KTÖS Eğitim Sekreteri Burak Maviş yaptığı basın açıklamasında “Okulöncesinden özel eğitime, ilkokuldan liseye kadar önümüzdeki beş yıl içinde 11 yeni okul yapılması konusunda yetkilileri uyarmamıza rağmen bu konuda somut adımlar atılmamış, öğrenciler ve aileler bir bilinmezlik ve kargaşanın içerisine itilmiştir.
Nüfusunu bilmeyen ve kontrolsüz nüfus akışına önlem alamayan veya almak istemeyen UBP-HP Hükümeti kalabalık okullar, kalabalık hastanelerin ve kalabalık sınıfların baş sorumlusu durumundadır. Kamusal okullara ve hastanelere pratikte sorunlar yaşatan hükümet, vatandaşların özel okullara ve özel hastanelere yönelmesine, insani hakların metalaşmasına çanak tutmaktadır.
Plansızlık, öngörüsüzlük ve vurdumduymazlık eğitim ve sağlık hakkına erişimi zorlaştırmış, vatandaşlar arasında fırsat eşitsizliği yaratılmasına yol açmıştır. İçişleri Bakanı Ayşegül Baybars, Mart ayında nüfusla ilgili yaptığı açıklamada, ülkedeki vatandaş sayısının 252 bin 497 olduğunu, geçerli izinlilerin ise 121 bin 802 olduğunu belirterek, ülkedeki toplam nüfusun 374 bin 299 olduğunu açıklamıştı. Bu rakamlar inandırıcı değildir.
Kamusal alanlar bu rakamlara göre planlanıp, eski Maliye Bakanı Serdar Denktaş’ın ifadesi ettiği rakam olan 800 bin civarı bir nüfusa hizmet vermeye çalışmaktadır. Okullar ve hastanelerin durumu gerçekleri gözler önüne sermektedir. Kamusal alt yapımız ve personelimizin açıklanamayan “de facto” nüfusa yetmediği ve yetmeyeceği aşikardır.
Eğitim özelinde, başta Girne, Lefkoşa ve Mağusa’da kalabalık öğrenci nüfusunun bazı okullarda ciddi sorun yarattığını, nitelikli eğitim hakkına erişim konusunda sıkıntı yaşandığını gözlemlemekteyiz. Karaoğlanoğlu İlkokulu,
9 Eylül İlkokulu, Çatalköy İlkokulu, Minareliköy Şht. Mehmet Eray İlkokulu,
Dikmen İlkokulu, Gönyeli İlkokulu, Alasya ilkokullarına kapasitenin üzerinde öğrenci başvurusunu olmuş, Alsancak Anaokulu, Ulukışla İlkokulu, 23 Nisan, Polatpaşa İlkokulu, Şht. Ertuğrul İlkokulu, Karakol İlkokulu, Şht. Hüseyin Akil ilkokullarında öğrenci yoğunluğu artmıştır.
Öğretmen yer değiştirmelerinin sendikamız tarafından 12 Temmuz’da imzalanmasına rağmen, öğretmenlik sınavlarının 14/15 Eylülde yapılmış olması 16 Eylül itibarı ile okullarımızın 82 eksik öğretmenle başlamasına neden olacaktır.
Hükümet yetkililerine eğitim pedagojisi, insan ve çocuk psikolojisi ve uluslararası normlar açısından bazı sorularımız olacaktır.
Sayın Bakanlar, vekiller ve bürokratlar;
Okulun ilk günü sizin evladınız öğretmeni ile tanışmasaydı ne hissederdiniz?
Kalabalık sınıflarda öğrencilerle sağlıklı iletişim kurabilmek sizce mümkün mü?
Öğretmenlerin kalabalık sınıflarda motivasyon ve dikkati sağlayabildiğini, sınıf yönetimine hakim olduğunu ve öğrencilerle birebir ilgilenebildiğini iddia ediyor musunuz?
Kalabalık sınıfların eğitim ve öğretimin niteliğinin nasıl etkilediği, öğrencilerin eğitim gelişiminin düşük olabileceğini, öğretmenlerin öğrencilerin öğrenme süreçlerinde yeterli dönüt alamayacağını, öğrencilerin ilgi ve yetenekleri yönünde eğitim programı geliştiremeyeceğini biliyor musunuz?
Ezbere dayalı test yöntemi ile öğrencilerin kolej yarışına endekslendiği bir sistemde, öğretmenlerin deney ve araştırmaya yeterli zamanı ayıramadığını, görsel araç ve bilimsel teknolojiden yararlanamadığını, sportif ve sanat faaliyetlerinden geri durduğunu ve yaparak yaşayarak öğrenme ilkesine uygun olarak gezi-gözlem yapamadığının farkında mısınız?
Kalabalık sınıflarda hijyen problemi, gürültü problemi ve iletişim problemi olabileceği gerçeğini kabul ediyor musunuz?
Kalabalık sınırlarda öğrencilerin etkinliklere eşit katılma hakkının ortadan kalktığının, problemleri tartışamadığının ve öğrencilerin soru sorma hakkını kullanamadığını kabul edecek misiniz?
Kalabalık sınıflarda özel gereksinimli bireylerin, yabancı dil konuşan öğrencilerin ve farklı davranış gösteren çocuklar ile birebir ilgilenmenin mümkün olmadığını kabul edecek misiniz?
