Kıbrıs Türk Narenciye Üreticiler Birliği (KTNÜB), Türkiye’nin narenciye ürünlerine ambargo koyduğu iddialarının kesinlikle doğru olmadığını vurgulayarak, “Anavatanımız biz üreticiye her dönemde destek olmuştur… Kıbrıs Türk Narenciye Üreticiler Birliği’nin bu konuda tavrı ve çizgisi nettir” dedi.
Birlikten yapılan yazılı açıklamada, Kıbrıs Türk Narenciye Üreticileri Birliği’nin, ülkenin ihracat kaynaklarının temelini oluşturan ve 70 milyon dolar civarında bir değer taşıyan narenciye ihracatının önünü açmak için aylardır yoğun bir çalışma içerisine girildiği vurgulandı.
Açıklamada, Birliğin, tecrübeli ve sektörde uzman olan isimlerin dahil olduğu tüm paydaşlarla bir araya geldiği, başta üreticilerin taban fiyatları olmak üzere tüm paydaşların maliyet çalışmalarının saptanması için gerekli çalışmaları yaptığı kaydedildi.
Açıklamada, bir yandan bu çalışmalar sürdürülürken diğer yandan Tarım Bakanı ve Bakanlık kadroları ile ihracat teşvik primlerinin saptanması için yoğun bir çalışma yürütüldüğü ifade edilerek, bu vesileyle, Tarım Bakanı Hüseyin Çavuş’a, Müsteşar Ozan Özuyanık’a, Bakanlık Müdürü Reşat Değirmenci’ye, zaman mevhumu gözetmeksizin kendileriyle eşgüdüm içinde çalışarak sonuca varmalarında gösterdiği ilgi, alaka ve güvenden dolayı teşekkür edildi.
Açıklamada, sorunların çözümlenmesinde yoğun gayretler içerisine giren Cypfruvex yönetimine ve konunun hassasiyetini görerek toplumsal çıkarları siyaset yapmanın önüne alarak defalarca kendilerini ziyaret ederek sorunlarına çözüm bulmak için her türlü gayreti gösteren, Ana Muhalefet partisi CTP’ye ve Genel Başkanı Tufan Erhürman ile ekibine de Birliğin teşekkür borcu bulunduğu kaydedildi.
İç sorunların çözülüp ihracatın başlayacağı noktada, “böcek meselesi”nin gündeme geldiğine işaret edilen açıklamada, “7,5 milyon ton narenciye rekoltesine sahip Türkiye’nin aldığı tedbirlerin (fumigasyon, Kapalı Tır ve Konteyner zorunluluğu gibi)”, ihracatta da hem ek maliyetler getirdiği gibi ciddi bir zaman kaybına da neden olduğu ve olmaya devam ettiği ifade edildi.
Tarım Bakanı’nın 27 Ocak Cumartesi gecesi Birliği ziyaret edip, devletin üreticileri asla mağdur etmeyeceği konusunda verdiği teminatın şimdilik teselli nedeni olduğu belirtilen açıklamada, “Ancak bizim önceliğimiz devletin kıt kaynaklarına çökmek değil, ürünlerimizin gerçek değerinden satılmasının önünün açılarak değerlendirmektir” denildi.
Açıklamada şöyle denildi: “Devletin üreticiyi tazmin etmesi en son düşündüğümüz olasılıktır. Ürünlerimizin dalda kalması veya yere düşmesi en kötü senaryodur. İşte bu en kötü senaryoya karşı devletimizin ve hükümetimizin hazırlıklı olması gerektiğine inanıyoruz.”
Bahse konu “böcek ve/veya hastalık” konusuna değinilen açıklamada, kamuoyunda ve özellikle birçok üretici arasında, yapılan eleştiri ve tepkilerin “Türkiye Cumhuriyeti’nin ambargo koyduğu yönünde” olduğu belirtilerek şöyle devam edildi:
“Bizler Kıbrıs Türk Narenciye Üreticiler Birliği olarak; tüm uğraşlarımıza rağmen ne böyle düşünen üreticilerimizi ne de kamuoyunu, bunun böyle olmadığı hususunda ikna etmeyi başaramadık veya yetersiz kaldık. İstifamız bu nedenle gündeme gelmiştir.”
“Ambargo iddiası kesinlikle doğru değil…”
Açıklamada, yaşanılan sorunlar konusunda ortaya atılan “Türkiye’nin ürünlere ambargo koyduğu” iddialarının kesinlikle doğru olmadığı vurgulanarak, “Anavatanımız biz üreticiye her dönemde destek olmuştur ve Türkiye, Büyükelçiliği aracılığıyla narenciye ürünlerinin en iyi şekilde değerlendirilmesi, üreticinin malının hak ettiği şekilde satılması için çaba ve desteklerini kesintisiz sürdürmektedir. Kıbrıs Türk Narenciye Üreticiler Birliği’nin de bu konuda tavrı ve çizgisi nettir” denildi.
Açıklamada Başkan Ali Alioğlu’nun istifasıyla ilgili de şunlar kaydedildi:
“Birliğimizin yönetim kurulu olarak, başkanımızın yaşanan bu süreçlerden dolayı istifa kararı alması sonucunda olağanüstü yönetim kurulu toplantısı yapılmıştır. Yönetim kurulu olarak aldığımız karar birlik başkanımız Ali Alioğlu’nun başkanlığının devam etmesi yönündedir. İstifasını yönetim kurulu olarak kabul etmediğimiz gibi, kendisinin bu süreçte yalnız kalmayacağı, üstlendiği görevin toplum faydasına katkı koyduğu vurgulanarak bu çerçevede yola devam kararı alınmıştır. 27 Ocak Cumartesi günü narenciye için birlik önünde yakılan narenciye ateşi ve sonrasında yaşanan olaylardan etkilenen sayın başkanımızın yalnız kalmadığını ve yönetim olarak desteğimizin tam olduğunu siz değerli basın mensuplarına ve kamuoyuna bildiririz. Bizler yönetim olarak başkanımızla birlikte aldığımız bu görevi sonuna kadar götüreceğimizi bildirmek isteriz.”
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.