Mecliste, üniversitelerin ekonomik önemi, geliştirilmesi için gerekenler ve üretim sorunları da tartışıldı

Meclis Başkanı Teberrüken Uluçay başkanlığında toplanan Meclis Genel Kurulu güncel konuşmalarla devam ediyor. 
Genel Kurul’da ilk olarak Halkın Partisi Milletvekili Gülşah Sanver Manavoğlu, “Ülkemizdeki Üniversitelerin Ekonomimiz İçin Önemi ve Bu Sektörü Geliştirmek İçin Acil Olarak Yapılması Gerekenler” konusunda güncel konuşma yaptı. 
MANAVOĞLU
Manavoğlu, üniversitelerin ülke ekonomisine yaptığı katkıya işaret ederek, üniversitelerin önemli kaynaklar sağladığını ve birçok başka alanları da beslediğini ifade etti. 
Geçmişte verilen yurt teşviklerine değinen Manavoğlu, yurt yatırımlarında yeterli planlamanın yapılmadığını, aynı plansızlığın üniversitelerin izinleri verilirken de yapıldığını kaydetti. 
Manavoğlu, çok doğru giden bir sektörün son yıllarda çok büyük bir tehlikeye sokulduğunu ifade ederek, bu gelinen noktadan sonra başka hata yapma lüksü olmadığını, bu gelinen noktayı doğru yola sokmak için çalışmalar yapılması gerektiğini vurguladı. 
Hesapsızca verilen izinlerin sıkıntı yarattığını, şu anda ülkede faaliyet gösteren 19 üniversite olduğunu ve 17 tane de faaliyete başlamayı bekleyen üniversite bulunduğunu, esas sıkıntının bu 17 üniversiteye ne olacağı olduğunu belirtti. 
Manavoğlu, bunun yanında 3 tane de komitede bekleyen üniversite bulunduğuna işaret ederek, gerektiğinde üniversite izinlerinin iptal edilebilmesi gerektiğini söyledi. 
YÖDAK’a çok büyük görevler düştüğünü belirten Manavoğlu, YÖDAK’ta artık damıtılmış üyeler olması ve üyelerinin sık sık değiştirilmemesi gerektiğini kaydetti. 
ÖZYİĞİT 
Milli Eğitim ve Kültür Bakanı Cemal Özyiğit de, eğitimin bir ülkenin geleceğini şekillendiren bir yapı olduğuna işaret ederek, her alanda sürekli eğitime ihtiyaç olduğunu vurguladı.
Eğitimin planlı bir şekilde yapılıp desteklenmesinin önemine işaret eden Özyiğit, eğitimde en önemli noktaya gelinen üniversitelerin ülkenin sosyo ekonomik gelişimi ve kültürel yapısına ciddi katkılar sağladığını söyledi.
Üniversitelere yapılacak yanlış bir adımın herkesi üzeceği, bu sebeple de atılacak her adımın iyi düşünülmesi gerektiğine işaret eden Özyiğit, ülke üniversitelerini daha cazip hale getirmek için daha fazla ve el birliği ile çalışılması gerektiğini belirtti. 
Üniversite izinleri konusuna işaret eden Özyiğit, “YÖDAK izin vermedi, bakanlık izin verdi” yönündeki eleştiriler için, göreve geldikleri günden bu yana üniversite açma izni vermediklerini, önceki başvuruları da titizlikle incelediklerini aktardı. 
Özyiğit, “Netkent Üniversitesi” ile ilgili iddiaları da yanıtlayarak, YÖDAK’ın Aralık ayında izin için aldığı bir ara emri kararı olduğunu, ülkede bir üniversite kurulması için gerekli tescillerin yapılıp başvurulması ve prosedürlerin yerine getirilmesi gerektiğini aktardı. 
Özyiğit, kendisine göre ya prosedürün tamamlanması ya da altının doldurulması gerektiğini, ancak, bu konuda yargının aldığı bir karar olduğunu ve bakanlığın da yargının bu kararına saygı duymak durumunda olduğunu kaydetti. 
ÇAVUŞOĞLU
UBP Milletvekili Nazım Çavuşoğlu, “Üretimin Sorunları” konusunda yaptığı güncel konuşmada, Meclisin geç açılmasını eleştirerek, Meclisin saatinde açılması konusundaki talebini dile getirdi. 
