Ogeday
Sana göre her iki takımdan Kıbrıs finaline gidebilecek isimler kimler?
Tabii ki kendimi orada görmek isterim. Bizim takımdan finalist olarak gördüklerim: Volkan, Gökhan ve Tuğçe. Karşı taraftan da finali görebilecek adayların Sema ve İlhan olduğunu düyünüyorum. Annem bana "Seni Kıbrıs'ta final koltuğunda görüyoru ama yanındakinin de bir kadın yarışmacı olduğunu görüyorum" demişti. Bakalım önce ben çıkabilek miyim? Ben çıktıktan sonra yanıma gelecek kişi kadın mı olacak erkek mi olacak onu da merak ediyorum.
Boynundaki kolyenin hikayesi ne?
Boynumdaki kolye, benim kürek takımından Muhammed adında bir arkadaşım vardı. Onu motor kazasında kaybettim. Onun kolyesi. O yüzden sonuna kadar takacağım. Ondan bana kalan tek şey.
Furkan
Karşı taraftan favorin kim? Kendini finalde görüyor musun?
Performans olarak yükselen kim var derseniz Gökhan'ı görüyorum. Geldiğinde çok yavaştı ama artık parkurlarda daha hızlı daha güçlü Gökhan görüyorum. Onun dışında gelenlerin çoğunda düşüş var. Bence bizim ekipte yükselişler bu ara dikkat çekecek.
Sence oyunlarda bu kadar hırs yapmak gerekli mi?
"Keskin sirke küpüne zarar" demişler. Zaman zaman ben oyunda çok hırs yaptığım için kaybetiğim bile oluyor. Stres oluyorum. Takıma destek olmak istiyoruz buruda hepimiz. Çok oyun kaybettiğim ve kazandığım zamanlar oldu. "Burada en güçlü benim" demiyorum hiçbir zaman ama Kıbrıs'ın büyük adaylarından biri olduğumu düşünüyorum. Gerek karakterimle, gerek oyunlara verdiğim hassasiyele gerek ada yaşantımla. Ben buruda;
1 Çok dürst olmaya çalışıyorum
2 Kimsenin arkasında iş çevirmemeye çalışıyorum
3 Oyunlara kendimi veriyorum
4 Adada hiç kimseyi kırmamaya çalışıyorum
Bunlar benim için çok önemli. Oyunlarda hırslı olabiliyorum. Bu hırs oyun almak için çok büyük etken. Ben bu hırsımdan şitkayetçi değilim. Beni bitiren atışlarda stres oluyor. Böyle hırslı olmaya devam edeceğim çünkü hırs yapmak inanmak müçedele etmek işih yarısı diğer yarısı da stres yapmayım topu atabilmek.
Şahika:
Küpeleri neden hiç çıkarmıyorsun?
Küpeler benim uğurum. Onlar balina kuyruğu şeklinde. Tam 10 yıldır hiç kulağımdan çıkarmadım. Bir dünya şampiyonasında bana hediye edilmişti. Balinalar ve sualtı canlıları herzaman bana uğur getiriyor. Onların desteğini hissetiğim için hep kulağımda.
Erdi
Sema ile oyun alanlarında geriliyorsunuz. Anlaşamamanızı neye bağlıyorsun?
Zaman zaman evet gerilim yaşanıyor. Bunun nedeni de çok açık uzatmaya gerek yok. Sema'yı sevmiyorum. Bu kadar basit. Nagihan'dan sonra o atlet tayfasına bir türlü ısınamadım. Pınar istisnadır aralarından.
Adalar birleştikten sonra karşı rakipten kiminle iyi anlaşırsın?
Karşı rakipten Tarık Mengüç biraz iyi gibi geliyon ama onun da Sadin'e yaptığı hareketler kafamd soru işareti uyandırdı. Ünlüler takımında da bir sürü kiber kasvet. Erdi kimseyle anlaşamaz isteyen gelen Erdi ile anlaşır. Benimle gelip anlaşana anlaşırım yoksa kafamdan ekstradan anlaşabilecegim bir şey yok. Berna ile aranız bozuldu?
