Sirkenin faydasını bilmeyen yoktur. Fakat yapılan son araştırmalar neticesinde sirkenin kanser hücreleri üzerinde son derece etkili olduğu gözlemlendi
Her bir elma çekirdeğine koskoca kimya fabrikalarının 10 mikrona küçültülen şifreleri yerleştirilmiştir.
Elmanın terkibindeki maddeleri eksiksiz yapabilmek için gerekli olan bu fabrikalar ağaç olduktan sonra demiri terkibine alır, kemik iliği ve kanın temel maddesi olan +2 değerlikli demiri korumak için özel elma asidi hazırlar ve bu terkibin hassas mideleri rahatsız etmemesi için yine terkibine karbonat iyonları ekler. Tabiî bunların hiçbirisi elmanın kendi kendine almış olduğu kararlar ve uygulamalar değildir.. Elmanın terkibinde varolan harika iksirlerin en önemlilerini şöyle sıralamak mümkündür:
Kansızlara müjde!
Terkibindeki hususî meyve şekeri ile doğrudan doğruya karaciğer hücrelerini korur. İçindeki meyve asitleri, bir yandan +2 değerli demiri ve C vitaminini bozulmaktan korurken, diğer yandan karaciğerdeki kimyevî faaliyetlerde yapıtaşı rolü oynar. İki değerli demir iyonları alyuvarların yapısı için gerekli olan kanın temel elemanlarındandır. Kansızlık hastalarına ilâç şeklinde verilen demiri +2 değerinde tutmak çok zor olduğundan ayrıca C vitamini de verilir, bağırsaklardaki +3 değerlikli demir bağırsaklara zarar vermekten öteye geçmez. Elma, terkibinde taşıdığı bikarbonat iyonları sayesinde sindirimi kolaylaştıran tek meyvedir. Elmada suda eriyen vitaminlerin tamamı mevcuttur. Yüksek miktardaki C vitamini bir insanın günlük C vitamini ihtiyacına denktir. Elmanın kökleri vasıtası ile topraktan aldığı Fe iyonunu indirgeyerek +2 değerli Fe haline getirmesi başlı başına bir mucizedir. Zira; böyle bir faaliyetin elmaya, uzaktan-yakından bir faydası yoktur. Üstelik +3 değerli demiri, +2 değerli demir haline indirgemek fevkalâde zor bir kimyevî işlemdir ve bir elmada bulunan iki değerli demir, milimi milimine bir insanın günlük demir ihtiyacı kadardır.
Mucizevî bir içecek: elma sirkesi
Sık sık üşütür müsünüz? Veya kendinizi yorgun ve bitkin hisseder misiniz?
Bir de elma sirkesi tedavisini deneyiniz!
Peygamber Efendimiz (sas) birkaç hadîs-i şeriflerinde sirke hakkında (üzüm veya elma ayrımı yapmadan) oldukça iltifatkâr ifadelerde bulunarak, sirkeye dikkatleri çekmiş ve; "Sirke ne güzel katıktır. Allahım! Sirkeyi bereketlendir. Çünkü sirke benden önceki peygamberlerin katığı idi. İçinde sirke bulunan ev fakirleşmez." buyurmuşlardır. Nitekim daha sonra gelişen İslâm tıbbına dev eserler veren başta İbn-i Sînâ olmak üzere, birçok ilim adamı sirkenin özelliklerinden bahsederler.
Ancak, modern tıbbın ve eczacılığın abartılı baskısı sebebiyle uzun süre elma sirkesi ile yapılan tedavi unutulmaya yüz tutmuştu. Şifa kaynağı olarak tekrar keşfedilmesini öncelikle Amerikalı tabib Dr. De Forest Clinton Jorvis'e (1881-1945) borçluyuz. Bu işe gönül vermiş olan Amerikalı doktor, hastalarının yaptığı sirke mayalama işlemlerini notlarına kaydetmiştir. Eseri ancak ölümünden sonra yayınlanmış ve yüksek miktarda satılmıştır.
Günümüzde elma sirkesi, şifa kaynağı olarak gerçek bir rönesans devri geçirmektedir. İster dahilî, isterse haricî kullanımda, vücudumuzun her bir parçası, sirkenin içindeki değerli maddelerden, hayatımız için önem arz eden çok sayıda mineral ve vitaminlerden yararlanmaktadır.
Akut ve kronik sağlık problemlerin elma sirkesiyle tedavisinde püf noktası sayılabilecek hususlar üzerinde durmak gerekir. Cilt rahatsızlıkları, yaralanma ve güneş yanığında olduğu kadar baş ağrısı, mide rahatsızlığı ve kadın hastalıklarında kişiye hem güç-kuvvet verir, hem de kişiyi dinlendirebilir. Mucizevî tesirini soğuk algınlığı ve ateşli durumlarda da gösterir.
Günümüzde yürütülen araştırmalar sonunda elma sirkesinde; vitaminler, mineraller ve tabiî asitler başta olmak üzere birtakım değerli maddelerin bulunduğu keşfedilmiştir.
Böylelikle eski devirlere ait, elmadan elde edilen sirkenin sadece yemeklerin hazırlanması ve konserve yapımında kullanılmadığına dair bilgiler teyit edilmiş oluyor. Eski Mısır'da kadınlar, elma sirkesini güzellik bakımında kullanırlardı. Asurluların kulak ağrılarını, sirkeli bandajlarla tedavi ettikleri rivayet edilmektedir. Antik devirde tıbbî ilâç olarak kullanılmış ve hararet kesici içecek olarak kabul edilmiştir. Orta Çağ'da Hildegard von Bingen (1098-1179) elma sirkesinin şifalı tesirine dayanan ve bugün tekrar keşfedilen birçok reçete ve tedavi metotları hazırlamıştı.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.