Kıbrıs sorununun çözümü için 12 Ocak’ta Cenevre’de garantör ülkelerden de üst düzey katılımla beşli konferans düzenlenecek. Konferansa Avrupa Birliği’nden de gözlemci statüsünde katılım olacak. Ancak Washington ve Moskova’nın, hatta Tel Aviv’in de gözleri Cenevre’de olacak.
Doğu Akdeniz’de, İsrail açıklarında 2010’da bulunan doğalgazın, yine aynı dönemde Kıbrıs açıklarında bulunan doğalgazla birlikte Avrupa’ya taşınması gündemde. Bu, Avrupa'nın gaz ihtiyacı ve enerji güvenliği için önemli.
Doğalgaz ihtiyacının büyük kısmını Rusya’dan karşılayan Avrupa ülkeleri için alternatif bir enerji kaynağı ve hattının oluşması, Avrupa ve dolaylı olarak ABD için enerji güvenliğinin artırılması ve Rusya’ya bağımlılığın azaltılması anlamına geliyor.
Ancak bunun için öncelikle Kıbrıs’ta çözüme gidilmesi gerekiyor. Kıbrıs’ta istikrarın sağlanması ve Türkiye’nin devreye girmesiyle, bu doğalgazın daha uygun bir maliyetle Türkiye’deki boru hatlarına bağlanması mümkün olacak.
Ağırlıklı olarak doğalgaz boyutu nedeniyle Moskova da müzakere sürecini ve Cenevre konferansını yakından takip ediyor. Rus yetkililer bu sebeple gözlemci statüsüyle Cenevre’de yer almak istedi. Ancak, süreci olumsuz etkileyebileceği düşüncesiyle Türk tarafı bu talebi reddetti.
Doğalgaz için iki güzergâh
İsrail'e ait Leviathan ve Tamar sahalarıyla, Kıbrıs açıklarındaki Afrodit sahasından çıkarılacak doğalgazı Avrupa'ya ulaştıracak iki güzergâh gündemde. Bunlardan biri, gazı boru hattıyla Kıbrıs’a, oradan da Yunanistan’a taşıyacak hat. Diğeri ise, aynı bölgedeki gazı Türkiye'nin Ceyhan limanına ve oradan Avrupa'ya ulaştıracak hat.
İsrail, Güney Kıbrıs ve Yunanistan'ın planı: Doğu Akdeniz Boru Hattı
İsrail, Yunanistan ve Kıbrıs Rum Yönetimi, 2013’te vardıkları anlaşmadan da yola çıkarak üçlü toplantılar ve zirveler düzenliyor. Bir araya gelen dışişleri ve enerji bakanları, Doğu Akdeniz’de enerji ve güvenlik alanında işbirliği oluşturma konusunda anlaştı.
İsrail ve Kıbrıs adası açıklarındaki sahalardan çıkacak doğalgazı önce Girit adasına, oradan da Yunanistan’a taşıyacak bir boru hattı için de çalışmalara başlandı. Hattın adı, Doğu Akdeniz Doğalgaz Boru Hattı.
Avrupa Komisyonu’nun yaptığı çalışmaya göre, henüz planlama aşamasında olan Doğu Akdeniz Doğalgaz Hattı’nın yıllık 16 milyar metreküp doğalgazı Avrupa’ya taşıması öngörülüyor. Bu miktar, Türkiye’nin yıllık doğalgaz tüketiminin neredeyse üçte birine denk geliyor. Avrupa Komisyonu’nun ‘Ortak Çıkar Projesi’ kabul ettiği ve mâli destek taahhüt ettiği hattın mâliyeti, İsrail Enerji Bakanlığı’na göre 5,7 milyar Dolar.
Yine İsrail Enerji Bakanlığı’na göre, hattın uzunluğu 1300 kilometre olacak. Bunun 200 kilometresi Leviathan’dan Güney Kıbrıs’a, 700 kilometresi Kıbrıs’tan Girit’e, 400 kilometresi de Girit’ten Yunanistan’a uzanan bölümde olacak. Doğalgaz fiyatlarının bugünkü gibi olması durumunda boru hattının maliyetinin karşılanması en az iki yılı alacak.
Rusya’dan ve Hazar Denizi’nden TANAP ve TAP’la getirilmesi planlanan doğalgazın yaratacağı rekabet düşünüldüğünde fiyatların düşmesi ihtimali de var.
Doğalgaz miktarı maliyeti karşılamak için yeterli mi?
Peki, Doğu Akdeniz’deki doğalgaz Rusya’ya alternatif olacak kadar büyük miktarda mı? İsrail Enerji Bakanlığı’nın uluslararası bağımsız bir danışmanlık şirketi olan Beicip Franlab’a yaptırdığı son araştırmanın 15 Kasım’da açıklanan sonuçlarına göre, bölgedeki potansiyel doğalgaz miktarı 2 trilyon 137 milyar metreküp. Ancak şu an için tespit edilen miktar 900 milyar metreküp civarında.
Rezerv araştırması, 2017 yılı başlarında, planlanan Doğu Akdeniz Doğalgaz Boru Hattı güzergâhındaki sahalarda da yapılacak.
Doğalgazın Avrupa’da ilk ulaşacağı nokta olan Yunanistan’da yıllık doğalgaz tüketimi 2,5 milyar metreküp. Bir sonraki durak olması planlanan İtalya’da ise, yılda yaklaşık 70 milyar metreküp doğalgaz tüketiliyor.
