Toplumsal cinsiyet eşitliğini hedefleyen kuruluşların haber üretme ve yaygınlaştırma becerilerini geliştirmeleri ve savunuculuk kapasitelerini güçlendirmelerini amaçlayan “Kadın Odaklı Kuruluşlarla Haber Atölyesi” 9 Şubat’ta Ankara’da gerçekleşti.
Kuruluşların haberlerini okuyuculara daha etkin ulaştırmaları adına düzenlenen, bu kapsamda okunabilir, paylaşılabilir, etkili haberin nasıl yazılacağını odağına alan atölye; Sivil Sayfalar, Reçel Blog, Kadın Adayları Destekleme ve Eğitme Derneği (KADER) ve İstanbul İsveç Başkonsolosluğu ortaklığında yapıldı.
Atölye, Pınar Gürer moderatörlüğünde gerçekleşirken, Tuğba Tekerek, Rümeysa Çamdereli, Gizem Kendik ve Berrin Sönmez’in sunumlarına ev sahipliği yaptı. Röportaj teknikleri, blog yazarlığı, haber yazımı, yeni medya haberciliği sunumda tartışılan konular oldu.
Kadın ve LGBTİ odaklı haber atölyesine, Kırmızı Şemsiye Derneği, Engelli Kadın Derneği, İMECE Kadın Sendikası, ODTÜ Kadın Dayanışması, Sağlıkta Genç Yaklaşımlar Derneği, Kaos GL, Yenimahalle Kadın Grubu ve Başken Üniversitesi İletişim Fakültesi’nden katılım sağlandı.
Sivil toplumun dönüştürücü etkisine inanmalıyız
Atölyenin moderatörlüğünü üstlenen Pınar Gürer, sivil toplum kuruluşlarının kanaat önderi haline gelebilmelerinin önemine işaret etti. Gürer, savunuculuk yapan sivil toplum kuruluşlarının iletişim faaliyetlerinde bulunmak zorunda olduklarını belirtti. Bu iletişim faaliyetlerinin daha okunabilir, etkin ve paylaşılabilir araçlara yapılması gerektiğinin altını çizen Gürer atölyenin amacının da bu metotları çeşitlendirmek olduğunu ekledi.
Kadınların güçlü olduğu hikâyeleri konuşmak gerekiyor
Pınar Gürer’in konuşmasının ardından Reçel Blog’tan Rümeysa Çamdereli’nin kadın blogger deneyimleri ve alternatif medyanın güçlendirilmesi üzerine hazırladığı sunumunu dinledik.
Çamdereli, anaakım medya üzerinden yapılan medya analizlerinde, görsellerin ayrımcı ve cinsiyetçi olması, haber içeriğinde cinsiyetçi ifadeler bulunması, haberden bağımsız görüntülerin ve erotik fotoğrafların yer almasını eleştirdi. Çamdereli, kadınların güçlü olduğu hikâyelerin konuşulmadığı, kadınların haber metinlerinde yalnızca mağdur olarak verildiğini hatırlattı.
Kadın haberleri hazırlayan sivil toplum kuruluşlarının daha iyi haber yazabilmeleri için ipuçlarından bahseden Çamdereli, bildirilerin ve basın açıklamalarının metninin çok uzun olmaması, haber metinlerinin mümkün olduğunca günlük dile yakın olmasını önerdi.
Röportajda diyalog, monoloğun yerini almalı
Daha önce Milliyet ve Taraf Gazetelerinde gazeteci olarak çalışan ve gazetecilik hayatına serbest gazeteci olarak devam eden Tuğba Tekerek, sunumunda “etkin röportaj” üzerine konuştu. Tekerek röportajın, okunması kolay, akıcı ve samimi bir tür olduğu için tercih edildiğini hatırlatarak, röportaj dilinin de olabildiğince sade ve günlük dile yakın olması gerektiğinin altını çizdi. Tekerek, röportajda görüşülecek kişi ve konu hakkında çok iyi bilgi sahibi olmanın önemini belirtti. Röportajda, monoloğun değil diyaloğun yer alması gerektiğini hatırlattı.
İnsanlarla göz hizasında gibi yazmak gerekiyor
Duvar Gazetesi’nden Berrin Sönmez ise sunumunda, haber yazılarının takibini yapmak ve haber metninde yeteri kadar bilgi vermek gerektiğini ifade etti. Haber başlıklarında kısa ama slogan içermeyen bir dil seçmek gerektiğini söyleyen Sönmez, insanlarla göz hizasındaymış gibi yazmanın, yazın diline samimiyet katacağını hatırlattı.
Sosyal medya kullanımı kadın haberciliği için hayati önem arz ediyor
Yeni medya araçlarının etkin kullanımı üzerine hazırladığı sunumda Gizem Kendik ise, twitter, facebook, instagram vb. mecraların nasıl kullanılması gerektiği hakkında ipuçları verdi. İnternet medyasında kadın ve LGBTİ haberleri hazırlayan grupların ulusal ve uluslararası örneklerinin yöntemlerini paylaşan Kendik, bu yöntemlerin günümüzde haber hazırlayan kuruluşlar için hayati olduğunu belirtti.
Atölye, katılımcıların ortak hazırlayacakları haberlerin konuşulmasıyla sona erdi.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.