Artık şöyle veya böyle seçim sath-ı mahalline girdik bu işin kaçarı yok seçim olacak
Gazeteler, sosyal medya, radyo, TV, Anket şirketleri partiler coştu bir kere.
Tümü de seçmenin gözünü boyayıp onların oyunu maniple etme.
Aslında maniple edilecek fazla bir seçmen yok çoğunun vereceği oy belli. Zaten bu çoğunluklar meyadanı dolduracaklar. Üstelik kimsesi o çoğunluğun neden orada olduğunu da bilmezler. Hâlbuki hem nedenleri hem de mecburiyetleri var bir şekilde diyet borçları var. Tabi ki istisnalar kaideyi bozmaz. İçlerinde benim gibi cebinden para ve zaman harcayıp karşılık beklemeyenler da muhakkak vardır. Onları tenzih ederim.
Bu kalabalıklar hep seçmene korku salar istemediği halde bak yine bunlar güçlü aman ben bunlardan birinin yanında olayım da aileme veya bana düşman olmasınlar. Yarın oğlum kızım, ben bunlardan zarar görürüz korkusuna kapılır. Bu yıllardır ülkede uygulanan partizanlığın sonucu olarak ortaya çıkar. Vatandaş her seçim sonrası ve her Hükümet kuruluşu sonrası ilçe binalarının iş bulma merkezi olarak çalıştığını yaşayarak görmektedirler.
Artık vatandaşın bu pisikozdan kurtulması gereği vardır. Hatta bileğinin hakkı ile birtakım makamlara gelmiş olanlar çocuklarını, torunlarını düşünerek bu düzenin değişimi için vatandaşa yol göstermelidirler.
Statüko değişecekse bunu ancak halk başaracaktır. Başarmak için da artık çok az zamanımız kalmıştır.
Ülkemizde var olan herşey artık bizim değildir. Yer altında yer üstünde neyimiz varsa onlar da bizim kontrolümüzde değildir.
Bakın G.K. Komutanı, Sivil savunma Başkanı, Merkez Bankası Müdürü bizden biri olamaz.
İşte bu nedenlerden dolayı ben kriterlerimi belirledim. Beni bunları yapacağına inandıran partiye oyumu vereceğim.
1- 43 yıldır ekonomik ve sosyal gelişimi sağlayacak diye ısrarla ve talimatla uygulanan paketler bizi düzlüğe cdeğil bataklığa sürükledi. Paket uygulamasından vazgeçecek partiye.
2- Adaletli bir yargı sistemi için gerekekeni yapacak olana.
3- Siyasilerin hükümet olmadan önce söz verdikleri ve de hükümet olduktan sonra okudukları programın maddelerini uygulayarak siyasilerin güven sağlamasına adım atılmış olacaksa.
4- Asgari ücreti açlık sınırının üzerine çıkartılmasını gerçekleştirecekse.
5- Özel sektörde sendikalaşmanın önünü açacaksa.
6- Adaletli vergi sisteminin kuracaksa.
7- Eşit işe eşit ücreti geri getirme, özetle göç yasasını kaldıracaksa.
8- Sayıştay ve Ombustman raporlarının her yıl yenileri eklenerek Meclis depolarında çürümesinin önüne geçecekse
9- .Amme Hizmetleri Komisyonunu siyasi otoriteden kurtaracaksa.
10- Müşavir kadrolarını iptal edecekse
11- ABAD kararları öne sürülerek bize ambargo uygulaması var safsatasından vazgeçecekse.
12- TC’nin bize her alanda uyguladığı ambargonun kaldırılmasını sağlayacaksa.; “Belki bir sporcumuz Türkiye’de yapılacak olimpik bir spor dalında KKTC bayrağı ile yarışır veya Kıbrıs’ta bir YAK-BJK karşılaşması izleriz…)
13- Statükonun temsilcileri yerine üretim yapan tarımcı ve hayvancıların sorunlarını çözmekte öncelik sağlayacaksa.
14- Kooperatif Merkez Bankasının gerçek sahiplerine iade edilecekse ve Kooperatif işleri dairesi Fasıl 114’deki etkinliğine kavuşturacaksa.
15- Yok, pahasına elimizden özelleştirme ve hizmet alımı olarak çıkartılan varlıklarımız geri kazanılacaksa.
16- Okullarımızın öğretmen eksiksiz açılacak ve müfredatımızı bizler hazırlayacaksak.
17- Yalakalar ile aktivistler eylemlerinde emniyet güçleri tarafından eşit davranış görecekse.
İşte size bir rehberlik hizmeti.Siz de bu isteklerimi bir düşünün.Acaba çok şey mi istiyorum..
Bunlar yapılmayacaksa ne olacak?
Eski hamam eski tas her seçim sonrası ‘’Elim kırılsa da bunlara oy vermeseydim’’diyeceksiniz yine. Bir sonraki seçimin son gününe kadar söyleyip ayni hatayı yapmamanız için şimdiden hatırlatayım.
Ama en önemli beklentim şu. Bundan önce çok çok ciddi bir başarısızlıkla sonuçlanan Anayasa değişikliğinin geçici 10.ncu maddeyi da içerecek şekilde düzenlenerek referanduma gidilmesi.
Halkımız şunu iyice bilmeli ki bu ülkede Anayasanın geçici 10.ncu maddesi kalkmadıktan sonra biz bu ülkeyi yönetme erkine sahip olamayız.
Bu madde değişmediği sürece da sandığa gidip sadece Türkiye’ye aracılık edip bizi yönetenleri seçeceğiz.
Evimize gidip bizi yönetmek için seçtklerimizin gerçekte yönetilenler olduğunun artık farkına varınız.
Eğer farkındayız derseniz benim diyecek bir sözüm olmaz. Devam ediniz…
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.