Avrupa’nın yıllık toplam tüketimi olan 440 milyar metreküp doğalgazın üçte birinden fazlası Rusya’dan geliyor. Yaklaşık 100 milyar metreküplük bölümü Norveç’ten, kalanı ise İngiltere ve Hollanda’dan.
Enerji uzmanlarına göre, açık deniz olan Akdeniz’in ortasından geçecek ve yılda ancak 16 milyar metreküp doğalgaz taşıyabilecek Doğu Akdeniz Doğalgaz Boru Hattı'nın dezavantajları var: Hem maliyeti çok yüksek, hem potansiyel doğalgazın taşınması için yetersiz, hem de Kıbrıs ve Yunanistan’a da doğalgaz verildikten sonra ulaşacağı ilk ülke olan İtalya’nın ihtiyacının beşte birini dâhi karşılamıyor.
Alternatif yol Türkiye
Al Jazeera’ye konuyla ilgili bilgi veren ABD ve İsrail kaynakları, şimdilik bulunan doğalgazın bu maliyeti karşılamak için yeterli ölçülerde olmadığını, ancak orta vadede yapılan çalışmalarda çok daha büyük miktarda doğalgaza ulaşmanın olası olduğunu söylüyor.
Bu sebeple Kıbrıs’ta sağlanacak bir çözüm sonrası Doğu Akdeniz’deki üç ülkenin işbirliğine Türkiye’nin de katılması önemli. Özellikle, Haziran ayında beş yıllık aranın ardından uzlaşmaya varan ve Türkiye ile diplomatik ilişkilerin yeniden büyükelçi seviyesine yükseltildiği İsrail için...
Amerikalı diplomatik kaynak, Doğu Akdeniz’de Türkiye’nin dâhil olmadığı böylesi bir işbirliğinin hayata geçirilmesinin neredeyse imkânsız olduğunu vurgularken, İsrailli diplomatik kaynak da, “Hem Türkiye ile ilişkilerin normalleşmesi için yaptığımız görüşmelerde, hem Yunanistan ve Kıbrıs ile işbirliği toplantılarımızda her zaman doğalgaz kaynaklarının gelecekte değerlendirilmesi ihtimalini düşünerek hareket ettik” diyor.
İsrail Enerji Bakanı: Türkiye ile görüşmelerimiz sürüyor
İsrail’in Enerji Bakanı Yuval Steinitz de bu görüşü defalarca, hatta üç ülkenin toplantılarında dile getirdi. Son olarak 21 Kasım’da Tel Aviv’de düzenlenen Enerji ve İş Kongresi’nde Leviathan ve çevresindeki daha küçük ölçekli sahaların geliştirileceğini, buradaki doğalgazın Türkiye üzerinden Avrupa pazarına çıkacağını söyledi:
“Türkiye ile aramızda yaklaşık 500 kilometrelik bir boru hattının uzanması ve üç yıl içinde aktif hale gelebilmesi için görüşmelerimiz sürüyor. Leviathan’da üç yıl içinde üretime başladığımız zaman, Türkiye’ye ihracat da başlayacak.”
İsrail’de bazı iletim boru hatlarının işletmecisi olan İsrailli Eilat-Ashkelon Boru Hattı Şirketi (EAPC) de 25 Kasım’da, Türkiye ile İsrail arasında yapılabilecek bir doğalgaz boru hattı için imkânları ve mâliyeti araştıracağını açıkladı.
İsrail’den Ceyhan’a yapılacak bir doğalgaz boru hattının, yapımı süren TANAP’la ve TAP’la birleştirilerek Avrupa’ya daha fazla miktarda doğalgaz taşıma olasılığı var. İsrail’den TANAP’a uzanacak böyle bir hat için henüz bağımsız bir kuruluş tarafından mâliyet hesabı yapılmadı. Ancak İsrail basınına göre EAPC, mâliyetin yaklaşık 2,5 milyar Dolar olacağını tahmin ediyor.
İsrail ile KKTC arasında görüşmeler yapılıyor
Lefkoşa’da görüştüğümüz üst düzey Kıbrıslı Türk yetkililer, son bir yıldır İsrail Enerji Bakanlığı ve Dışişleri Bakanlığı’ndan yetkililerin kendileriyle iletişim halinde olduğunu, çözüm için de aktif destek verdiklerini söylüyor.
Görüşmelerin gizliliği sebebiyle isimlerinin bilinmesini istemeyen KKTC yetkililerinin verdiği bilgiye göre, İsrail en fazla üç yıl içinde Akdeniz’deki sahalarından çıkaracağı doğalgazı Avrupa pazarına ulaştırmak istiyor. Bunun için de Kıbrıs’ta bir çözümü önemsiyor. Doğu Akdeniz’de siyasi çatışmaya yol açmayacak şekilde enerji işbirliği anlaşması yapılması, Güney Kıbrıs Rum Yönetimi’yle Türkiye arasındaki ihtilafın ortadan kalkmasından, yani Kıbrıs’ta çözümün sağlanmasından geçiyor.
Türk tarafının başmüzakerecisi Özdil Nami de Kasım ayında İsrail’in başkenti Tel Aviv’e davet edilmiş, iki gün boyunca İsrailli yetkililerle görüşmeler yapmıştı.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.