iş yapmış edası ile poz verirken dolaylı olarak kendi kalemize de gol attığımızın farkına varamadık. Arabaların ‘Gabolarının’ üzerinde sıralı keklik ve tavşanları görünce sana buda mı gol değil Arif Başkan diye soruyorum. Sakın bana ‘Off Side ‘ deme bu defa tabiat ananın gazabından kurtulamazsın. *** Sayın Ercan Aka, belediyenin araçlarındaki aksamların bozuk olması senin başında şahurga kabacığı gibi patladı. Şahurga gibi başına patlayan kabak yüzünün yanı sıra vücudunun da belli bir bölgesinin yanmasına neden oldu. Ercan geçmiş olsun. Başına gelenler sonrasında sakın lanet etme. Çok daha kötü şeyler de olabilirdi. Ayağın taşa takıldığında “Allah kahretsin” bile dememelisin, Dua etmelisin ki taşa takılan bir ayağın var diye düşünmelisin. Belki senin başına gelen bu talihsiz olay birilerine ders olur da tedbir alırlar kanaatindeyim. *** Sayın Melek Yeğensoy Sertuğ, kupa sahibini bekliyor diyerek kupayı işaret etmeniz ve Haydarpaşa Ticaret Lisesine yakışır imasında bulunmanız kendinize olan güveninizin bir işaretidir. Sizin kupa derken kendinize olan öz güveniniz tam Fota’ya yakışan bir davranıştır. Çünkü Fota’dan çok başarılı insanların çıktığını bizzat yaşayarak görenlerdenim. Siz kupa bizimdir demişseniz yandı gülüm keten helva bence diğer takımların hiç şansı yoktur demektir. Hocanım, çöreğin büyüğü unun çoğundan olur. [caption id="attachment_39026" align="alignright" width="800"] Günün Fotoğrafı[/caption]