Berna ile aramız iyiydi. "Ağabeyim" diyordu. Biz de sahip çıkıyorduk elimizden geldi kadarıyla. Ama Eser'in gidip Bulup'un gelmesiyle Berna ucuz matematik hesaplarına daldı. Acaba Erdi tarafları mı daha fazla o tarafları mı fazla? Ucuz hesaplara dalanlarla benim işim olmaz. "Bundan sonra Erdi'nin düşmanlarıyla dost olacağım" diyen Berna'nın önünü açtım. Benim düşmanlarımla dost olabilir. Oluyor da zaten. Benim düşmanlarımla dost olmanın bedlini Berna ödeyecektir. Ödemesi lazım çünkü bir müsübet bin nasihattan daha iyidir. Bu hafta benim geçmişte verdiğim bir söz sayesinde müsübetle karşılaşmadı ama o müsübetle kesin karşılaşacaktır. O zaman ben göreceğim benim düşmanlarımla dost olmanın ne demek olduğunu.
İLHAN
Takımın lideri olduğunu düşünüyor musun?
Belki gizli bir liderim. Çünkü ben yapılan konuşmalara çok fazla katılmıyorum. Biraz daha dışarıda kalarak gözlemliyorum ona göre kendimce bir fikir sahibi oluyorum. Fakat oyunlara geldiğimde oyun öncesi veya içinde verilecek kararlarda bir liderlik görevim olduğunu hissediyorum. Yapılan toplantıda takım seçileceği zaman herkesin bana baktığını ve benden söz, kelime, karar beklediklerini görüyorum. O yüzden sorumluluk almayı seven bir insanım, oyunlarda gizli bir lider olduğum söylenebilir. Hem performansımla hem de vermiş olduğum kararlarla fakat adada konuşmalardan biraz daha uzak kalarak gözlem yaparak hareket etmek istiyorum.
Survivor'da seni en çok zorlayan şey?
Ne açlık ne uykusuzluk ne yağmurlu hava ne de yarışmalar. Takım arkadaşlarımdan bazılarının yenilgiyi kabullenmesi beni en çok zorluyor. En çok buna dayanamıyorum.
Oyunlardaki performansını nasıl değerlendiriyorsun?
Arkadaşlarımı diğer takımla kıyasladığımda onlar neredeyse yarı yaşındalar ve benden daha fitler. Onca sakatlık geçirmişim bu bir bahane değil. Buna rağmen iyi performans sergilediğimi düşünüyorum. Şu ana kadar bir tek Eser'e karşı fazla şansım tutmadı. Eser'de maalesef adadaki zor şartlara alışamadığını ve dayanamayacağını söyleyerek ayrıldığı için onunla mücadele edemeyeceğim. Performans anlamında en çok zorlayan adaylardan biriydi. Onun dışında karşı takımdan beni çok fazla zorlayabilen yok. Ancak parkurda hata yaptığımda veya benim yaşıma eklemlerime uygun olmayan alanlarda geçebildiklerini düşünüyorum. O yüzden performansın şu ana kadar gayet iyi diyebilirim.
Sabriye
Adada gruplaşma olduğunu düşünüyor musun?
Gruplaşma var. Ben bir grubun içine dahil değilim. Ama hepsiyle konuşuyorum. Sonuçta adada yaşıyoruz hep beraber, birbirimizin yüzüne bakıyoruz. Ama o grubun içine girip kulisler yapmıyorum. Çok fazla özel hayatla ilgili aramızda geçen mevzularla alakalı sohbetler etmiyorum. Ama bir gruplaşma var. Berna ile Pınar'ı insan olarak seviyorum ama karakterlerini ve kişiliklerini sevmiyorum. Onlar benim yüzüme gülüyor ben de onların yüzüne gülüyorum.
Sedat
Adada yaptığın en büyük çılgınlık ne?
Daha çılgınlık yapmadım. Yeni yeni başlıyorum ilerleyen zamanlarda çılgınlık yapacağım. Yaş ilerledikçe sakinleşiyormuş insan. Agresif bir adamdım, eşim defalarca "ne olursun sakin ol" derdi. Bana göre hayatımındaki en büyük çılgınlığım buraya geldim ve çok sakin bir adam oldum. Tartışmalarda çoktan elenmiş bir adam olabilirdim. Demek ki ben gerçekten çıldırmışım burada. Sürekli arkamdan konuşuluyordur. Ama bazı kişiler en fazla 4 kişi olsun. 2 kişi zaten kesin ve belli. Kimseyle problemim yok mümkün olduğunca herkese eşit ve aynı şekilde davranmaya çalışıyorum. Hakçı bir adamım, burada hiç birimizin kaptanı yoktur kabul etmiyorum bunu asla. Karşımda kim olursa olsun hiç farketmez benim için.
Survivor'da pişman olduğun birşey yaptın mı?
