Atalarımızın meşhur bir lafı var. Anlatılanları anlamamazlığa, söylenenleri duymamazlığa gelip, anlamamaya meyilli, söylemlere kapalı davranış sergilemeye devam edenlere okundurduk, yazındırdık bala gudelya bala gudelya derlerdi.
Kısacası anlayana sivrisinek saz, anlamayana davul zurna az diyelim. TKP ismi Türkiye’de kayıtlı bir partiye ait olduğu için bir zamanlar hocanın rahmetliyi nasıl bilirdiniz sorusuna üyeler hep bir ağızdan ‘Çok iyi bir partiydi’ Allah rahmet eylesin dedikleri TKP’nin yeniden diriltilme çabaları için önünde engel var demiştik. Demesine dedik de sanki Mida’yı yakalayanlara beddua edenler gibi bize demediğini bırakmadılar. O Müddeyi Umumların ‘Mahkeme Kararından’ sonra ne diyeceklerini doğrusu merak ediyorum.
Daha önce Türkiye Cumhuriyeti Yargıtay’ın listesinde bu isme kayıtlı bir parti olduğunu dile getirmiş, Türkiye’deki Toplumcu Kurtuluş Partisinin de tüzüğünü yayınlamıştık. Bununla da yetinmeyip, Savcılığın, İçişlerine yazdığı yazıda Allah Rahmet Eylesin TKP’nin yeniden diriltilemeyeceğine yönelik yazı olduğuna vurgu yapmıştık.
Sonuç? Sonuç ortada. Yüksek İdare Mahkemesi yargıcı Peri Hakkı, YİM 267/2016 Mahkeme Kararında, TKP ile ilgili hiçbir işlem yapılamaz dedi. Türkçeden Türkçeye tercüme edersek, bu ölü bir daha diriltilemez demeye getirdi. Ve tabi kararın altına eğer siz yukarıda belirtilen davalılar, verilen bu emre riayet etmekte kusur ederseniz, tutuklanabilir ve mallarınıza el konabilir cümlesini de ilave etti.
Neyse uzun lafın kısası, birilerine göre yalan haberle, TKP düşmanlığı yapmışım. O birilerine söz sizin ağzınızda olduğu sürece, sizin esirinizdir. Söz ağzınızdan çıktıktan sonra, siz onun esiri olursunuz diyeceğim. Çünkü kuruluşu engellenemez denilen TKP’nin önüne kapı gibi Mahkeme Kararı kondu. Ve söz gurguranın 9 boğumunda dinlendirilmeden fırlatıldığı için havada kaldı.
Bakın benim TKP’ye yönelik herhangi bir kastım olmadı olamaz da. Bir gazeteci olarak böylesi önemli bir haberi görmemezlikten gelemezdim ve belgelere dayalı bir haber yaptım. Bu haberi yapmak suç ise ben suç işlediğimi kabul ediyorum.
Saadete gelirsek, TKP’nin kuruluşu Mahkeme Emri ile durduruldu. Arkasından gelecek daha birçok karar var. Zamanı gelince onları da dile getireceğim. Ben bugün bu ülkenin sayılı doktorlarından birisi olan hatta Prof. Ünvanına erişen sevgili Çakıcı’nın düştüğü bu duruma üzülüyorum. Gerçekten insan olarak çok iyi birisi olan ancak sinirlendiği zaman o öfkeye gem vuramayan Çakıcı’nın, yaşananlardan sonra bundan sonraki seçimde Milletvekilliğini bile kaybedebileceği noktasına gelmesi beni ürkütüyor.
Haaaa, bana sorsalar, Çakıcı’ya sen bu halkın ihtiyacı olan doktorların başında gelenlerdensin. İyi de kazanıyorsun. Bırak siyaset bataklığını, dön doktorluğuna, vatandaşın derdine çare üret derim. BDH’dan sonra kurulan hatta kurulmasında ön ayak olduğun TDP’den sonra, TKP isminden bozma bir başka partide bence aman aman bir başarı sağlayamazsın diye de ilave ederim.
Çünkü ismi TKP olamayan bir partinin sonradan ismi ne olursa olsun, bu yaşananlardan sonra taş patlasa seçimlerde alacağı oy oranı %1,1’i geçmez. Çünkü yaratılan Tsunami olanca heybeti ile geldi ve yıkıp geçtikten sonra sıra artçı dalgalarına geldi. O artçı dalgalar ayakta kalanları da yıkıp devirecek. Bizden söylemesi.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.