LEFKOŞA’DAKİ İLK VE TEK ORGANİK CAFE
Günümüzde artık cazibe merkezi olmaktan çıkan Arasta Bölgesi’nde açtığı Ambar Cafe&Organik Shop ile bu sektöre adım atan Mahmut Yıldırım, organik dünyaya adım atma hikayesini Detay Gazetesi ile paylaştı.
YILDIRIM: “MARULUN İÇİNDEN KURT ÇIKTIĞINA SEVİNMELİSİNİZ”
Mahmut Yıldırım, “Sebzelerin içerisinden çıkan kurtçuktan tiksinmemeliyiz çünkü o sadece yeşillikle beslenen bir canlı. Çünkü o kurt marulun içerisinde yaşıyorsa o ürünün ilaçsız ve doğal olduğu anlaşılıyor” diyerek doğal yaşamın desteklenmesi gerektiğine dikkat çekti.
Genç yaşta farklı bir alanda girişimcilik yaparak iş dünyasına cesaretli bir adım atan Mahmut Yıldırım, üç yıl önce Lefkoşa’da bir ilk olma özelliği taşıyan organik kafeyi açtı. Günümüzde artık cazibe merkezi olmaktan çıkan Arasta Bölgesi’nde açtığı Ambar Cafe&Organik Shop ile bu sektöre adım atan Mahmut Yıldırım, İlk olarak yurtdışından ithal ettiği organik bakliyat, bitki çayları, baharat gibi ürünlerin satışını kendi dükkanında yapmaya başlamış. 3 yıl içersinde kendini geliştirerek ürünleri market raflarında yer almaya ve kısa bir zaman önce taze organik sebze satışına başlayan Yıldırım, organik dünyaya adım atma hikayesini Detay Gazetesi ile paylaştı.
Sizi kısaca tanıyabilir miyiz?
“Ankara Üniversitesi İletişim Fakültesi mezunuyum. Üniversiteden mezun olduktan sonra, kendi alanımda işlerde çalıştım ülkemizdeki TV kanallarında ama yaptığım iş beni yeterince tatmin etmedi ve vazgeçtim. Organik ürünler konusu hep kafamda vardı. Ben geçmişte bayağı bir kiloluydum. Daha sonra sağlıklı yaşam ve spor olayına girdim. Organik ürünlerle tanıştım. Staj amaçlı Brüksel’e gitmiştim ve orada organik ürünlerin fazlasıyla yaygın olduğunu ve insanların organik ürünleri tercih ettiğini gördüm. Orada bu tarz organik cafeler vardı bundan etkilendim, Kıbrıs’ta da neden olmasın diyerek bu işe giriştim iyi de yaptım.”
Neden Arasta Bölgesi’ni tercih ettiniz?
“Ben bu cafeyi Dereboyu gibi bir bölgede de açabilirdim fakat Arasta’nın tarihi dokusunu seviyorum ve bu bölgenin canlandırılıp geçmişteki gibi cazibe merkezi haline gelmesini istiyorum. Özellikle genç insanlarımız Arasta Bölgesi’nin yerini bile bilmiyorlar. Birçok kişi bu sokağı sadece Lokmacı Kapısı’ndan Güney Kıbrıs’a geçiş yapmak için kullanıyor ve at gözlüğü takmışçasına sağına soluna bakmadan yürüyüp geçiyor. Birçok kişi park yeri sorununu bahane ediyor ama Dereboyu gibi en çok tercih edilen bir bölgede bile bu kadar otopark yoktur. Bu bölgede minimum 5-6 farklı araç park yeri vardır. Biz kendi ülkemizde ille dükkanın önüne araba park edip alışverişimizi yapıp çıkıp gitmek istiyoruz ama Güney Kıbrıs’a ya da Türkiye’ye gittiğimizde hiç yürümediğimiz kadar yol yürüyoruz. Bu bölgenin de daha fazla ilgi çekmesi için daha çok cafeler, hediyelik eşya dükkanları, barlar ve restoranlar açılmalı.”
