Mağusa İnsiyatifi, Mağusa'daki taş ocaklarıyla ilgili yazılı bir basın açıklaması yayımladı.
İşte yazılı basın açıklamasının tam metni:
Kamuoyu tarafından da bilindiği ve takip edildiği üzere, iki toplumlu Kültürel Miras Teknik Komitesi’nin öncülüğünde ve UNDP-PFF’in yürütücülüğünde ve çoğunlukla AB fonları ile desteklenerek adamızdaki çok sayıda tarihi eser restore edilmiş veya sağlamlaştırılmıştır. Tarihi eserlerimizin korunmasına yönelik çalışmalar ada çapında devam etmektedir.Tarihi eserlerin korunmasında başlıca sorumluluk, KKTC kurumlarına aittir. Ancak, son kırk yılı aşkın sürede KKTC sınırları içinde gerçekleştirilen tarihi eser restorasyon çalışmaları yetersizdir. UNDP-PFF’nin bu anlamda hem Mağusa’ya hem de diğer kentlere restorasyon çalışmaları ile sağladığı katkı paha biçilmez değerdedir.
Maalesef, bu iyi çalışan kurumların özveriyle ve işbirliği içinde yürütmekte oldukları restorasyon çalışmaları KKTC devlet kurumları tarafından destekleneceğine, bu faaliyete katkı konulmaya çalışılacağına, işler güçleştirilmekte, destek yerine köstek olunmaktadır. Bu kurumlardan, eserleri korumak ve restore etmekle yükümlü olan Eski Eserler ve Müzeler Dairesi (EED)’nin yaklaşımları özellikle rahatsız edicidir.
Bilindiği üzere Mağusa Liman Bölgesi içinde yer alan taş ocağının Doğaltaş LTD. isimli şirkete Mağusa surlarının tamirinde kullanılacak taşları sağlamak üzere on yıllığına kiralanmış olması kamuoyunda tartışmaları da beraberinde getirmiştir. Öğrendiğimiz bilgilere göre, EED Kira Komisyonu olması gerektiği gibi teknik şartname, metraj raporu hazırlamadan, ihale açmadan bu taş ocağını işletme yetkisini söz konusu Şirkete vermiştir. Şirket’in halihazırda ve sözleşmenin yapıldığı tarihte de güncel ve geçerli bir taş ocağı işletme ruhsatı bulunmamaktadır. Duyuru yapılmadan ve ihale açılmadan yapılan söz konusu sözleşmeyi öğrenen diğer taş ocağı işletmecileri, “konuyu bilselerdi teklif verebileceklerini, ocağın işletmesiyle ilgilenebileceklerini” ifade etmişlerdir. Söz konusu sözleşmede bankanın sağladığı teminat mektubunun bedeli de iş bedeli ile bağlantısız bir şekilde 10 yıllık kira sözleşmesi için 5000 TL olarak belirlenmiştir. Sonuç itibarıyla, taş çıkarma işlemine göre piyasada 8 euro ile 17 euro arasında değişen taş birim fiyatı, UNDP’nin açtığı ihalede 35 euro olarak teklif edilmiş ve olay UNDP – PFF’nin bir yıl önce başlatmayı planladığı projelerini ertelemek zorunda kalması ile sonuçlanmıştır.
Bir başka husus, 11 Temmuz 2016 tarihinde Yalya’da bir yapı görmek üzere çağrılan Anıtlar Yüksek Kurulu üyelerinin gezi sonrasında yapılacağından haberdar olmadıkları bir Kurul toplantısı düzenlenmiş, toplantı günleri dışında ve Kurul üyelerine haber verilmeden toplantı yapılmış, söz konusu toplantıda bazı üyelerin gıyabında taş ocağı konusu gündeme alınmıştır. Toplantıda, EED Röleve ve Restorasyon Şube Amirliği temsilcisi görevden alınıp, yerine anında atama yapılarak salt çoğunluk sağlanmış, ‘Mağusa’da bulunan ve oldukça kısıtlı miktarda taş rezervine sahip taş ocağının sadece Mağusa’da gerçekleşecek restorasyonlar için değil, tüm adadaki her türlü inşaat faaliyeti için kullanılması’ kararı böylelikle geçirilmiştir.
Oysa ki söz konusu sözleşmede ocaktan çıkarılacak taşın yalnızca Mağusa Surları için kullanılacağı belirtilmektedir. Bu şekilde, Mağusa’da hem surların, hem de diğer anıtların restorasyonu için elzem olan taş ocağındaki taş rezervlerinin tamamen ticari amaçlara yönelik olarak kullanılmasının yolu açılmış, AB tarafından kentimizin kültürel mirasına yapılmakta olan paha biçilmez katkıların gerçekleşmesi bir kez daha sıkıntıya sokulmuştur.
Belirtmek isteriz ki bu haliyle taş ocağı ile ilgili olarak EED’nin yaptığı işlemler, İyi İdare Yasası 5,6 ve 7. maddeleri ile Rekabet Yasası’nın 4. maddesine aykırıdır.
Mağusa İnsiyatifi olarak, EED Müdürlüğü’nü taş ocağının kullanımında esas olarak kamu yararının gözetilmesi için sağduyulu bir yol izlemeye, Daire’nin kültürel mirasımızı koruma konusundaki işlevsizliğine son vermeye, ekonomik ve teknik eksiklikleri bahane olarak kullanmamaya ve kültürel mirasımızın korunması için çaba gösteren paydaşlara destek olmaya davet ederiz.
Kanaatimizce yapılması gereken bir an önce;
-Taş ocağının çevreye verebileceği zararın belirlenmesi amacıyla ÇED Raporu hazırlanması,
-Mevzuata uygun şekilde ihale yapılarak kiralamanın yeniden yapılması ve bunun için her şeyden evvel söz konusu sözleşmenin feshedilmesi,
-Yeni sözleşmenin imzalanacağı firmanın hangisi olduğu önem taşımaksızın Ravelin, Martinengo Tabyası, Canbulat- Othello arasındaki surların tamiri ve sonrasındaki projeler için çalışmayı en mümkün kılacak şartlarda bir sözleşmenin yapılması şarttır.
İyi İdare Yasası hükümleri elverdiği ölçüde Mağusa İnsiyatifi bu işin takipçisi olacak, fikrini ortaya koyacak ve kamuoyu ile paylaşacak, İyi İdare Yasası’nın halka açık danışma toplantılarının yapılmasını öngören 11. maddesinin konu ile ilgili olarak hayata geçirilmesi hususunda da talepkar olacaktır.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.