Adada 1963, 1964 ve 1974'te yaşanan çatışmalarda kayıp olarak listelenen şahısların yerinin tespiti, çıkarılması ve kimliklerinin belirlenmesi çalışmalarını sürdüren Kayıp Şahılar Komitesi’nin çalışmalarını yansıtan fotoğrafların yer aldığı “Harnup Ağaçlarının Altında” adlı sergi, dün akşam New York’ta Birleşmiş Milletler Sekreteri Ban Ki-moon’un katılımıyla açıldı.
Genel Sekreter Ban, açılışta yaptığı konuşmada, serginin siyasi irade olduğu sürece iki toplumun sonuç alıcı işbirliğinin yapılabileceğini gösterdiğini, komitenin çalışmalarının çözüm sürecinde kritik bir adım olduğunu söyledi.
Komitenin Kıbrıslı Türk Üyesi Gülden Plümer Küçük’ün, Rum Üye Nestoras Nestoros ve BM’nin atadığı üye Paul Henri Arni’nin de açılışına katıldığı sergide, Rory MacLean ve Nick Danziger’in “Harnup Ağaçlarının Altında- Kıbrıs’ın Kaybedilmiş Hayatları” kitabı da tanıtıldı ve dağıtıldı.
BM Genel Sekreteri Ban’ın açılışını yaptığı sergi için düzenlenen törene, KKTC New York Temsilcisi Mehmet Dana yanında birçok ülkeden büyükelçi ve diplomatlar katıldı.
Ban’ın yanı sıra KŞK üyeleri de kısa birer konuşma yaptığı sergi, bir hafta süreyle BM Genel Merkezi'nde görülebilecek.
Öte yandan komite yetkililerinden alınan bilgiye göre, Kayıp Şahıslar Komitesi üyeleri ve heyeti, New York saatiyle bugün saat 12.00'de Genel Sekreter Ban’la görüşecek.
BAN: “KOMİTE ORTAYA ETKİLEYİCİ SONUÇLAR ÇIKARDI”
BM Genel Sekreteri Ban Ki-moon, serginin açılışında yaptığı konuşmada, komitenin ortaya etkileyici sonuçlar çıkardığını, Kıbrıslı Türk ve Kıbrıslı Rum genç arkeologlardan oluşan iki toplumlu ekiplerin, kayıp olarak listelenen yaklaşık 2 bin Kıbrıslı Türk ve Rum’un yarısından fazlasının yerinin tespit edilmesi ve çıkarılmasını, listedeki isimlerin üçte birinin kimliğinin tespit edilerek yakınlarına teslim edilmesini sağladığını vurguladı.
Ban, “Tüm bunlar bir çözümün olmamasına rağmen gerçekleşti. Bu, siyasi irade olduğu sürece, iki taraf arasında yapılacak işbirliğinden sonuç elde edilebileceğini güçlü bir şekilde ortaya koyuyor. Kayıp Şahıslar Komitesi tecrübesinin Kıbrıs’ta iki toplum arasında ve ada dışında daha büyük işbirliğine vesile olmasını temenni ederim” dedi.
ACI HİKAYE…
Kıbrıs adasının Ortadoğu için bir geçiş yolu görevi gördüğünü kaydeden Ban, Ortadoğu’nun bugün en çok kayıp şahıs ilan edilen bölge olduğunu, son üç yılda Irak ve Lübnan’dan yirminin üzerinde bilim adamına, Kayıp Şahıslar Komitesi’ne çalışan uzmanlar tarafından kayıp şahıslarla ilgili kazı ve kimlik tespit çalışmaları üzerinde eğitim verildiğini ifade etti. Ban, İran ile işbirliğinin de yıl sonuna doğru başlamasının öngörüldüğünü kaydetti.
Serginin, acı bir hikaye anlattığını, şiddet olaylarının sonuçlarının ve etkilerinin onlarca yıl devam edebileceğinin bir göstergesi olduğunu kaydeden Ban, sergideki fotoğrafların aynı zamanda az da olsa bir teselli sunduğunu, kayıp listesinde yer alan şahısların yakınlarına sunulan saygıyı sergilediğini kaydetti.
Genel Sekreter Ban, Kayıp Şahıslar Komitesinin çalışmaları Kıbrıs’ta bir uzlaşı için kritik bir adımı teşkil ediyor” diyerek, geriye kalan bin kadar kayıp şahsın kalıntıların bulunması için komitenin çalışmalarını devam etmesini temenni etti.
KÜÇÜK: “TRAVMALARIN GELECEK NESİLLERE AKTARILMAMASI İÇİN…”
Kayıp Şahıslar Komitesi’nin Kıbrıslı Türk Üyesi Gülden Plümer Küçük de konuşmasında, 1963-64 ve 74 yılındaki Kıbrıslı Rum ve Kıbrıslı Türk kayıpları aradıklarını belirterek, sürdürdükleri kayıplarla ilgili projenin, adada yaşanan travmaların sonraki nesillere aktarılmamasını sağlamayı amaçladığını söyledi.
Küçük, ayrıca barış görüşmelerinin sürdüğü bu dönemde her iki toplumun proje vasıtasıyla yakınlaşmasının sağlandığını ifade etti.
Gülden Plümer Küçük, “Adamız için çok önemli olan bu projeye katkı koyduğumuz için büyük onur duyuyoruz” dedi.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.