“Ülkemizde organik ürünlere karşı “pahalı” önyargısı var”
“Organik ürünlerin pahalı oluşunu sorgulamak yerine neden diğer ürünlerin ucuz olduğu sorgulanmalı. Üretimde yaşanan kayıplar, üretimde tarım ilaçları yerine emeğin kullanılması maliyeti artıran nedenler. Ben ürünlerimin pahalı olduğunu kabul ediyorum fakat Türkiye’den ithal ettiğimiz için pahalı. Çalıştığımız firma Türkiye’nin her köşesinden ürün toplayan bir marka bu yüzden haliyle ürünlerinin fiyatları da biraz yüksek. Ülkemizde organik tarım yaygınlaşırsa fiyatlarda daha düşük seviyede olacaktır. Mesela şu anda elimizde yerli kuru börülce var ve Türkiye’den ithal ettiğimiz aynı gramajdaki kuru börülce ile aralarında 7 TL gibi bir fark var.”
Ürün çeşitliliğiniz ne durumdadır?
“Cafede organik ürünlerden yaptığımız salatalarımız ve sandviç çeşitlerimiz var ve fiyatları normal seviyede. Sandviç ekmeklerimizi organik unlarla diyetisyen kontrolünde kendimiz yapıyoruz. Bunun haricinde bakliyat, kuru meyve, bitki çayı, makarna, baharat, tahıllar, salçalar, likörler, harnup sucuğu ve harnup sirkemiz var. Harnup sirkesi dünyanın hiçbir yerinde yok burada üretilen bir ürün ve salatalara çok farklı bir aroma katıyor. İthal ettiğimiz ürünleri sadece kendi dükkanımızda satmıyoruz. Dileyen isteyen birçok markette ürünlerimizi bulabilir. Türkiye’den ithal ettiğimiz marka Orgagen Ambarı markası ürünlerini Metropol, Erülkü, Emaş, Şah, Önder Mağusa ve İlarma marketlerde bulabilirsiniz.”
“Yaş sebze satışı da yapıyoruz”
Ülkemizde maalesef organik olara sadece yaş sebze üretimi yapılıyor. Kuru tarım, kuru meyve üretimi yapmıyoruz. Bu işe ilk başladığımız zamanlarda kendimiz salata yapmak için yaş sebze bulmakta zorlanıyorduk ama artık üreticilerimiz üretimi artırdığı için yaş sebze satışını bile rahatlıkla yapabiliyoruz.
“Hazır gıdaların içeriğini bilmiyoruz”
Marketlerden aldığımız birçok hazır gıda ürünün içindekiler bölümünde adını duymadığımız, bilmediğimiz maddeler yer alıyor. O zaman içeriğini bilmediğimiz bir ürünü niye tüketiyoruz. En basiti aldığımız poşet çayın içerisinde gerçekten çay olup olmadığını bile bilmiyoruz. Örneğin aldığınız marulun yapraklarında delik olmayacak, toprak olmayacak, içerisinden kurt çıkmayacak diyenler var. Aslında o marulun içerisinden kurt çıktı diye sevinmeliyiz, kurtçuktan tiksinmemeliyiz çünkü o sadece yeşillikle beslenen bir canlı. Çünkü o kurt marulun içerisinde yaşıyorsa o ürünün ilaçsız ve doğal olduğu anlaşılıyor.
Hedefleriniz nelerdir?
Amacımız kendi markamızı yaratmak ve ülkemizde hem organik ürün üretimi hem de organik ürün tüketimini yaygınlaştırmak. Biz bir işe başladık fakat bu işin sürdürülebilir hale gelmesi gerekiyor. Hedefimiz bu yönde. Talep arttıkça üretim de artacak ve fiyatlarda düşecektir. Ayrıca sosyal sorumluluk projelerine de dahil olmak istiyoruz. Detay Gazetesi’nde bize de yer verdiğiniz için ayrıca çok teşekkür ederiz.
Ahmet VAMIK
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.