Lefke Avrupa Üniversitesi (LAÜ) Sağlık Bilimleri Fakültesi, Fizyoterapi ve Rehabilitasyon Bölüm Başkanı Yrd. Doç. Dr. Aydın Meriç, Fizyoterapi mesleğini ele alarak, LAÜ’nün Fizyoterapi ve Rehabilitasyon Bölümü hakkında bilgiler verdi.
Meriç: Fizyoterapistler sağlık ekibinin vazgeçilmez elemanlarıdırlar “Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon, çok geniş hastalık grupları ile ilgilidir ve dolayısıyla fizyoterapistler de sağlık ekibinin vazgeçilmez elemanlarıdırlar” diyen Meriç fizyoterapisti; yaralanma, hastalık, doğuştan gelen özür, hareket sistemi bozuklukları veya diğer durumlardan kaynaklanan ağrı ve fonksiyon bozukluklarında; kişilerin fonksiyonel limitasyonlarını, ağrıyı, özrü ve yeteneklerini özel ölçme, değerlendirme ve inceleme yöntemleri ile belirleyerek hekimin tanısına göre, fonksiyonun ve fonksiyonel kapasitenin geliştirilmesine yönelik fizyoterapi ve rehabilitasyon programını planlayan, uygulayan ve tekrar değerlendirerek rapor eden, sağlıklı kişilerin sağlığını devam ettirmek amacıyla uygun egzersizler ve koruyucu programlar planlayan mesleki otonomiye sahip olan bir sağlık personeli olarak açıkladı.
“Sağlık Bilimleri Fakültesi Fizyoterapi ve Rehabilitasyon Bölümü güçlü akademik kadrosu ile dünyadaki gelişmeleri yakından takip etmekte, lisans ve lisansüstü programlarda eğitimde kaliteye öncelik vermekte; öğrencilerimizin çok yönlü gelişimine olanak sağlamak ve fiziksel alt yapıyı geliştirmek için çeşitli projelerin yürütücülüğünü üstlenmekte ve bilimsel etkinlikler düzenlemekte böylece bilime katkı vermektedir” diyen Meriç, eğitim programının amacını ise şöyle açıkladı; Hareket ve fonksiyon bozukluklarını belirlemek, önlemek, tedavi etmek ve sağlıkla ilgili yaşam kalitesini artırmak için gerekli fizyoterapi ve rehabilitasyon bilgi, beceri ve yeterlilikleri ile donanmış, kazandığı bilgi, beceri ve tutumları toplumun değişen ihtiyaçlarına göre modifiye edebilen, yaratıcı, innovatif çözümler oluşturabilen, toplum sağlığı açısından çalışma yapabilen; araştırıcı, yaşam boyu öğrenme ve kanıta dayalı uygulama becerisine sahip, yenilikçi teknoloji kullanımına açık, kalite güvencesi davranışını benimsemiş, iş süreçlerini yönetebilen, etik değerlere saygılı, interdisipliner ve transdisipliner çalışma modelleri içinde yer alabilen fizyoterapistler yetiştirmek.
