Kamuda örgütlü Kıbrıs Türk Amme Memurları Sendikası (KTAMS), Kamu Çalışanları Sendikası (Kamusen), Kamu İşçileri Sendikası (Kamu-İş) ve Gümrük Çalışanları Sendikası (Güç-Sen) özel sektör çalışanlarına destek vermek amacıyla sağlık hizmetleri dışındaki kamu kuruluşlarında 10:00-12:00 saatleri arasında 2 saatlik dayanışma grevi yaptı.
Sendika yetkilileri saat 11:00’de de Başbakanlık önünde toplanarak eylem ve basın açıklaması gerçekleştirdi.
“Özel Sektör Çalışanları Yalnız Değildir” yazılı pankart taşınan eylemde, KTAMS Başkanı Güven Bengihan, Kamusen Başkanı Metin Atan, Kamu-İş Başkanı Ahmet Serdaroğlu ve Güç-Sen Başkanı Abdullah Özdoğan birer konuşma yaptı; ardından hazırlanan ortak açıklama KTAMS Genel Sekreteri Sarman Yiğit tarafından okundu.
BENGİHAN : “HÜKÜMET DESTEK OLMAK YERİNE KÖSTEK OLUYOR”
KTAMS Başkanı Güven Bengihan konuşmasında, pandeminin başladığı 1 yıldan bu yana özel sektör çalışanlarının büyük ekonomik sıkıntı çektiğini, bir çok çalışanın işsiz kaldığını ancak hükümetin onlara destek olmak yerine köstek olduğunu savundu ve hükümeti özel sektör çalışanları yerine sermaye çevrelerine yardımcı olmakla suçladı.
Diğer yandan piyasada ciddi miktarda fiyat artışları olduğuna, temel tüketim maddelerinin fiyatlarının çok yükseldiğine dikkat çeken Bengihan, hükümeti fiyatlarla ilgili denetim yapmama ve narh uygulamamakla eleştirdi.
Özel sektör çalışanlarının bugün bu halde oluşunun sendikasız oluşlarından kaynaklandığını dile getiren Bengihan, özel sektörde çalışanların sendikalaşması için teşvik edilmesi hatta zorunluluk getirilmesi gerektiğinin altını çizdi.
ATAN: “SERMAYE KESİMİ KAZANDI; ESNAF VE ÖZEL SEKTÖR ÇALIŞANLARI İSE BİTTİ”
Kamusen Başkanı Metin Atan da, pandemi süresince sermaye kesiminin kazandığını, esnaf ve özel sektör çalışanlarının ise bittiğini söyledi ve her zaman özel sektör çalışanlarının yanında olduklarını kaydetti.
Hükümeti eleştiren, ülkeyi yönetemediklerini ve koltukları dolduramadıklarını savunan Atan, bu hükümet ile geleceğin karanlık olduğunu ileri sürdü.
SERDAROĞLU: “ÖZEL SEKTÖRDE SENDİKALAŞMANIN ÖNÜ AÇILMALI”
Kamu-İş Başkanı Ahmet Serdaroğlu da, sermaye kesimi ve bazı siyasetçiler başka taraflara çekmeye çalışsa da özel sektöre destek olmak için ses çıkardıklarını ve çıkaracaklarını kaydetti.
Özel sektörde sendikalaşmanın önünün açılmasını isteyen Serdaroğlu, atamaları eleştirdi ve hükümetin müdür müsteşar atamaktan başka derdi olmadığını öne sürdü.
ÖZDOĞAN: “ÇIKARLAR ORTAK, DAYANIŞMA DA ORTAK OLMALI”
Güç-Sen Başkanı Abdullah Özdoğan da, özel sektör çalışanlarıyla çıkarlarının ortak olduğunu dolayısıyla dayanışmanın da ortak olması gerektiğini kaydetti.
Zaten kötü şartlarda olan özel sektör çalışanlarının daha da kötü şartlara mahkum edildiğini söyleyen Özdoğan, hükümeti gerekenleri yapmamakla suçladı.
ORTAK AÇIKLAMA: “SİYASETİN SEFALETİ İLE KARŞI KARŞIYAYIZ”
Konuşmaların ardından KTAMS Genel Sekreteri Sarman Yiğit tarafından ortak basın açıklaması okundu.
Dünyadaki birçok ülkenin aksine UBP-DP-YDP azınlık hükümetinin uyguladığı yanlış ekonomi politikalarının krizin KKTC’de misli ile hissedilmesine yol açtığı savunulan açıklamada, “Hükümetin uyguladığı politikalar sonucu özellikle özel sektör çalışanları ile dar ve sabit gelirliler yoksullaştırılırken sermaye sahibi kesimlerin zenginliğini daha da artırmasına hizmet eden siyasetin sefaleti ile karşı karşıyayız” iddiasında bulunuldu.
“HÜKÜMET YANDAŞLARINA VE SERMAYE ÇEVRELERİNE HİZMET EDİYOR”
Hükümetin sosyal devlet ilkesine bağlı olarak özel sektör çalışanlarına ekonomik destek vermek yerine yandaşlarına ve sermaye çevrelerine hizmet ettiği ileri sürülen açıklamada, dar gelirli özel sektör çalışanlarının göz göre göre sefalete sürüklendiği ifade edildi.
“CUMHURBAŞKANINA MAKAM ARABASI VE SARAY”
Dört sendikanın ortak açıklamasında şunlar savunuldu:
“T.C ile imzalanan İktisadi ve Mali İşbirliği Protokolü çerçevesinde cumhurbaşkanlığı saray projesi için 14 milyonluk bütçe ayrılırken; Cumhurbaşkanlığı makam arabası için 807 bin lira harcanırken; elliye yakın yeni müdür ve müsteşar ataması ile devlet bütçesine milyonlarca liralık ek mali mükellefiyet getirilirken; servet sahibi sermaye kesimlerinin pandemi sürecinde dahi zenginliğini artıracağı vergi ve teşvik politikaları devam ettirilirken; karantina adı altında hotel ve yurt maliyetleri minimuma düşürülmesine rağmen fahiş oda ücretleri ödenerek doluluk oranının en fazla olduğu dönemde bile kazanamadıkları milyonlarca lirayı bu kesimlere peşkeş çekerken; yurt dışından gelecek özel üniversite öğrencilerinin karantina ücretlerinin devlet tarafından ödenerek servet sahibi üniversite patronlarına kıyak geçilirken; yaklaşık altmış bine yakın özel sektör çalışanına haftalar önce başvurdukları 1.500 liralık destek ödemeleri yapılmamıştır. Neyi bekliyorsunuz!! Güzellik uykusundan uyanmanız için sosyal patlamaların yaşanması mı gerekiyor ?”.
Örgütsüz özel sektör çalışanlarının yalnız olmadığı vurgulanan açıklamada, “Kamu ve özel sektör çalışanlarını birbirine düşürerek gündem değiştirme beklentisi içinde olanlar bilmelidirler ki buna fırsat vermeyeceğiz. Ülkede yaşanan adaletsizliklere asla sessiz kalmayacak dayanışma ruhunu geniş kesimlere yaymaya devam edeceğiz” ifadeleri yer aldı.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.