Nasıl güvenilsin?

Değerli meslektaşım, Ali Tekman,  bir TV programında, devlete, hükümete, sisteme güven kalmadığının altını çizdi. Hak vermemek mümkün mü görüşüne! KKTC, bağımsız, egemen, özgür, demokrat bir devlettir diyen süper milliyetçi geçinenlere birkaç soru da ben sorarak,  halkın, seçmenin, kimsenin bu devlete, hükümetine ve sistemine güven kalmadığını, neden kalmadığını anlatayım. Şu andaki olumsuz ve tıkanmış durumdan, elbette, Başbakan Ömer Kalyoncu ve koalisyon hükümeti değildir, tek başlarına sorumlu olanlar. Bu günkü, karmaşık ve güvenilmez durum yılların ve gelmiş geçmiş hükümetlerinin icraatlarının birikintisidir. Üretici, hayvan besleyici, çiftçi, narenciyeci, emlakçı,  inşaat kontraktörü, alacaklı, verecekli, asgari ücretlisi, emeklisi vs...  şikâyetçi ise,  bir yerlerde inanılmaz hatalar ve suçlar işlenmiştir. Halen de işlenmektedir. Kızağa alınmış onlarca danışman, uzman, müdür, müsteşar atıl ve verimsiz şekilde dururken, yüklü maaşlar çekerken,  yenilerini tayin etmek akıl karı mıdır,  halka hizmet midir? Yurt dışına onlarca temsilci göndermek, milyarlar harcamak doğru mudur? Ne iş yapılıyor ve halka ne getiriyor? En yetkili ağızlar, yargının tıkandığını söylüyor. Hak hukuk arayan, adalet bekleyen insanlar, aylarca, yıllarca mahkeme kapılarında beklerken, geciken adalet, adalet midir denmesine sebep olmuyor mu? Yargıçlar, yığılan dava dosyaları altında ezilirken, araç gereç,  ofis ve diğer ihtiyaçları karşılanmazken, sorumluluk üstlenen, çare arayan var mıdır? Borç, harç, haciz, bir de döviz krizi insanları canından bezdirirken,  devlet ve hükümet alacaklılarına borçlarını ödemezken hangi sistemden, adaletten, güvenden söz edilebilir ki? Mahkemelerimizin verdiği kararlara hükümetimiz, devletimiz saygı göstermez ve mahkeme kararlarını yerine getirmezken kimlerin güveni kalabilir bu idareye ve devlete? En basit örnek: Emeklilerin maaşlarından kesilen, dava konusu olan olayda bile devlet ve hükümet duyarsız kalırken, mahkeme kararını hiç sayarken, halk sormaz mı, nerede bu adalet? Mahkeme kararı açık. Kesilen paralar kanunsuzdur, emeklilere paraları ödenmelidir derken, devlet ve hükümet, kendi mahkemelerinin kararına neden uymuyor? Neden emeklilere paralarını ödemiyor? (contempt of court olmuyor mu) Sütcüsüne, çiftcisine, narenciyecisine vs. kişilere kurumlara,   alacakları paraları zamanında ödemeyen hükümete , devlete nasıl güven kalabilir ki !! Daha sıralayayım mı ? KKTC  sonsuza dek  böyle mi yaşatılacak ? Biraz ciddi olalım beyler, hanımefendiler. Lafla, atıp tutmakla yürüyemez KKTC gemisi. Bilinmesinde yarar var. Bu gemi, bu haliyle, hangi fırtınaları aşıp da, salim limana varabilecek. Halk, seçmen, alacaklı, verecekli, borçlu, emekci, emekli kimlere güvenecek ? Anlaşıldı mı, Ali Tekman dostum neden haklıdır, görüş ve analizlerinde ? Halk nazarında,  devlete, hükümete ve yargıya da güven kalmadı  kısacası. O halde, ne yapılması gerekiyorsa,  daha fazla  gecikmeden yapılmalıdır. İlgililere  duyurulur.