Rum Yönetimi Başkanı Nikos Hristodulidis’in, şartlar olgunlaştığında Güney Kıbrıs’ın NATO’ya girmesi yönünde çalıştığı açıklamasının, “en azından Kıbrıs sorunu çözülene kadar yalancı rüya olsa da” Rum iç cephesinde tartışma ortamı yarattığı bildirildi.
Politis Rum siyasi parti başkan ya da temsilcilerinin görüşlerini aktardığı haberinde, DİSİ ve AKEL’in NATO üyeliğine birbirine zıt yaklaşıyor olmalarına rağmen ABD ile ilişkilerin güçlendirilmesine karşı olmadığına dikkat çekti.
Habere göre Hristodulidis hükümetinin ortaklarından DİKO, Kıbrıs sorunun çözümü çerçevesinde güvenlik meselesi halledilmeden NATO’ya üyeliğin söz konusu olamayacağına inanıyor. DİKO Başkanı Nikolas Papadopulos “Kıbrıs’ın NATO’ya üye olabileceğine inanmak saflıktır keza Türkiye böyle bir gelişmeyi engelleyecektir. Ancak bu, önemli ve bölgemizde nüfuz sahibi olan ABD ile ilişkilerimizi bütün düzeylerde iyileştirip güçlendirmememiz gerektiği anlamına gelmiyor” dedi.
Yine Hristodulidis hükümetinin ortaklarından EDEK’in Başkanı Marinos Sizopulos Hristodulidis’in ilgili açıklamasını “zamansız ve anlamsız” bulduğunu açıkladı. Marinos Sizopulos “Olmamalıydı, geçersizdir. Böyle durumlarda, böyle kritik ve ciddi meselelerde açıklamalar, koyduğunuz hedefin başarı şansı olduğunda yapılmalı.” ifadesini kullandı. “Türkiye’nin pozisyonu nedeniyle şu anda başarılması şüpheli bir hedefin ilanı, bu yöndeki isteğimize herhangi bir şekilde katkı yapmaz, daha çok sorun çıkarır.” dedi. Sizopulos, BM Güvenlik Konseyi’nin Kıbrıs sorunu açısından önemini de denkleme katarak “Orta Doğu bölgesindeki istikrarsızlığın, büyük küresel etkiler yaratan Ukrayna savaşının haricinde iki ay içerisinde ABD’de bir başkanlık değişimi olacak ve Donald Trump hükümetinin tercihlerini ve bunların küresel ortamı nasıl etkileyeceğini bilmiyoruz.” da dedi.
AKEL Milletvekili Aristos Damianu NATO’ya üyeliğin, ülkenin alması gereken ve çok büyük siyasi etkileri olacak en ciddi karar olduğunu ve bunu basından öğrendiklerini vurgulayarak, Hristodulidis’in ciddi konuları “baştan savma” yönettiğine işaret etti. “Bir çabanın, samimi olduğu ölçüde, Kıbrıs sorununun özüyle ilgili diyaloğun yeniden başlaması çabasının eşiğindeyiz.” vurgusunu yapan Damianu “ana bileşeni Kıbrıs’ın askersizleştirilmesi olan Guterres Çerçevesi olan diyaloğun yeniden başlamasını konuşurken Başkan Hristodulidis tam aksi yönde hareket ediyor, niyetinin orijinalliğini kuşkuya düşürüyor. Çünkü NATO’ya üyelik hem yerli hem yabancı askerler vb gerektirir.” ifadesini kullandı. Damianu “jeopolitik satranç oyunundaki ana oyunculardan biri olduğu” gerekçesiyle AKEL’in, Hrtistodulidis’in ABD ile ilişkilerin pekişmesi gerektiği görüşüne itiraz etmediğini de sözlerine ekledi.
