Selanikli Tekstilci Stathis Papadopulos’un işi artık geri planda… Onun tek bir ideali var, o da Doğu Akdeniz’de tesis edilecek barışa katkı koymak
Her insanın gönlünde yatan bir aslan, yaşamı için koyduğu bir hedef, bir ideali vardır. Mutlu bir aile, başarı, para, ün... Yıllarını tekstil sektöründe geçirmiş birinin hedefinin de işini geliştirmek, “bir numaraya” oturmak olduğunu düşünürüz doğal olarak. Oysa bunlar, Selanikli Stathis Papadopulos’un hedefleri arasında asla ilk sırayı alamayacak konular. O, özellikle Yunanistan, Türkiye ve Doğu Akdeniz bölgesindeki insanların kardeşliğine katkı koymaya adamış kendini.
Stathis’in dedesi İzmir, Babası Samsun’da doğup büyümüş. Annesiyle babası ayrıldıktan sonra onu büyüten babaannesi tek kelime Yunanca bilmiyormuş. Ailesinin bu Yapısı Stathis’in önce Türk-Yunan dostluğunu pekiştirmek konusunda kafa yormaya yönlendirmiş. Mustafa Kemal Atatürk’ün doğduğu evle, çalışmalarını başlattığı bina kentin en sevdiği mekânları arasında.
“Selanikli olmam, barış, kardeşlik konularında daha geniş düşünmeme yol açtı. Selanik, sadece bir Yunan kenti değil, Türk ve İsraillilerin de izlerini bıraktıkları, her adımda kültürleriyle karşı karşıya geldiğimiz bir kent. Bu insanlar burada yüz yıllarca barış içerisinde yaşadılar. Selanik’te yakalanan bu kardeşlik anlayışının Doğu Akdeniz’de yeniden hayat bulması benim idealim. Burası bir başlangıç noktası olabilir” diye konuşuyor Stathis.
İşte bu düşünceyle Stathis yıllardan beri, başta atalarının kentleri olan Samsun ve İzmir olmak üzere, İstanbul, Ankara, Kıbrıs, Tel-Aviv ve Filistin arasında mekik dokuyor, projeler üretiyor, gittiği yerlerdeki etkili ve yetkili kişilere ‘halkların kardeşliğine’ yönelik girişimlerini anlatıp destek arıyor. Bunun yanında İzmir ve Selanik arasında ekonomik ve turizm konularında işbirliğine yönelik projeler üretip yetkililere öneriler sunuyor.
Ancak Selanikli Stathis’in gönlünde Kıbrıs’ın yeri bir başka. Kıbrıs’ı, tüm Kıbrıslıları çok seviyor. Bu nedenle de Kıbrıs’ta barış çağrısı yapan broşürler hazırlamış kendi elleriyle ve gittiği her yerde tanıştığı insanlara bunları armağan ediyor.
“İş, yaşamı sürdürmek için gerekli ama kaliteli bir yaşam için barış ortamına gerek var. Hayat, yeme, içme ve para kazanmaktan ibaret değil. İnsanın hayatında eylem olmalı.” Stathis’in hayat felsefesini özetleyen sözcükler bunlar. Bundan tam 25 yıl önce ilk kez Brüksel’de evrensel dostluk ve barış adına bu eylemlerini başlatan Stathis, şimdi bir kitap yazıyor. Barışın kitabını. Ancak barış nasıl ki tek yanlı olmuyorsa, barışın kitabının da sadece tek bir görüşü yansıtması yeterli değil. O, kitabın kendine ait olan 135 sayfalık bölümünü yazmış, Şimdi, Türkiye, Kıbrıs’ın her iki yarısı, İsrail ve Filistin’den barışı kendi gözlerinden görüp, kendi yüreklerindeki duygularla tarif edecek insanları arıyor.
Geçtiğimiz günlerde Kıbrıs’ta ‘barış kardeşlerini” arayan Stathis bu günlerde İsrail ve Filistin’de mekik dokuyor.
Yolun açık olsun güzel insan. Dünya ancak senin gibi insanlarla güzelleşebilir.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.