Güney Kıbrıs Dışişleri Bakanı Yoannis Kasulidis, eski Dışişleri Bakanı ve şu anki başkanlık seçimleri adaylarından Nikos Hristodulidis’in, Güney Kıbrıs’ın Amerikan silah ambargosunun kaldırılmasındaki yükümlülükleriyle ilgili prosedürler konusunda söylediklerini kesin bir dille yalanlayarak, Hristodulidis’in kendini beğenmişlik yaptığından söz etti.
Hristodulidis’in gerek RİK, gerek de Sigma’da söylediklerini anımsatan Alithia gazetesi, Hristodulidis’in silah ambargosunun kaldırılması için Rum kesiminin yükümlülüğünü teşkil eden Rus savaş gemilerinin izinlerinin iptal edilmesinin, AB’nin 8 Nisan’da Rusya’ya uyguladığı yaptırımlarla gerçekleştiğine atıfta bulunduğunu hatırlattı.
Gazeteye göre Kasulidis ise yaptığı açıklamada, Rus gemilerinin Rum limanlarına demirleme izinlerinin iptal edilmesine ilişkin direktifi 2 Mart’ta kendisinin verdiğini ifade ederek, Hristodulidis’in vatandaşları kandırmaya çalıştığını söyledi.
Kendisinin gerçeklerle konuştuğunu ve Hristodulidis’in ambargosunun kaldırılmasının başkahramanı olduğu konusunda insanları kandırmaya çalıştığını ifade eden Kasulidis, Hristodulidis’in ambargonun kaldırılmasını kendine mal etmeye çalıştığını söyledi.
Kasulidis, gemilerin demirlemesinin yasaklanmasının AB’nin yasaklamasıyla ortaya çıktığını da ekledi.
Titina Loizidu davası
Hristodulidis’in Loizidu davasıyla ilgili olarak da kendini beğenmişlik yaptığını ifade eden Kasulidis, Hristodulidis’in Loizidu davasının kendi bakanlığı döneminde kapanmadığını söylediğine atıfta bulunarak, kendilerine pamuk ipliğine bağlı bir dava teslime edildiğini söyledi.
Bakanlara telefon ettiğini, perde gerisinde birçok şey olduğunu ancak kaybettiklerini ifade eden Kasulidis “Aynı mantıkla ve ben de kendimi beğenmiş olsaydım, kapalı bölge Maraş açıldığında ben de bakan değildim derdim” ifadelerini kullandı.
Kapalı Maraş açıldığı zaman bakan olduğu için Hristodulidis’in suçlu olduğunu söylemesinin adil ve doğru olup olmayacağı sorusunu soran Kasulidis, buna göre, Hristodulidis’in de Titina Loizidu davasını kaybettikleri zaman kendisinin “bakan değildim” diyemeyeceğini sözlerine ekledi.
Maraş konusunda Cumhurbaşkanı Tatar’a eleştiriler
Gazete “Tatar Maraş’ın Yeni Bir Bölümünü Açmayı Tasarlıyor” başlıklı haberinde ise, KKTC’nin, BM’nin kapalı bölge Maraş’la ilgili kararlarını yeniden ihlal ederek, kapalı bölge Maraş’la ilgili planlarında yeni bir adım atacak gibi göründüğünü iddia etti.
Bir programda yaptığı açıklamalarda, Rum hükümetinin elde ettiği bilgilere göre, KKTC makamlarının kapalı bölge Maraş’ın yeni bir bölümünü açmayı tasarladıklarını söyleyen ve özel olarak da “Agios Memnonas” bölgesine atıfta bulunan Kasulidis, Cumhurbaşkanı Tatar’ın Maraş’taki kamu binalarının açılması konusundaki açıklamasıyla ilgili bir soruya ise “hükümete ulaşan bilgilerin de bunu söylediğini” sözlerine ekledi.
Haravgi gazetesinde yer alan habere göre ise Kasulidis açıklamasında, Kıbrıs Türk tarafının kapalı bölge Maraş’taki yasa dışılıklarını tırmandırdığını ve hükümetinin sahip olduğu bilgilerin, Cumhurbaşkanı Tatar’ın 8 Ekim’de açıkladığı şeyleri uygulayacağı şeklinde olduğunu söyledi.
Rum hükümetinin KKTC makamlarının yeni kışkırtıcı faaliyetleri konusunda uluslararası arenada şikayette bulunacağını dile getiren Kasulidis, bunun yasa dışılığın tırmanması olduğu iddiasında bulunarak, hükümetin buna tepki göstereceğini ve bu yeni faaliyetin BM Güvenlik Konseyi kararının ihlalini teşkil ettiğini vurgulayacağını kaydetti.
Sözde “Maraş Belediye Başkanı” Simos İoannu ise açıklamasında, Türklerin yeni bir ihlalde bulunmalarının sebebinin ne olduğunu bilmediğini ifade ederek, hükümetin sahip olduğu bilgiler konusunda Dışişleri Bakanı Kasulidis tarafından bilgilendirildiğini dile getirdi.
KKTC makamlarının yeni bir açılış yapmaması için çabalayacaklarını ifade eden İoannu, söz konusu bilgileri duyduğu zaman şaşırdığını, çünkü Agios Memnonas bölgesinin güneyine doğru tamamen Aşağı Derinya yakınında bulunduğunu ve bu hareketin Kıbrıs Türk idaresi altında geri dönmeye çağrılacak Kıbrıslı Rum mal sahiplerini hedef alacağını düşündüğünü ileri sürdü.
Belediyenin konuyla ilgili kendi girişimlerinde bulunacağını da dile getiren İoannu, konuyu Pazartesi günü Londra’da İngiltere Dışişleri Bakanlığında gündeme getireceklerini, aynı zamanda BM Güvenlik Konseyi’nin beş daimi üyesini de bilgilendireceklerini sözlerine ekledi.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.