DİSİ Başkanı ve Meclis Başkanı Annita Dimitriu “özgür demokratik dünya ilke ve değerlerine ve ülkenin Batı’ya yönelişine bağlıyız” diyerek, Hristodulidis’in NATO üyeliği tezine destek verdi. DİSİ’nin, Güney Kıbrıs’ın “çıkarlarının, refahının ve güvenliğinin ülkenin Batı’nın bütün kurumlarına, örgütlerine, siyasi, ekonomik ve savunma iş birliğine nihai entegrasyonuna bağlı olduğu” inancını taşıdığına işaret eden Dimitriu, Nikos Anastasiadis hükümeti döneminde de bu politikanın izlendiğini hatırlattı. Dimitriu Batı ülkeleriyle savunma ve askeri iş birliklerini derinleştirmeye ve NATO’ya muhtemel üyeliğin çok yönlü faydalarını öne çıkarmaya sebatla ve itibarla ilerlemeleri gerektiğini” sözlerine ekledi.
Gazete NATO’ya üyeliğin DİSİ ile AKEL arasında yeni bir polemik yarattığına dikkat çekerek DİSİ’nin AKEL’i yeniden “tarihin yanlış tarafında durmakla” suçladığını, AKEL’in de DİSİ’yi “Kıbrıs’ı, NATO ve ABD’ye hizmet etme sefaletinin üzerinde tutmaya” çağırdığını yazdı.
Habere göre DİSİ Başkanı Annita Dimitriu AKEL’i “istemeden Türkiye’nin argümanlarını kullanmak ve argümanlar tükendiğinde tehlike edebiyatı yapmakla” suçladı ve “bir yanda Avrupa savunmasının güçlenmesinden ve NATO’ya üyelikten geçen Batı’nın ve Avrupa’nın güvenlik, özgürlük ve ümit yolu, öte yanda ise bağımsızların arayışları, soğuk savaş sefaletinin geri dönüşümü, Batı karşıtı sendrom ve korku ticareti” ikilemini ortaya koydu.
Yayımladığı açıklamada DİSİ’yi “Kıbrıs’ı NATO ve ABD’ye hizmet sefaletinin üzerinde tutmaya” çağıran AKEL ise Dimitriu’nun “ortaya koymakta olduğu, Kıbrıs’ın güvenlik konularının NATO çerçevesinde çözülmesi gerektiği tezinin ne anlama geldiğinin farkında olup olmadığını sordu. AKEL “Bu DİSİ’nin Guterres Çerçevesi’ni ve Çerçeve’nin güvenlik konusundaki bütün öngördüklerini artık terk ettiği anlamına geliyor. Nikos Hristodulidis’in ve DİSİ’nin böyle bir tercihi müzakereleri yeniden başlatma çabaları açısından ölümcüldür ve Kıbrıs’ın çözüm ve yeniden birleşmesi yönündeki son ümide ölümcül darbeyi vurur.” görüşünü ortaya koydu.
Fileleftheros haberi “Birbirine Ters Dünyaları Seçiyorlar… DİSİ Başkanı AKEL’i , Türkiye ile Aynı Argümanları Kullanmakla Suçladı… Annita Dimitriu Batı’yı ve NATO’yu Savunuyor, Stefanu İse Filistinli Olduğunu Söylüyor” başlık ve spotlarıyla aktardı.
Gazete, Filistin halkına desteğini sunmak için AKEL heyeti ile birlikte Filistin’in Güney Kıbrıs’taki Büyükelçiliği’ni ziyaret eden AKEL Genel Sekreteri Stefanos Stefanu’nun “Filistin halkı ile Dayanışma Günü dolayısıyla Büyükelçiliğe yalnız dost değil Filistinli olarak geliyoruz, hepimiz Filistinliyiz” dediğini yazdı.
Alithia haberi “DİSİ Batı’ya Yönelişte Hükümetin Yanında… Sizopulos: ‘Hristodulidis’in Söyledikleri Geçersiz” başlığıyla aktardı.
Haravgi haberi manşetten “Başkan ve DİSİ Ulusal Çıkar Yerine Askeri İttifakları Seçiyor… Rusya-Çin ve Diğer BM Üyelerine Karşı Amerikan-NATO Paktını Tercih Ediyorlar” başlığıyla aktardı.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.