Üreticinin feryat içinde olduğuna işaret eden Çavuşoğlu, hükümet kanadının ise bu insanları sabırlı olma konusunda bir şekilde ikna ettiklerini söyledi. 
Sorunların devam ettiğine dikkat çeken Çavuşoğlu, bu sorunların bir şekilde geçiştirildiğini ve geldiğimiz bu aşamada sürecin tıkandığını ileri sürdü. 
2019 yılında süt fiyatları konusunda ne yapılacağını soran Çavuşoğlu, süt üreticilerine uygulanan kotanın 2 tona çıkarıldığını, süt üreticilerine 2 tondan 4 tona, 4 tondan 6 tona ve sonrasına verilecek desteğin farklı olduğunu, bu desteğin hesaplanmasında sıkıntılar olduğunu kaydetti. 
Mevcut şartlarda üreticinin devam etmesinin mümkün olmadığını ifade eden Çavuşoğlu, giderlerin yükseltilmemesi yönündeki uyarılarının dikkate alınmadığını, bu gidişle Mart ayında sütün hükümetin elinde kalacağını söyledi. 
Çavuşoğlu, kaşar ve hellime ihracat teşvik priminin yükseltilmesi gerektiğine de değinerek, Doğrudan Gelir Desteklerinin Şubat ayında hala açıklanmamış olmasını da eleştirdi. 
Çavuşoğlu, küçükbaş hayvan alımından TÜK vazgeçtiyse bunun açıklanması gerektiğine işaret etti. 
ŞAHALİ 
Çavuşoğlu’nun eleştirilerini yanıtlayan Tarım ve Doğal Kaynaklar Bakanı Erkut Şahali de, Çavuşoğlu’nun konuşmasının çok önemli olduğunu vurguladı. 
Aniden yapıldığı söylenen protokolün yapılmasının gerekçesinin, yüzde 30 civarındaki değer kaybı olduğuna dikkat çeken Şahali, protokolün olağanüstü koşullarda üreticinin hayatını idame ettirebilmesi için imzalandığını aktardı.
Şahali, fiyatlarda meydana gelen değişikliklere ve protokolün içeriğine de değinerek, görevi devraldıklarında 1.32 TL’den satılması gereken arpanın 77 kuruştan satılmasının nedeninin hayvancıyı desteklemek olduğunu ancak dövizdeki artışla 1.79 kuruşa çıkarılan arpa fiyatının TÜK’ün hayatını idame ettirebilmesi için olduğunu kaydetti. 
Süt fiyatlarına değinen Şahali, dövizin ve fiyatların dengelenmesi üzerine de fiyatların yeniden düzenlendiğine işaret ederek, 2 tona kadar süt veren işletmelerin 800 TL’ye kadar destek alabileceklerini söyledi. 
Şahali, işletmelerin performanslarına bağlı desteklerinin de azaltıldığını, yapılan düzenlemenin de bundan ibaret olduğunu söyleyerek, yapılan diğer fiyat düzenlemeleri hakkında da bilgi verdi. 
Şahali, devletin sınırsız kaynakları varmış gibi davranılamayacağını bunu da kimsenin beklememesi gerektiğini belirterek, standardın altında bir hayvan kesimi veya girişi olmadığını, kimsenin de destek alamadığı için sütünü başka bir işletmeye devretmediğini vurguladı. 
Yapılan düzenlemelerle TÜK’ün ürün yelpazesinin geliştirildiğini ve TÜK’e yüklenen temel misyonun geliştirileceğini ifade eden Şahali, küçükbaş hayvancılığın geliştirilmesi için girişimlerinin kesintisiz bir şekilde süreceğini kaydetti. 
Küçükbaş hayvancılığı gerçekten bir uğraş olarak ele alanların desteklenmesini amaç edindiklerini belirten Bakan Şahali, doğrudan gelir desteği konusunda da muhataplarıyla henüz mutabık kalamadıklarını, ancak çalışmaların devam ettiğini söyledi. 
Satışı gerçekleştirilen tüm sütlerin ödemesinin garanti altında olduğuna işaret eden Şahali, bu konuda kimsenin endişe etmemesi gerektiğini ifade etti. 
Şahali, 2018 yılı kuraklık ödemesinin tamamının, 25 Şubatla başlayan hafta içerisinde olacağını açıkladı.