• BIST 9367.77
  • Altın 2952.122
  • Dolar 34.4839
  • Euro 36.1941
  • Lefkoşa 15 °C
  • Mağusa 17 °C
  • Girne 20 °C
  • Güzelyurt 13 °C
  • İskele 17 °C
  • İstanbul 8 °C
  • Ankara 15 °C

Kısırlık sorunu yaşayan kadınlar için yeni bir şans

Tüp bebek tedavisinde annelik şansını artıran PRP ve kök hücre uygulamalarına eksozomun da eklendiğine dikkat çeken Prof. Dr. Tıraş, ‘Yeni nesil hücresel tedavilerden biri olan bu yöntemle yüz güldürücü sonuçlar aldık’ dedi.
Kısırlık sorunu yaşayan kadınlar için yeni bir şans

Türk Jinekoloji ve Obstetrik Derneği (TJOD) 20'nci Ulusal Kongresi'ni KKTC'de gerçekleştirdi. 17-21 Mayıs tarihleri arasında düzenlenen kongreye deprem bölgesinde görev yapan uzmanların da aralarında bulunduğu bin 800 doktor katıldı.

Kongrede TJOD Başkanı Prof. Dr. Bülent Tıraş, TJOD İkinci Başkan Prof. Dr. İsmail Mete İtil, TJOD Yönetim Kurulu Saymanı Prof. Dr. Gazi Yıldırım ve TJOD Yönetim Kurulu Genel Sekreteri Op. Dr. Volkan Kurtaran'ın yer aldığı bir basın toplantısı düzenlendi. Jinekoloji alanındaki yenilikler, sorunlar ve tüp bebek tedavisindeki en yeni yöntemlerin ele alındığı toplantının ayrıntıları şöyle:

‘EKSOZOMLAR YUMURTALARI GENÇLEŞTİRİYOR'

Tüp bebek tedavisinde PRP ile hız kazanan ve kök hücre çalışmalarıyla desteklenen gelişmelere ‘‘eksozom'' yönteminin de eklendiğini belirten TJOD Başkanı Prof. Dr. Bülent Tıraş, söz konusu yöntemin kadın kısırlığında etkili çözüm yollarından biri olduğuna dikkat çekti. Tıraş, ‘‘Yeni nesil hücresel tedavilerden biri olan bu yöntem yumurtalık rezervi düşük kadınlarda yumurtaları gençleştiren dolayısıyla tüp bebek şansını da artıran bir yöntemdir'' dedi. Tıraş, yöntemi ise şöyle anlattı: Eksozomlar nano boyutlarındaki küçük keseciklerdir. Haberleşme ajanları nanovezikül dediğimiz yapılardır. Hepsi hücrelerin birbiriyle haberleşmesini sağlar. Tıpkı mektupla, e-mail ile haberleşmemiz gibi… Bunlar kandan çok kolay elde edilemiyordu. Ancak ABD'deki Stanford Üniversitesi'nden Utkan Demirci, geliştirdiği yöntemle elde edilmelerini sağladı. Yeni yöntemle eksozomları kandan alıp, süzebiliyoruz. Bu yöntemi yaklaşık 4 aydır kullanıyoruz. İlk sonuçlar iyi. Özetle kadınlarda PRP, kök hücrenin ardından eksozom yöntemi de yumurta rezervi düşük, artık yaşı belli bir seviyeye gelmiş ya da tam tersine genç yaşta menopoza girmiş kadınların annelik şansını artırmak için yeni bir fırsat oldu.

 ‘SEZARYEN ORANLARI  ASLINDA YÜKSEK DEĞİL'

Normal doğum mu sezaryen mi konusunun her daim tartışıldığına dikkat çeken TJOD Yönetim Kurulu Genel Sekreteri Op. Dr. Volkan Kurtaran, konunun kongrede de gündeme getirildiğini  belirterek, şu açıklamayı yaptı: Ülkemizde sezaryen oranları yüksek gibi görünüyor ama aslında öyle değil. Dökümante etme imkanımız arttığı için rakamlar yüksek çıkıyor. Gebeler daha iyi izlendiği için sezaryen oranı yüksek yani yüzde 50'den fazla gibi görünüyor. Oysa oran artmadı. Anne ve bebek her açıdan iyiyse normal doğumu tercih ediyoruz. En ufak bir negatiflik olursa sezaryen istiyoruz. Normal doğum diye tutturmak doğru değil. Sağlık Bakanlığı ile bu görüşlerimiz örtüşüyor. Bir de doktor malpraktis davalarından korkarsa sezaryene yönelir. Bir doktor kendisini koruyan yasalar olursa, özgür olursa normal doğum yaptırır. Kurtaran, ayrıca 85 milyonluk nüfusu olan ülkemizde yılda 1 milyon 200 bin doğum gerçekleşirken; 5 milyon mültecinin ise 750-800 bin doğum yaptığına da dikkat çekti.

 ‘JİNEKOLOJİK AMELİYATLAR ARTIK HEM PRATİK HEM DE İZSİZ'

Rahim sarkması, miyom, kist gibi kadınlarda yaygın görülen sorunlara karşı pratik ve izsiz bir çözüm olan ‘doğal açıklık cerrahisi'nin yani vajinal yoldan cerrahinin son dönemdeki en önemli yeniliklerden biri olduğunu belirten TJOD Yönetim Kurulu Saymanı Prof. Dr. Gazi Yıldırım ise bu yöntemle ilgili şu bilgileri verdi: Son olarak göbek deliğinden kesi ile bazı ameliyatlar yapardık. Ancak yeni yöntemde hiç kesi yok dolayısıyla iz de yok. Çünkü ameliyatları vajinal yoldan gerçekleştiriyoruz. Hasta bir günde taburcu olup, 5-6 günde iyileşiyor.

‘ANNE ÖLÜMLERİ GİDEREK AZALIYOR'

Türkiye'de son 15-20 yıl içinde doğum sırasında anne ölümlerini önlemede büyük bir başarı sağlandığını belirten TJOD İkinci Başkan Prof. Dr. İsmail Mete İtil de sözlerine şöyle devam etti: Geçmişte 100 binde 100 olan anne ölümleri günümüzde 100 binde 13'lere geriledi. Bu sonuçla uygar ülkeleri yakalamış durumdayız. Nihai amaç bunun 100 binde 10'un altına indirilmesidir. Türkiye gibi nüfus yoğunluğu olan bir ülkede bu büyük bir başarı. Bunun ardındaki en önemli nedenlerden biri ülkemizde iyi yetişmiş kadın hastalıkları ve doğum uzmanlarının olmasıdır. Ayrıca sezaryenlerin artmasıdır. Evde doğum artık yok düzeydedir. Anne ölümlerinin nedenleri arasında emboli, yüksek tansiyon ve kalp krizi gibi sorunlar da var. Dolayısıyla bazı komplikasyonların önlenmesi mümkün değil. Öte yandan her 4 kadından birinde görülen idrar kaçırma sorunu da yaşla birlikte artıyor. Rahim sarkmaları da bu soruna yol açıyor. Tedavide yama cerrahilerinin yerini doğal dokularla tamir almaya başladı. Vajinal yoldan yapılan ameliyatlar ön plana çıktı.

 

  • Yorumlar 0
  • Facebook Yorumları 0
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Bu habere henüz yorum eklenmemiştir.
Diğer Haberler