Yıllar önce gelmediğime bin pişmanım keşke yıllar önce gelseydim çok istiyordum ben gelmek. Kısmet olmadı. Gelmeyi çok istiyordum ama hiç başvurmadım. Öyle de enterasan bir durumum vardı. Ama bu sene çok istedim kendim bunu dile getirdim ve nasip oldu. Rabbimin yazısı bu çok kötü bir olaydan çıktım. Şer kapısı belki kapandı hayır kapısı açıldı. İyi ki gelmişim, asla bir daha gelmem diyenler var. Ama ben bkez daha çağırsalar bir daha gelirim. Çünkü Survivor bana çok şey öğretti.
Tuğçe
Adada seni en çok zorlayan şey ne oluyor?
Islanmak ve ıslanıp kuruyamamak. Gerçekten en büyük derdim. Aynı zamanda konseyden önce ve sonra yapılan kulisler, insan ilişkileri, tarışmalar beni en çok zorlayanlar. Açlığımı kontrol altında tutuyorum ama şu an açlık konusunda çok zorlandığımı düşünmüyorum, çünkü kendimi kontrol altında tutuyorum. Kendimi buna odakladım aç kalacağımı bildiğim için onu tolera edebiliyorum.
Oyunlardaki performansının artacağını düşünüyor musun?
Bence yer yer kendimi kötü hissediyorum tabii ki kötü yarıştığım olabilir. Ama bana göre iyi olduğumu düşünüyorum. Atışlarda biraz sıkıntı yaşıyorum ama zaman geçtikçe bu atışlarda daha iyi olacağımı düşünüyorum.
Berna
Adada özlem mi daha çok bastırıyor açlık mı?
Ben bir aydır buradayım, kademe kademe ilerledim. İlk hafta inanılmaz zorlanıyorsunuz. Açlık ikinci, üçüncü günden sonra başlıyor, bununla savaş vermeye başlıyorsunuz. Eğer ailenizden uzak yaşıyorsanız, ailenizle daha evvel çok fazla görüşemediyseniz özlem inanılmaz vuruyor. Çünkü açlık, psikolojinize ağır bir baskı yüklüyor. Gece yattığınız zaman yemediğiniz bütün yemekleri, tabakta bıraktığınız ve yemediğiniz bütün yemekleri düşünüyorsunuz. Ben buraya gelmeden önce suşi yedim; bütün yemediğim suşileri saydım, keşke onu yeseydim, tadı resmen damağımda. Kilo almamak için cips yemedim, keşke yeseydim diyorum. Bunları sayıklıyorum. Bu sırada yanınızdaki arkadaşlar yemeklerden bahsedince psikolojik anlamda iyi oluyor. Buranın bir zaman sonra biteceğini düşünerek olumlamalara bgaşlıyorsunuz. Açlık hep var, bunu engelleyemiyorsunuz ama açlığın getirdiği özlem, psikolojk hesaplar, kırdığınız bütün kalpler, yaptığınız bütün hatalar, doğru verdiğiniz kararlar, kariyeriniz, anneniz, babanız, bütün anılarınız geliyor. Açlık ön planda.
Açlık, özlemi getiriyor. Özlemi her şeye duyuyorsunuz. Özgürlüğünüze, ailenize, sevdiğinize, yemeğe, suya bile açlık duyuyorsunuz. Anneme sarılamıyorum, ona açım şu anda. Açlık, psikolojinizi alt üst ediyor, beyninizi durduruyor. Yemeği yediğimiz zaman ailemi özledim. Ailenin a’sını duyunca tüylerim diken diken oluyor. Ailenizle 10 sene bile görüşmemiş olsanız açlık sizi öyle bir duruma getiriyor ki o ailenizi görmek istiyorsunuz. Açlık, öyle bir şey. Özlemin tam altını çiziyor. Bu ciddi anlamda çok zor.
Burçak
Adadaki tartışmalara en çok neden olan kim sence?
Adadaki tartışmaların başında gelen isim bence Berna, ardından Gökhan. Şu aralar pek tartışma yok. Herkes geri viteste. Herkes sakin sakin takılıyor ama bence Berna.
Gerçek hayattaki Burçak’la ada hayatındaki Burçak arasındaki farklar neler?
