Neler oluyor acaba (4)

Sn.Sonay’ın Yenidüzen gazetesindeki yazısı: Cumhurbaşkanının KHM yasasındaki görüşleri diye açıkladıklarına bir bakalım; -Bir Üye Cumhurbaşkanı’nca, -Bir Üye Meclis’in önereceği kişiler arasından Cumhurbaşkanı’nca, -Bir Üye sendikaların önereceği kişiler arasından Cumhurbaşkanı’nca atanacak. -Görevden alma konusunda Cumhurbaşkanı’na bir takdir yetkisi verilecek Hemen altında da yazdıkları ilginç. YENİDÜZEN Cumhurbaşkanlığı’ndan Hükümet’e sunulan ‘Kamu Hizmeti Komisyonu Yasa Taslağı’nı’ talep etti, taslağın ‘basınla paylaşılmayacağı’ ifade edildi Peki yukarıda yazdıklarını hangi kanaldan temin etmiş.Müthiş bir gazetecilikle mi? Yazısının altında da bu güne kadar CTP-BG’nin gündeme getirmediği bir yasadan söz ediliyor,ve Cumhurbaşkanlığından gelen yasa ile bu yasa karşılaştırılıyor. CTP-BG’nin taslağı. -Bir üye Cumhurbaşkanı’nca, -Bir üye Cumhuriyet Meclisi’nin önereceği kişiler arasından Cumhuriyet Meclisi’nce, -Bir üye sendikaların önereceği kişiler arasından Cumhuriyet Meclisi’nce atanacak. -KHK Yönetim Kurulu sadece ‘suç işlemesi’ veya ‘sağlık nedenleri’ ile görevden alınabilecek İki tasarı arasında belirgin fark Cumhurbaşkanı tarafından seçilen bir üye dışında örgütlerden gelecek temsilcinin seçimindeki ifadeler.Birinde seçim yetkisi Cumhurbaşkanına verilmiş diğerinde de Cumhuriyet meclisine yani Hükmete verilmiş. Şimdi şunu sormak lazım hangisi daha demokratik.eğer bu üyelerin kararını Cumhurbaşkanı mı verirse demokratik olur yoksa hükümetlerin mi? Hükümetin seçeceği bir üye için görevden almada da CTP-BG önerisinde belirtildiği gibi sadece ‘’suç’’ ve ‘’sağlık’’ olarak belirtilirse demek partizanca yapılacak bir tayini görevden almak imkansız hale getirilecek demektir.Sizce CTP-BG’nin demokratikleşme düşüncesi bu mu? Başbakan Cumhurbaşkanının KHK tasarısını TDP’nin yasası olarak tanımlar yayın organı da bunu yukarıdaki sunumla kamuoyuna duyurursa bunun amacı ne olabilir. Yani halkımız da bir değerlendirsin böyle olsa bile sizce hangi yasa önerisi daha demokratik.olur ve CTP’nin amacı nedir? Bu KHK yasasının dışında Üçlü karanameyi daraltacak yasa da çok tartışılacaktır sanırım. Gündeme sürekli olarak düşen görüşme süreci ile ilgili ‘’barış sürecini destekliyoruz’’  ama işte Türkiyenin etkin ve fiili garantisinden vazgeçmeyiz,Maraş bütünlüklü çözümün bir parçasıdır,yeni oluşacak devlet KKTC’nin devamı olmalıdır gibi söylemler CTP-BG tabanında ne kadar olumlu tepki bulmaktadır?UBP ve DP nin çözüm söylemleri da hep ayni şekilde başlayıp bitmiyor mu? Belli ki CTP-BG Cumhurbaşkanlığı makamındaki Sn.Akıncı’yı hem görüşme masasında başarısız hemde TDP ile özdeşleştirerek politika geliştirmeye çalışacaktır. Malum bu güne kadar Cumhurbaşkanlığı makamı hiç tarafsız olmamış hep onu oraya gönderen partilerin tarafında olmuştur.Zaten Sn.Denktaş’dan sonra gelen dönemde hep mecliste çoğunluğu olan partiler Başkanlarını Saraya göndermişlerdir.Sn.Denktaş taraflı olmasına rağmen bir lider olarak orada yıllarca otrmuştur.Ancak hem 2.ci Cumhurbaşkanı hemde 3.ncü Cumhurbaşkanı Taraflı ve partili Cumhurbaşkanı oldukları için o makamı bir dönemden fazla ellerinde tutamamıştır. Şimdi CTP-BG tarafından yapılan strateji  da Sn.Akıncı’yı TDP ile ayni potaya koyup onun da tarafsız olmadığını halka duyurma ,deccal etme çabasıdır..(Devam edecek)