Lefke Avupa Üniversitesi (LAÜ) Sağlık Bilimleri Fakültesi ve Genç Liderler Kulübü tarafından “Probiyotik, Prebiyotik ve Sinbiyotiklerin Kullanımında Diyetisyen Bakış Açısı” konulu konferans düzenlendi. LAÜ Rauf Raif Denktaş Eğitim Kompleksi Konferans Salonu’nda yapılan konferansa, Ankara Gazi Üniversitesi Öğretim Üyeleri Doç. Dr. Hilal Yıldıran ile Doç. Dr. Gamze Akbulut konuşmacı olarak katıldı.
Atalarımız daha doğal ve sağlıklı besleniyordu
Konferansda ilk söz alan Akbulut geçmişte atalarımızın besinleri doğal, çiğ ya da mayalanmış şekliyle tüketebildiklerini, 500’den fazla bitkisel besinleri olduğunu, besinlerin lifli antioksidanlardan, omega 3 yağ asitlerinden, bakteri ve maya bakımından oldukça zengin olduğuna değindi. Günümüzde insanların rafine, liften fakir besin tüketimlerinin artması ile fermente besinlerin az tüketiminin olduğunu belirten Akbulut, çevresel kirlilik, kimyasal bulaşların, antibiyotik ve diğer ilaç kullanımındaki artış ile hijyenik yaşamın kolon florasındaki yararlı bakterilerin dengesini bozduğunu vurguladı.
Popüler diyetler ölümle sonuçlanabilir
Yıldıran ise sunumunda popüler diyetlerin sağlıklı olup olmadığı konusunda soru işaretleri bulunduğunu vurgulayarak bu diyetleri uygulayan kişilerde ani kilo, sıvı ve yağ kaybı, bazal metabolizma hızının azalmasına bağlı olarak mevcut kilonun korunamama sonucunda sağlık açısından risk taşıdığından dolayı ölümle sonuçlanabileceğinin iyi bilinmesi gerektiğine değindi.
Çok düşük kalorili diyetlerin merkezi sinir sitemi, kardiyovasküler sistem, gastro-intestinal sistem ve genito-üriner sistem gibi bir çok sağlık sorununa neden olacağını belirten Yıldıran, bu sistemlerin bozulmasıyla birlikte, kişide başağrısı, konsantrasyon bozukluğu, sinir, yorgunluk, hipertansiyon, mide bulantısı, kusma, safra taşı, böbrek taşı gibi farklı rahatsızlıklara neden olabileceğini söyledi.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.