1 Eylül 1939’da Hitler faşizminin Polonya’yı işgaliyle başlayan II. Dünya savaşı insanlığın yaşadığı en kanlı savaşlardan biri olmuştur. 65 milyona yakın insanın öldüğü bu savaşın bir daha yaşanmaması için 1 Eylül Dünya Barış Günü olarak anılmaktadır. Bulunduğumuz coğrafyada sıcak savaşlar hiç bitmemiştir. Oluk gibi kanlar akıtılmakta, güçler insanlığın vicdanını yok edebilecek kıyımlar yaşatmaktadır. Doğu Akdenizde yapılan ittifaklarla gaz, petrol çıkar savaşları şiddetlenmeye, bölgedeki ülkeler savaş hazırlıkları yapmaya, it dalaşına girmeye başlamıştır. Halkların bu oyuna gelmemesi, barışa sahip çıkılması gereken bu dönemde dayanışmayı arttırması gerekmektedir. Diyalog yoluyla konuların çözümünün mümkün olduğu bir dönemde halkların felakete sürüklenmesine izin vermemeliyiz. Bölünmüş olan adamızın ve dünyamızın kalıcı barışa ihtiyacı vardır. Kıbrıs’ta bir an önce çözüm ve barışa ulaşılmalıdır. Bunun için her şey ortaya konulmalıdır. Pandemi dönemi insanlığa ciddi ikazlarda bulunmuştur. Yaşlı dünya bu kadar hor kullanılmamalı, kapitalist doyumsuzlukla dünya kaynakları ve dünya yok edilmemelidir. Emperyalist yayılmacılığın, çatışmaların, tüketimin geldiği son nokta insan hayatını ciddi olarak tehdit etmektedir. İnsanlığın sorunlarını çözmesi için işbirliğine, dayanışmaya, adalete, barışa, empatiye ihtiyacı vardır. Akdeniz’de gaz ve petrol paylaşımı kavgasının kızışması da Ortadoğu’da yıllarca yaşanan çekişme, savaşların ve ölümlerin nedenleri de aynı şekilde emperyalist paylaşım kavgasının sonucudur. Küçük adamızın bölünmüş kalmasına seyirci olmak, avantajlı olduğunu sanarak bundan rant elde etmeye çalışmak, yaşadığımız acılara yeni davetiyeler çıkarmak anlamı taşımaktadır. Beceriksizce emperyalistlere uşaklık eden yöneticiler halkları felakete sürüklemektedir. Halkların barışın erdemini ve halklara kazandırdığını idrak etmiş bağımsız yöneticilere ihtiyacı vardır. Dünyanın bölgesel ve global barışa ulaşması için halkların ‘Dur’ demesine ihtiyacı vardır. ‘Yeter’ diyerek ayağa kalkmalı, düşümüz gerçeğe dönüşmeli, kan emicileri durdurmalı, Dünyayı her canlının barış içinde yaşayacağı bir noktaya getirmeliyiz.
BU GÖREV HEPİMİZİNDİR.!
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.