Okullardaki özel eğitim ve rehberlik servisleri yoksunluğunda öğrencilerin %80’inin bu servislerden yararlanamadığı utancı ile karşı karşıya olduğumuzun farkında mısınız?
Kalabalık sınıflarda çalışan öğretmenlerin yoğun stres altında olduğu, haşimoto ve daha farklı mesleki hastalıklara yakalandığının ve buna ek olarak tükenmişlik sendromu ile karşı karşıya olduğunu önünüze gelen sağlık kurulu raporlarından tespit edebildiniz mi?
Yukarıda sorduğumuz soruların çözümü için uluslararası normlara, OECD veya AB standartları ile birlikte, eğitim şuralarında karara bağlanan öğrenci sayılarına ( dört yaş 16, anasınıf 20, ilkokul 26) sahip çıkmamız ve nitelikli bir eğitim için sınıf sayılarına yasal bir norm getirmeyi KTÖS olarak öneriyoruz.
Bu anlamda somut 10 önerimizi kamuoyunun tartışmasına açmak ve bu konuda çözüm üretmek istiyoruz.
1- Kapsam bölgelerinin belirlenmesi, okul kotalarının oluşturulması ve okullara kayıt için istenen belgelerin sıkı denetimi.
2- Okulların kapasitesinin artırılması için alt yapı, teknoloji, yasa ve tüzüklerin hayata geçirilmesi.
3- Çalışma ve ikamet izni ile gelenlerin çocukları için asgari ücretin %5 oranında eğitim ve sağlık ödeneğinin işverenden alınması.
4- Şehir okullarının 500 öğrenci sayısını geçmeyecek şekilde yeniden organizasyonu ve ihtiyaç olan yerlere ek derslik ve etkinlik odalarının inşasının tamamlanması. Köy okullarının öğrenci sayısı için bir alt sınır belirlenmesi ve sosyal bir varlık olarak devam edebilmesi için yasal önlem alınması.
5- Gelişim bölgelerinde yeni okul ihtiyaçlarının karşılanması.
6- Taşınmaz mal vergileri yasası uyarınca belediyelerin eğitim için ayırması gereken %15’lik oranın devlet katkısından kesilip, Eğitim Bakanlığı veya okulların bütçelerine doğrudan aktarımının sağlanması ve okul bütçeleri ile okul kurullarının oluşturulması.
7- Her okulun ihtiyacı olan okul yöneticisi, sınıf öğretmeni, okulöncesi öğretmeni, özel eğitim öğretmeni, okul psikoloğu, öğretmen yardımcısı, eğitim çalışanı kadrolarının atamalarının kesintisiz yapılması ve eğitim denetmeni kadrolarının artırılması.
8- Özel gereksinimli bireyler eğitim yasasının çıkarılması ve kaynaştırmanın dahil olduğu sınıfların öğrenci sayılarının yeniden düzenlenmesi.
9- Kontrolsüz nüfus akışından dolayı okulların yükünü azaltmak, yeni okulları ve sosyal/kamusal alanları planlamak adına ülkeye kimlikle girişlerin sonlandırılması.
10- İlk dokuz maddenin gerçekleşebilmesi için somut plan yapılması, irade koyulması ve bütçeden kaynak ayrılması.
Konunun takipçisi olacağımızı, öğrenciler arasında fırsat eşitsizliği yaratan koşullar ile mücadele edeceğimizi kamuoyu ile paylaşıyoruz.
16.9.2019 tarihinde 90 eksik öğretmenle eğitim yılına başlıyoruz bu okullar aşağıdaki listedeki gibidir:
Dipkarpaz İlkokulu,Alaniçi İlkokulu,Büyükkonuk İlkokulu,Canbulat İlkokulu,Çayırova İlkokulu, Eşref Bitlis İlkokulu, Dilekkaya İlkokulu,Dörtyol İlkokulu,Esentepe İlkokulu,Güvercinlik Rauf RaifDenktaş İlkokulu,Kumyalı İlkokulu,Şht. Mustafa Kurtuluş İlkokulu,Şht. Zeki Salih İlkokulu,Tatlısu İlkokulu,Yedikonuk İlkokulu,Ziyamet İlkokulu,Akdoğan Dr. Fazıl Küçük İlkokulu ,Beyarmudu İlkokulu,Değirmenlik İlkokulu,Lapta Anaokulu,Karakum Anaokulu,Osman Türkay Anaokulu,Serdarlı İlkokulu,Şht. Salih Terzi İlkokulu,Yayla Anaokulu, Alayköy İlkokulu, Mormenekşe İlkokulu,Polatpaşa İlkokulu,Serhatköy İlkokulu,Şht. Mehmet Eray İlkokulu,Yeşilyurt İlkokulu,Karakol İlkokulu,Özgürlük İlkokulu,Karşıyaka İlkokulu,Geçitkale İlkokulu,Pınarbaşı Anaokulu,Alasya İlkokulu,Alsancak İlkokulu,Lapta İlkokulu,Vadili İlkokulu,Yeni,Boğaziçi İlkokulu,Şht. Doğan Ahmet İlkokulu,23 Nisan İlkokulu,Gönyeli İlkokulu,Çağlayan İlkokulu,Şht. Ertuğrul İlkokulu,Lefke İstiklal İlkokulu ve 9 Eylül İlkokulu eksik öğretmenlerle eğitim öğretim yılına başlıyor. (MHA)
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.