KTÖS: “Koalisyon ortakları sorunların çözümünde sınıfta kaldı”

Kıbrıs Türk Öğretmenler Sendikası (KTÖS), okulların açılmasına üç gün kala eğitim-öğretim faaliyetlerinin planlanmasında sorunlar yaşandığını, koalisyon ortaklarının sorunların çözümünde sınıfta kaldığını savundu.

KTÖS, okulların açılacağı 17 Eylül Pazartesi günü, saat 12.00’de Milli Eğitim ve Kültür Bakanlığı önünde eğitimde yaşanan sorunlarla ilgili basın açıklaması yapacağını duyurdu.
KTÖS Eğitim Sekreter Burak Maviş yaptığı açıklamada, okullarda öğrenci nüfusunun arttığı bir dönem yaşandığını belirterek, “Nüfus artışı daha fazla öğretmen, okul, sınıf ve eğitim malzemesi açığı getirecektir” dedi.
“Hükümet bu artışa karşın herhangi bir somut önlem almış mıdır? Hükümetin çalışma ve ikamet izni ile gelenlerin çocukları için asgari ücretin yüzde 5 oranında ödenek alınacağı yönünde almış olduğunu açıkladığı ekonomik önlem hangi aşamadadır? Son üç ay içinde verilen yeni çalışma ve oturma izinleri sonucunda kaç aile çocuğu ile gelmiştir? Hükümet bu çalışmayı başlatmış ise ne kadar gelir elde etmiştir? Bu önlem sonucu bir gelir elde edilmişse bu kaynak nereye kullanılmıştır?” sorularını yönelten Maviş, eğer bu sorulara doğru temelde cevap verilirse, eğitim-öğretim faaliyetlerinin planlanmasının doğru temelde olacağını, aksi takdirde günü kurtaran politikaların eğitimi kaosa sürükleyeceğini kaydetti.
Maviş açıklamasına söyle devam etti:
“Hükümet, okullara halen ulaşmayan kitap, mefruşat ve kırtasiye malzemeleri ile ilgili ne gibi önlemler almıştır? Bu konu ile ilgili bütçe kaleminin geç oluşturulması, ihale süreçlerinin erken zamanda tamamlanmamasının esas nedeni açıklanacak mı?
Devlet bütçesi olarak yerel kaynaklarla yüzde 80 kendine yeten bir ülkeyiz. Yatırımlar için yüzde 20’lik bir pay Türkiye Cumhuriyeti’nden borçlanarak idame ettirmekteyiz. Okullara olan yatırım da bu pay içerisinden karşılanmaktadır. TC Yardım Heyeti, Eğitim Bakanlığı’nın din dersleriyle ilgili yaptığı düzenleme nedeniyle 10 milyon TL’lik harcamayı bloke etmiştir. Eğitim ve sağlık gibi temel hakların yerel kaynaklardan karşılanması gerektiğinin altını çizeriz.”