Son olarak 2011’de ‘Güneş Kokusu’ adlı albümüyle dinleyicilerle buluşanusta müzisyen Yaşar Kurt, beş yıllık bir aranın ardından çıkardığı albümüne Karadeniz’in ezgilerini taşıdı. 16 Nisan’da Mert Müzik etiketiyle piyasaya sürülen ‘Hemşin Yaylaları’nda sanatçı, uyarlama şarkıları kendi bilindik tarzıyla ve yöresel şiveyle seslendiriyor. Hemşincenin kullanımıyla ilgili konuşan Kurt "Ne yazık ki Hemşince bilen nesil tükeniyor. Yalnızca kızgınlık, şakalaşma gibi durumlarda Hemşinceye başvuruyorlar" dedi.
Albüm repertuarına dahil ettiği şarkıları, ‘Sevdaluk’ dizisinin çekimleri nedeniyle Rize’nin Çamlıhemşin ilçesinde bulunduğu sırada seçen Kurt “2013-2014 yılları arasında gittiğim Çamlıhemşin’de sekiz ay vakit geçirdim. Akşam olup ateşler yakıldığında, tulum eşliğinde danslar edilir, özellikle de horon oynanır, şarkılar söylenirdi. ‘Hemşin Yaylaları’ albümünün repertuarını, büyük ölçüde o akşamlarda dinlediğim ve televizyon dizisi için yorumladığım şarkılarla oluşturdum.” dedi.
Agos’tan Vartan Estukyan’a açıklamalarda bulunan Kurt, çocukluğundan beri Rize’ye gidip geldiğini, Hemşin’le tanışıklığı küçük yaşlarına dayansa da, bu yörenin kültürünü tam anlamıyla öğrenmeye son birkaç yılda başladığını anlattırken şunları söyledi:
“Dizinin çekim süreci bana, coğrafyayı ve kültürü yaşama fırsatı tanıdı. Bu sırada yaşamını orada sürdüren insanlarla bir arada olduk. Paylaşımlarda bulunduk, zaman zaman birlikte eğlendik. Bu, elbette benim için büyük bir heyecan kaynağıydı. Geçmişte yaptığım albümler, toplumsal temeller üzerine kuruludur. Hemşin’de çok dinamik, çok genç ve aydın yeni bir nesille karşılaştım. Onlar, kendilerine has bir yaşam biçimi olan, kendi kültürü ile eğlenen, hüzünlerini, aşklarını yaşayan insanlar. Bu albüm de o insanları temel alıyor.”
"Hemşince bilen nesil tükeniyor"
‘Ha Bu Ander Sevdaluk’, ‘Samistal Yaylası’ ve ‘Gelevera Deresi’ gibi türkülerin yeni yorumlarını içeren ‘Hemşin Yaylaları’ndaki en büyük eksiklikse albümde hiç Hemşince şarkının yer almaması. Sanatçı bu durumu, dilin işlevselliğini yitirmesine bağlarken şunaları söyledi; “Ne yazık ki Hemşince bilen nesil tükeniyor. Daha doğrusu bu dil, işlerliğini yitiriyor. Genç nesil Hemşince konuşmuyor; bilenler de bu dili nadiren karşılıklı konuşmalarda kullanıyorlar. Yalnızca kızgınlık, şakalaşma gibi durumlarda Hemşinceye başvuruyorlar. Dili hiç duymadım diyemem, ama dinlediğim şarkıların büyük çoğunluğu Türkçeydi. Albüm için seçilen şarkıların Türkçe ya da Hemşince olmasından ziyade, dinleyenlere yaşattığı hissiyat önemli benim için. Yakın geçmişte Hemşince şarkılar yorumlayan Vova grubu ve sevgili Ayşenur Kolivar ile aynı konserde buluştuk. Birlikte şarkılar yorumlamanın iyi bir fikir olabileceğini düşündük. Aslında müzik, kendi zamanında, kendiliğinden gelir. Kim bilir belki de gelecekte Ermenice ya da Hemşince bir albüm yaparım.
Hikâyesi olan şarkılar
Bu çalışmanın, kendi yazıp bestelediği şarkıların yer aldığı, önceki albümlerinden ayrılan yönlerini değerlendiren Kurt, "Kendi yazdığım şarkı sözleri ve bestelerle, var olan bir şarkıyı yorumlamak arasında şüphesiz ki çok büyük farklılıklar var” diyor ve ekliyor: “Şarkı yazmak, beste yapmak, hikâye anlatmak gibidir. Şarkı yorumlamak ise yazılmış başka hikâyeleri anlatmaktır. Her şarkı bir hikâye anlatır diyemem belki ama ben hikâyesi olan şarkıları yorumlamayı seviyorum.” dedi.
Daha önce Arto Tunçboyacıyan’la birlikte projeler yapan ve 2009’da sanatçıyla birlikte ‘Nefrete Kine Karşı’ adlı bir albüm çıkaran Yaşar Kurt, “Ahper janı özlüyorum şu sıralar. Onun için bir kenarda sakladığım şarkılarım var” diyerek, yeniden ortak bir çalışma içerisinde olacaklarının da sinyalini verdi.
Turne rotası değişti
Müzisyen Bodrum’a yerleşme gerekçesini de şöyle açıklıyor: “Artık Bodrum’da yaşıyorum. Zaten uzun süredir çeşitli sebeplerle buraya gidip geliyordum. Eski arkadaşlarımın birçoğu burada yaşıyor. Bodrum, benim için zamanla İstanbul’dan çok daha sempatik olmaya başlamıştı, sonunda ben de taşınmaya karar verdim. Yılın büyük çoğunluğu seyahatler ya da turnelerle geçiyor. Daha önce turne için İstanbul’dan güneye giderken, artık bu rota değişti ve güneyden İstanbul’a doğru gidiyorum. Bodrum ulaşması kolay bir yer, özellikle kış aylarında çok huzurlu. Buraya taşınmamın önemli sebeplerinden biri de bu.”
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.