• BIST 9389.62
  • Altın 2837.382
  • Dolar 34.4229
  • Euro 36.2785
  • Lefkoşa 13 °C
  • Mağusa 14 °C
  • Girne 15 °C
  • Güzelyurt 12 °C
  • İskele 14 °C
  • İstanbul 12 °C
  • Ankara 9 °C

Kışa girerken bağışıklığınızı güçlü tutun

Kış mevsiminde güçlü bir bağışıklık her zamankinden daha önemli. Prof. Dr. Osman Erk ‘‘Covid-19, grip, nezle ve zatürre gibi hastalık riskine karşı C vitaminin yanı sıra selenyum ve çinko yönünden de zengin beslenin’’ tavsiyesinde bulundu.
Kışa girerken bağışıklığınızı güçlü tutun

Üst solunum yolu enfeksiyonlarına karşı akla hemen C vitamini gelse de selenyum ve çinko minerallerinin de unutulmaması gerekiyor. İç Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Osman Erk, bağışıklık sisteminin en önemli destekçileri olan bu iki mineralin faydalarını şöyle anlattı…

Selenyumun az bilinen faydaları

Selenyum bağışıklık sistemi için vazgeçilmez minerallerden biridir. Genlerin hasar görmesini engeller ve karaciğerin detoks faaliyetlerine yardımcı olur. Serbest radikallere karşı koruma sağlayarak, kardiyovasküler hastalıkların riskini de azaltır. Selenyum bağışıklık sistemindeki doğal öldürücü hücrelerin (T hücrelerinin) sayısını artırır. Ağır metallerin vücuttan atılmasını sağlar ve serbest radikalleri yok eder. Günümüzde özellikle prostat kanserinin önlenmesi için selenyumun önemine dikkat çekilmektedir. Kan selenyum seviyesi yüksek olanlarda prostat kanseri riski iki ayrı çalışmada yüzde 51, yüzde 48 daha düşük bulunmuştur. Çin'in Quidong bölgesinde düşük selenyum seviyesi ile karaciğer kanseri arasında güçlü bir sebep-sonuç ilişkisi saptandıktan sonra yapılan selenyum takviyesi ile hem karaciğer kanseri hem de Hepatit B enfeksiyonlarında büyük bir düşüş saptanmıştır. Ancak selenyumun fazlası diyabet riskini artırarak zararlı olabilir.

 

Hangi gıdalarda bulunur?

Selenyumun günlük alınması gereken miktarı 150-200 mikrogramdır ve bunun ancak 50 mikrogramı besinlerle alınabilmektedir. Sürekli ve yoğun tarım; tarım ilaçları (zehirleri); kimyasal gübreler toprak selenyum seviyesini azaltmaktadır. Amerika Birleşik Devletleri ve Avrupa'da yasal olarak kimyasal gübrelere selenyum ilave edilmektedir. Günlük beslenme düzeni ile yeterli selenyum alabilen kişi sayısı azdır. Sert kabuklu kuruyemişler (Brezilya cevizi), tohumlar (susam); deniz ürünleri (istiridye, ringa balığı, morina); bitkisel gıdalar (lahana, mantar, kabak) selenyumdan en zengin gıdalardır. Ayrıca karaciğer ve böbrekte bol miktarda selenyum bulunmaktadır.

 

Çinko almayı da unutmayın

Çinko da bağışıklık sistemini güçlendiren önemli minerallerden biridir. Çinko bakımından zengin gıdaları tüketenlerin veya doktora danışarak çinko desteği alanların enfeksiyonlara ve kansere karşı daha dirençli oldukları bilinmektedir. Çinko viral etkenlere bağlı nezle, grip gibi üst solunum yolu enfeksiyonlarının süresini kısaltmakta, alt solunum yolu yani zatürre görülme sıklığını da azaltmaktadır. Sürekli çinko eksikliği bulunan kişilerde ise enfeksiyon sıklığı daha fazladır ve enfeksiyon daha ağır seyreder. Çinko eksikliğinde insanlarda hem antikor hem de hücresel aracılı bağışıklık cevapları zayıflar. B ve T lenfositlerin sayısı azalır, fonksiyonları zayıflar. HIV gibi, Covid-19 hastalığında da kandaki lenfosit sayıları azaldığı için hastalık tablosu ağır seyredebilir.

Nasıl beslenmeliyiz?

Topraktaki çinko miktarı ve kimyasal gübre kullanılması gıdalardaki çinko seviyelerini etkilemektedir. Hayvansal gıdalar çinko bakımından zengindir ve bu gıdalardaki çinkonun emilimi oldukça iyidir. Beyin hücreleri birbirleriyle iletişim kurmak için çinkoya ihtiyaç duymaktadır. Günlük çinko alımı erkekler için 10 mg, kadınlar için 8 mg'dır. Yulaf ezmesi, tam tahıllar, esmer, kuruyemişler, bezelye ve susam çinkodan zengin bitkisel gıdalardır. Anne sütü ve inek sütü çinkodan fakirdir. Tahıllar işlenerek un haline getirildiğinde çinko miktarı azalır. Alkolik kişilerde çinko eksikliği sıktır. Çinko eksikliğinin olduğu bölgelerde çocuklara çinko takviyesi yapıldığında pnömoni ve sıtma hastalıkları kayda değer bir şekilde azalmaktadır. Antioksidan özelliği olan çinko ayrıca sarı nokta hastalığı ve katarakt gelişim sıklığını da azaltmaktadır.

Etiketler: , , ,
  • Yorumlar 0
  • Facebook Yorumları 0
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Bu habere henüz yorum eklenmemiştir.
Diğer Haberler