Üniversitede verilen eğitimin 4 yıl olup, öğrencilerin eğitimleri sırasında anatomi, fizyoloji, patoloji, nöroloji, ortopedi, beyin ve sinir cerrahisi, dahiliye, romatoloji, nöroanatomi, kadın hastalıkları ve doğum gibi temel tıp bilimleri yanında ısı-ışık-hidroterapi, kinezyoloji, normal motor gelişim, manipulatif tedavi, elektroterapi, temel ölçme ve değerlendirme, tedavi hareketleri, nörofizyolojik yaklaşımlar, pulmoner ve kardiyak rehabilitasyon, ortez-protez ve rehabilitasyon, pediatrik rehabilitasyon, sporcu sağlığı ve rehabilitasyonu gibi mesleğe özgü
teorik ve pratik dersler almakta olduklarını ifade eden Meriç öğrencilere, eğitimin 2. ve 3. sınıflarında yaz stajları, 4. sınıfta ise klinik çalışma kapsamında pratik uygulamalar ve eğitim sonunda uygulama, değerlendirme ve analitik düşünme yeteneğini geliştirecek biçimde eğitim verildiğini dile getirdi. Tam donanımlı laboratuvarlarda eğitim imkanı Meriç, LAÜ Fizyoterapi ve Rehabilitasyon Bölümü’nde muskuloskleteal, ortopedik ve kardiyo-pulmoner fizyoterapi uygulamalarına yönelik egzersiz ve manuel tedavi yaklaşımlarının eğitiminin verildiği ‘Egzersiz Uygulamaları ve Manuplatif Tedavi Salonu’, ‘Anatomi Laboratuvarı’nın yanı sıra elektrofiziksel ajanlarının pratik uygulamalarının yapıldığı ve traksiyon cihazlarının uygulama eğitimlerinin verildiği ‘Elektroterapi Üniteleri’ ayrıca nörolojik fizyoterapi yaklaşımlarının gösterildiği ‘Rehabilitasyon Ünitesi’ ve ışık ve suya bağlı sıcak-soğuk uygulamalarının eğitiminin verildiği ‘Hidroterapi Ünitesi’nin yer almakta olduğunu belirterek, öğrencilerin uygulama yaparak mesleğe hazırlandıklarını belirtti.
“Mezunlarımız “fizyoterapist” ünvanı almakta, kamu ve özel hastanelerde, tıp merkezlerinde, egzersiz danışmanlık merkezlerinde, özel eğitim merkezlerinde, spor kulüplerinde, spor salonlarında, huzurevlerinde, rehabilitasyon merkezlerinde, üniversite hastanelerinde çalışabilmekte, özel egzersiz danışma merkezleri açabilmektedirler. Sağlıklı Hayat Merkezleri’nde görev yapmakta olan fizyoterapistler toplum sağlığını koruyucu ve önleyici yaklaşımlar çerçevesinde gerek sağlıklı gerekse kronik hastalığı bulunan bireylere ve özellikle yaşlı bireylere kaliteli ve etkin sağlık hizmeti sunabilmektedirler” diyen Meriç,dünyada ve ülkemizde bugün aranılan, geleceği de parlak bir mesleğe sahip olan fizyoterapistlerin çok geniş çalışma alanlarına sahip olduklarını ayrıca bilim uzmanlığı ve
doktora çalışmalarını tamamlayarak akademik kariyerlerine de devam edebileceklerini vurguladı.
“Fizyoterapistlik, teknik ve yetenek gerektiren bir meslek olmasından dolayı diğer birçok meslekteki gibi kariyerden öte faydacı ve meslek odaklı çalışma olanakları daha ön planda olan bir meslek dalıdır” diyen Meriç, Mesleki eğitimde ilerleme yaparak fizyoterapistlerin üniversitelerde akademik kariyer yapabileceklerini ayrıca iş hayatında ilerleme yararak çalıştıkları işyerinde belli bir alanda uzmanlaşabileceklerini (yanık, felç vb.) belirtti. Fizyoterapistlerin, çalıştıkları kurum ve kuruluşlarda, uzmanlık alanları, tecrübeleri, kurum ve kuruluşların hizmet içerikleri doğrultusunda yönetim kademelerinde yer alabileceklerini ifade eden Meriç, “Dünyada ve ülkemizde gelişen teknoloji ve Covid 19’un yarattığı pandemi nedeniyle giderek hareketsizleşen toplumların bugün ve gelecekteki gereksinimleri
fizyoterapistlik mesleğini kaçınılmaz kılmaktadır” dedi. Meriç sözlerine son verirken, eğitimde yılların deneyim ve birikimini, dinamik ve başarılı eğitim kadrosuyla pekiştiren bölümlerinin, Fizyoterapi ve Rehabilitasyonun çeşitli alanlarında özelleşmiş uzman kadrosuyla ilk günkü istek ve azimle eğitim vermeye devam edeceğine vurgu yaptı.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.