KTÖS Genel Sekreteri Burak Maviş yapılan ziyaret için teşekkür ederek, Nikos Christodoulides’e seçimlerde başarılar diledi. Bu ziyaretin Kıbrıs Türk Toplumu’nun Kıbrıs Cumhuriyeti’nin kurucu ortağı ve Avrupa Birliği’nin bir parçası olduğu yönünde önemli bir mesaj olduğunu belirten Maviş, Kıbrıslı Türklerin geleceğinin birleşik bir Kıbrıs olarak, Avrupa Birliği çatısında olduğunu belirterek, yeni dönemde Kıbrıs Türk Toplumu’nun Avrupa Birliği’ne dahiliyetini sağlama çabalarının hızlandırılması yönünde Kıbrıs Rum Liderliği’ne önemli görevler düştüğünü belirtti.
Maviş, Kıbrıs Cumhuriyeti cumhurbaşkanlığı seçimlerinin sadece sendika için değil, genel olarak Kıbrıs Türk toplumu için de önemli olduğunu söyledi. 2017'de Crans Montana'daki müzakerelerin başarısızlıkla sonuçlanmasının ardından Kıbrıs sorununa dair çözüm çabalarının ve müzakerelerinin dondurulduğunu söyleyen Maviş, bu müzakerelerin yakın zamanda başlayacağına dair çok az umut olduğunu belirtti. Kıbrıs Türk toplumunun bu durumdan büyük zarar gördüğünü vurgulayan Maviş, yeni dönemde seçilecek olan Kıbrıs Rum liderliğine önerileri olduğunu ve bu çerçevede önerilerin gerçekleşmesi için beklentilerinin olduğunu ifade etti.
Maviş, adanın kuzeyinin içinde bulunduğu ekonomik, sosyal ve politik istikrarsızlığa dikkat çekerek görüşmelerin başlaması ve güven yaratıcı önlemlerin devamının önemine vurgu yaptı. Maviş, vatandaşların hak ve özgürlükleri, gazetecilerin ifade ve düşünce özgürlüğü, aydınların Türkiye’ye girişi ile ilgili somut sıkıntılar yaşandığını söyleyen Maviş, AKP’ye yakın kurumların adanın kuzeyinde medya sahibi olmaya başladığını belirtti. Maviş, adanın kuzeyinde AKP’nin etkin ve fiili kontrolünün yaşamın her alanında açık şekilde hissedildiğini belirterek Kıbrıs Türk Liderliği’nin ayrılıkçı politika izlemesinin, Kıbrıs Rum Liderliği’nin ise olanakları paylaşmaktaki isteksizliğinin, Kıbrıs Türk Toplumun arada sıkışıp kalmasına neden olduğunu ve bu nedenle toplumun nefes alması gerektiğini belirten Maviş, Kıbrıs Türk Toplumu’nun Avrupa Birliği’ne daha hızlı entegrasyonu için öğretmen sendikaları ile birlikte hazırlanan görüş ve önerileri Nikos Christodoulides ile paylaştı.
Maviş, Türkiye Komisyonu Raporuna ilişkin 7 Haziran 2022 tarihli Avrupa Parlamentosu kararına (2021/2250(INI)) atıfta bulunarak, Kıbrıs Türk toplumunun yerinin Avrupa Birliği olduğunu ve Kıbrıs Cumhuriyeti’nin, Kıbrıslı Türklerin AB’ye katılımını kolaylaştırma çabalarını hızlandırmaktan sorumlu olduğunu vurguladı.
Maviş, Kıbrıslı Türklerin eğitim öğretim, yüksek öğretim, gençlik, spor, ticaret, mali yardım ve dil noktasında da fırsat eşitsizliği yaşadığını belirterek, bu sorunlara kısaca değindi.
Maviş, Avrupa Komisyonu’nun “Yeşil Hat Tüzüğü”; “Mali Yardım Tüzüğü” ve bir türlü yasalaşamayan “Doğrudan Ticaret Tüzüğü”nü yeniden ele alması gerektiğini belirtirken, okulların, öğrencilerin ve öğretmenlerin Erasmus+ Programı’na, üniversitelerin de Bologna sürecine dahil olması için Avrupa Komisyonu’nun “Eğitim ve Kültür Tüzüğü” hazırlayarak Kıbrıs Türk Toplumunun eğitim vizyonunun genişletilmesi gerektiğine vurgu yaptı.
Maviş toplantıda, yeni dönemde Türkçe’nin resmi AB dili olması için yapılan çalışmalara Kıbrıs Cumhuriyeti makamlarının destek olması gerektiğini ifade ederken, Kıbrıs Cumhuriyeti makamlarınca çıkarılan çeşitli zorluklar ve Kıbrıs Cumhuriyeti vatandaşı olan Kıbrıslı Türklerin yaptığı evlilikler ve bu evliliklerden doğan çocukların Kıbrıs Cumhuriyeti vatandaşlığı alamaması sorunun da artık çözülmesi gerektiğini dile getirdi.
Nikos Christodoulides, KTÖS’le vizyonunu paylaşmaktan mutlu olduğunu söyleyerek gelecekte de farklı işbirliklerine imza atılabileceğini vurguladı. KTÖS’ün ortaya koyduğu “Kıbrıslı Türkler ve AB arasındaki yakınlaşmayı geliştirmeye yönelik görüş ve önerileri”ni memnuniyetle karşıladığını belirten Christodoulides, bu önerilerin yapıcı ve somut olduğunu ifade etti. Bu önerilerden bir tanesi olan Kıbrıslı Türkler’in güneydeki bankalarda hesap açamaması ile ilgili sorunun yakın zamanda çözümleneceğini de ifade eden Christodoulides, Anastasiades’in de daha once Türkçe’nin AB’nin resmi dillerinden biri olması için başvuruda bulunduğunun altını çizdi.
Christodoulides, amaçlarının komşu olmak değil birlikte yaşayabilmek olduğunu belirterek, “genç nesiller için Kıbrıs’ta barışa ulaşmak boynumuzun borcudur” dedi.
İki toplumlu, iki bölgeli federal bir Kıbrıs için çalışacağını ifade eden Christodoulides, Kıbrıslıların geleceğinin AB’de yer aldığını ifade etti.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.