Lefke Avrupa Üniversitesi (LAÜ) Dr. Fazıl Küçük Eğitim Fakültesi, Özel Eğitim Öğretmenliği Bölümü’ne bağlı Özel Gereksinimi Olan Çocuklar Uygulama, Araştırma ve Eğitim Merkezi (ÖÇEM) tarafından “Otizm Farkındalık Günü” dolayısıyla panel düzenlendi. LAÜ Rauf Raif Denktaş Eğitim Kompleksi Konferans Salonu’nda saat 14.00’da gerçekleştirilen ve başkanlığını LAÜ ÖÇEM Müdürü Prof. Dr. Ayşegül Ataman’ın yaptığı panelde, Prof. Dr. Gönül Kırcaali İftar, Dr. Gül Kahveci ile Uzman Fatma Besler sunum yaptı.
Besler: Ben de bir otizmli çocuk annesiyim
Otizmli bireylerin eğitim sürecinde hiçbir ayrım yapılmaksızın anne-babaların, akrabaların, arkadaşların ve akranlarının tümünün dahil edilmesi gerektiğini anlatan Besler, kendisinin de iletişim becerileri olmayan otizmin tüm belirtilerini üzerinde taşıyan bir çocuğa sahip olduğunu ve bunun üstesinden gelebilmek için, teorik bilgiyle birlikte, uygulamalı aktivitelerle becerilerini geliştirip onun hayata tutunmasını başardığını vurguladı.
Anne ve babanın eğitimli olması, otizmli bireylerin eğitim sürecinde bireyin gelişim beceresini daha kolay kavrayarak yaşama tutunmasına katkı sağlayacağını söyleyen Besler, otizmli bireylere sahip ailelerin özellikle uzman kişiler tarafından yönlendirilip desteklenmesinin son derece önemli ve yol gösterici olduğunun altını çizdi.
Kahveci: Otizmli bireylerle yaşamayı öğrenmeliyiz
Otizmli bireylerin yaşamış oldukları zorlukları anlatan ve bu konuda yabancı bazı otizmli çocukların yeniden hayata nasıl kazandırıldığıyla ilgili çevirisini yaptığı videoları sunan Kahveci, toplumda otizmli bireylerle yaşamayı öğrenilmesi için ‘empati’ duygusunun geliştirilmesi gerektiğini söyledi. Otizmli bireylere eğitimleri sürecinde daha akılcı ve farkındalık yaratacak şekilde davranılması gerektiğini anlatan Kahveci, otizmli bireylerin hayatı algılayış biçimlerinin farklı olduğunu ve yeniden hayata kazandırılmaları için çok insani ve dikkatli davranılması gerektiğini vurguladı.
İftar: Otizm spectrum bozukluğu taşıyan bireyler bilimsel olarak üç şekilde ele alınır
Otizm spectrum bozukluğu taşıyan bireylerin bilimsel olarak özelliklerinin belirlenmesi için üç aşamada ele alındığını anlatan İftar, hafif otistik özellikler taşıyan ve kendi başlarına iletişim kurabilen kişilerin ‘açık mavi’, destekle veya kaynaştırma sayesinde hayatlarını sürdürenlerin ‘koyu mavi’ ve son olarak ileri düzeyde otistik özellik taşıyanların ve bir ömür boyu başkalarına bağlı olarak yaşayanların ise, ‘lacivert’ olarak adlandırıldığını söyledi. Özellikle konuşamayan ya da ileri seviyede spectrum bozukluğu bulunan bireylerin eğitim süreçlerinde görsel olarak resimlerle veya alternatif iletişim biçimlerini kullanarak öğrenebildiklerini ifade eden İftar, ancak bunun gerçekleşmesi için de haftada en az 25 saat veya üzeri yoğun özel bir eğitimin verilmesi gerektiğini belirtti.
İftar son olarak, otizmli bireylere yönelik bilimsel olarak çok çeşitli eğitim tekniklerinin olduğunu belirterek, günümüzde bilimsel dayanağı olmayan birçok ürünün piyasada bulunduğunu, bunlara itibar edilmemesi ve sadece uzman kişiler tarafından verilen özel eğitimlere gidilmesi gerektiğini ifade etti.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.