Lefke Avrupa Üniversitesi (LAÜ) Sağlık Bilimleri Fakültesi Fizyoterapi ve Rehabilitasyon Bölümü Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Beliz Belgen Kaygısız “Fiziksel Aktivite Azlığı (İnaktivite)” konusu hakkında önemli bilgiler paylaştı.
“Günlük yaşam içerisinde iskelet kaslarını kullanarak yapılan, kalp ve solunum hızını artıran ve enerji harcanmasını gerektiren her hareket “Fiziksel Aktivite” olarak tanımlanır. Bu aktiviteler yürüme, koşma, bisiklete binme, çömelme olabileceği gibi, dans etme veya parkta oyun oynama gibi serbest hareketler de olabilir” diyen Kaygısız, düzenli aralıklarla tekrarlı olarak yapılan fiziksel aktivitelerin ise “egzersiz” olarak tanımlandığını belirtti. Kaygısız, sağlıklı yaşamın olmazsa olmaz bileşenlerinden biri olan egzersizin kas kuvveti, dayanlıklık ve esnekliği artırdığını ve birçok hastalık riskine karşı da koruduğunun yapılan çalışmalarda belirtildiğini dile getirdi.
Kaygısız: “İnaktivite” kronik hastalık riskleri açısından önde gelen 5 önemli risk faktöründen biri
“Fiziksel Aktivite” dünyada sağlık anlamında büyük risk olarak görülen “inaktivite” nin karşıtı bir kavramdır. Günümüzde teknoloji ve endüstri alanındaki gelişmeler paralel olarak toplumlar inaktif/hareketsiz bir yaşamın parçası olmaya başladı. “İnaktivite” kronik hastalık riskleri açısından önde gelen 5 önemli risk faktöründen biri olarak gösterilmektedir” diyen Kaygısız, iskemik kalp hastalıklarının yaklaşık %30’unun, diyabetin %27’sinin, meme ve kolon kanserlerinin yaklaşık %21-25’inin ana nedeninin fiziksel inaktivite olduğunun tahmin edildiğini belirtti. Dünya Sağlık Örgütü verilerine göre her yıl 3,2 milyon insan inaktivite nedeniyle kaybedildiğini ifade eden Kaygısız, ayrıca fiziksel inaktivite ve kötü beslenmenin, sağlık giderlerinin artmasına da neden olduğunun düşünüldüğünü ifade etti.
Kaygısız: “Kapanma” yaşanılan bu dönemde günlük fiziksel aktivitelerin yapılması sağlık yararı açısından çok önemli
“Son 1 yıldır tüm dünyayı etkisi altına alan Covid-19 pandemisi nedeniyle birçok ülkede karantina uygulamaları başlamış ve birçok kişi evlerinde daha fazla vakit geçirmeye başlamıştır. Bu yaşanan “kapanma” nedeniyle her yaştan popülasyonda fiziksel aktivite azlığının meydana geldiği ve bunun önümüzdeki yıllarda meydana gelebilecek kronik hastalık oranlarını artırma riski olduğu birçok bilimsel araştırmayla gösterilmektedir” diyen Kaygısız, tüm bu faktörleri göz önünde bulundurarak tekrar “kapanma” yaşanılan bu dönemde günlük fiziksel aktivitelerin yapılmasının sağlık yararı açısından çok önemli olduğunu söyledi. Kaygısız, ancak yapılacak egzersizin kişinin yaşına, dayanıklılığına ve var olan hastalık durumuna göre düzenlenmesinin önemli olduğunu belirterek, “Her ne kadar da ev dışında yapılabiliecek aktivitelerde kısıtlama olsa da ev içinde herkesin kendi durumuna göre bir fiziksel aktivite/egzersiz türü belirlemesi ve düzenli aralıklarla bunu yapması ileriki yıllarda ortaya çıkabilecek hastalıklardan korunma açısından oldukça önemlidir. Ayrıca bağışıklık sistemimizin iyi olması gereken bu dönemde hafif ve orta şiddette yapılan düzenli egzersizler destekleyici rol oynayacaktır . Hergün yapılan 25-45 dakikalık egzersiz veya haftada 3 gün 45-60 dakika arasında yapılan egzersiz veya fiziksel aktivite birçok çalışmada önerilmektedir. Yine yapılan birçok çalışmada haftalık en az 150 dakikalık düzenli orta şiddetli egzersizin bağışıklık sistemini destekleyerek birçok hastalıktan korunmak açısından yararlı olduğu gösterilmiştir” dedi.
Kaygısız son olarak, “Düzenli yapılan fiziksel aktivitenin sağlığın geliştirilmesi ve korunması kapsamında her geçen gün önemi artmaktadır. Bu doğrultuda istenilen sağlık yararlarının elde edilebilmesi için bireyin bu konuda bir fizyoterapistten fikir alarak kendine uygun bir progamı belirlemesi, sevdiği bir egzersizi tercih etmesi ve bu egzersizleri amacına uygun sıklık, şiddet ve sürede planlayarak sürdürmesi önemlidir” diyerek sözlerini tamamladı.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.