KADINLARA EN BÜYÜK KÖTÜLÜĞÜ YAPANLAR YİNE KADINLARDIR.

Belki bir çok kadın bu yazdıklarıma kızacak ama kadınların eziliyor olmasının sebebi yine kadınlardır.

Kıskanır ,başka kadının yükselmesini istemez ve hatta engel olmaya çalışır.

Güvenmez, “ O kadındır, evde görevleri var, siyasete yeterince vakit ayıramaz” der, “ Bu sorunlarla erkekler baş edemiyor, O kadın başıyla nasıl baş edecek?” der ,  oy vermez ve görev almasına engel olur.

Kadınların toplumsal sorunları ya da statü eşitliği ile ilgili toplantılardan bile “yemeği yetiştirmem gerek” ya da “eve geç kaldım” diyerek erken ayrılır. Toplumun kadına biçtiği rolü , dili reddetse de bi tamam yerine getirerek normalleştirir.

Gerek fiziksel, gerek psikolojik olarak gördüğü şiddeti söylemeyi  utanç sayıp susarak, şiddeti besler.

Şiddet olayı karşısında , öfkelenip şiddet olayını itibarsızlaştırmak yerine şiddet görene acıyarak, şiddeti uygulayanın güçlü olduğu algısını yaratır.

Dolayısıyla  “erkek” olmayı sadece cinsiyet ibaresi olmaktan çıkarıp “güç” ile birleştirir  ve güçsüzün gözünde “şiddeti”  meşrulaştırır.

Bunlardan çok daha vahim olanı da taciz ve tecavüz olaylarında bir çok kadının dillendirdiği ya da dillendirmese de aklından geçirdiği tutumdur.

Eğer bir kadın taciz edilmiş ya da tecavüze uğramışsa, en hafif eleştiri “ee kadının da suçu yok mu” olur ve sonrasında eleştiriler ard arda sıralanır:

“Dişi köpek kuyruk sallamasa erkek peşinden gitmez”

“Ne işi vardı orada”

“ Aranmıştır”

“O da öyle giyinmeseydi”

v.s

v.s

İşte bu kadının, kadına yaptığı en büyük kötülüktür.

“Namus”, “ayıp” gibi erkekler tarafından kadını kontrol altına almak için uydurulmuş içi boş kavramları, kendisi koşulsuz kabul ettiği yetmezmiş gibi diğer kadınları da bu kıskaca mahkum ederler.

Kadına, “istediğin gibi giyinemezsin”,

“istediğin yere gidemezsin”,

 “içinden geldiği gibi davranamazsın”

“korunmaya muhtaçsın”

 “acizsin” ,

“ erkeklerin koyduğu kurallara göre davranmalısın” gibi mesajlar verir.

Bir çok kadın, sözde tecavüzü ve tacizi kınar ama bu tür davranmaktan da geri kalmaz.

Dolayısıyla erkeklere de, “sen erkeksin, güçlüsün, istediğini yapabilirsin” ve “bir kadın sana göre davranışlarını düzenlemek zorunda” mesajı verilmiş olur.

Misal geçenlerde bir genç kadının eski sevgilisi tarafından tecavüze uğradığı haberindeki yorumlar.

Neymiş efendim, “kadın neden eski sevgilisinin evine gitmeyi kabul etmiş”,

“eski sevgilisinin evine gitmeyi kabul ettiğine göre rızası var demekmiş”,

“ Gicimiş”

“Kim bilir ne istediği olmamış da sonradan rızası ile girdiği ilişkiye tecavüz demiş”

Daha bunun gibi onlarca yorum var ve ne yazık ki bu yorumların hemen hemen hepsi kadınlar tarafından yapılmış.

Elbette ki, tecavüz olup olmadığını bilmiyorum, ona yargı karar verecek.

Zaten anlatmak istediğim o değil.

Bir genç kadın, bir ilişki yaşamış ve ayrılmış.

Eski sevgilisi çağırmış ve gitmiş.

Belli ki tekrardan barışma umudu taşıyordu.

Ya da her ne sebeple olursa olsun, bir yere gitme özgürlüğü yok mu?

Ya da diyelim ki hata yaptı.

Bu karşıdakine tecavüz hakkı mı vermeli?

Ya da böyle bir olayda bile kadını aşağılayan yorumlarla tecavüze neden bulmak tecavüzü meşru hale getirmez mi?

Diyelim ki bu olayda bu genç tecavüze uğramadı.

Yapılan yorumlar yine de tecavüzü normal gösteren ve tecavüz için geçerli sebeplerin olabileceği kanısını yaratmak değil midir?

Kadınları yargılamak tecavüzcülere güç vermez mi?

Kaldı ki, evli olmak bile erkeğe kadının isteği dışında ilişkiye zorlama hakkı vermez.

Bu olay bile tecavüzdür ve ne yazık ki milyonlarca kadın eşi tarafından tecavüze uğruyor.

Ve ne yazık ki, tüm bunlara olanak sağlayan da bilinçsizce kadınlara “namus” ve “ ayıp” prangasını vuran başka kadınlardır.

Eğer kadınlar destek vermese ve inanarak mücadele etse, erkekler şiddet, taciz ya da tecavüz için kendilerinde güç bulabilirler mi?

Kadınlar, erkekleri doğdukları andan itibaren, ayrıcalıklı hissettirmese kendilerini kadınlardan üstün görebilirler mi?

Eğer kadınlar istese bu dünyayı tersine çeviremezler mi?

Çevirirler.

Ama dedim ya, kadınına en büyük kötülüğü yapan da, kadının ezilmesine sebep olan da yine kadınlardır.