Pis olması diyebilirim. Çok fazla bir fark yok. Kendim gibiyim. Dışarıda nasılsam adada da öyleyim. Çok fark yok. Daha sessiz sakinim adada. Dışarıda çenesi düşük, eğlenceliyimdir. Burada çok fazla karakterde insan var ve yanlış anlaşılmaya müsait bir ortam var. Bu sebeple biraz daha sessiz sakinim. Kendimi frenlemeye çalışıyorum. Dışarıda tepkilerimi daha sert belli edebilirim. Burada açlık devreye girince biraz daha sakin kalmam gerekiyor ki insanların o prikolojisine kapılıp kendimden ödün vermeyeyim. Açlıkla burada insanlar daha sinirli ve değişik hal alıyorlar. Ben de bunu önlemeye çalışıyorum. Dışarıda olsa, tok karnına biri bana kes sesini dese buradaki gibi sakin karşılamam.
Seni en çok zorlayan oyun hangisi?
Bugüne kadar çekme oyunlarından biriydi. Sporcu olmadığım ve nefesim açılmadığı için kondüsyon gerektiren oyunlar beni yoruyor. Ama en çok zorlayan oyun çekme oyunuydu, nefes nefese kalmıştım, bir ara gerçekten boğuluyorum sandım. Güç oyunları beni daha çok zorluyor. Parkurlarda açıldım. Mesela kumdaki koşu olayları nefesimin açılmasını sağladı. Kondüsyonum artıyor. Doğru beslenemediğimiz için güç kazanamıyoruz. Dolayısıyla güç oyunları diyebilirim.
Tuğçe ile ikili gibisiniz. Bunun sebebi gerçekten iyi anlaşmanız mı, adada oluşan gruplaşmalardan mı?
Tuğçe’yle ikiliyiz, benim kız kardeşim gibi. Zaten kendisiyle yaşıt kız kardeşim var, onun yerine koydum. Tabii doğal olarak çok iyi anlaştığımız için ikiliyiz. Adadaki saçma gruplaşmalara dahil olmayışımız da bunu tetikledi ama öncelikle iyi anlaşmamız. Güzel bir dostluk kurduk. O olmasaydı bu adada ben bu insanların arasında delirirdim. Ama kulislere dahil olmayışımız da bunu getirdi.
Adada liderlik savaşı var mı sence, gönüllülerden kim lider?
Liderlik savaşı yok bence. Mesela Gökhan çok baskın karakter olmaya çalışıyor ama kimse onu lider olarak görmedi. Kendini öyle göstermeye çalışıyorsa da beceremiyor. Volkan daha insanların gözünde ağır basabilir. Ama bence kesinlikle bir liderlik savaşı yok.
Volkan
Yarışmanın başında emir komuta bende demiştin. Sence emir komuta şu anda adada sende mi?
Yarışmanın başında öyle söyledim. Kısmen bende. Ben doğruları savunduğum için her zaman, benim kararlarım doğrultusunda bazı şeyler ilerliyor, bana soruluyor. Tam anlamıyla sağlamasam da bazı şeylere yön veriyorum. Onların da bana saygısı var. Böyle devam ederse sıkıntı yaşayacağımı zannetmiyorum.
Senin dışında kimin şampiyon olmasını isterdin?
Şampiyon olamazsam Ogeday’ın şampiyon olmasını isterim. Genç bir arkadaşımız. Kazanacağı ödülle hayatını kurabilir. Umarım gönüllüler takımından Ogeday olur.
Sema
Performans sıralamasında iki haftadır birincisin. Bu durum puan kazanma konusunda seni motive ediyor mu?
Üçüncü hafta ve sonrasında da olmak istiyorum. Ama bu bir yarışma. Dünyanın en iyi sporcuları da yeri geliyor geçiliyor. Tabii ki isterim ama benim de birinci olmayacağım günler olacak. Bunu kabul edecek kapasitede bir insanım.
Eser-Sehat tartışmasından sonra ağladın. Bu olay seni nasıl etkiledi?
Eser ve Serthat’ın arasındaki tartışma beni çok gerdi. Ben husursuz ortamlarda durmaktan hiç hoşlanmıyorum. Kavgalarda çok geriliyorum. Hayatımda felsefe olarak edindiğim şey, huzursuzluk veren her şeyi hayatımdan çıkarıyorum. Serhat’ın sinirlenmesi beni şöyle üzüyor: Serhat doğru da olsa sinirlendiğinde birine bir şey yapacak ve buradan gidecek diye çok üzülüyorum. Sembol oyununu kazandıktan sonra, ilk ve ikinci hafta birinci olduktan sonra finalde olabilecek kapasitede olduğumu düşünüyorum. Hiçbir dünya için, para için, hiçbir mevki için ben oğlumu bırakmam. Bir sebebi olmasa hayatta bırakmazdım. Burada gerçekten bir şeyler olabileceğine inandığım ve yüzde 80’lerin üzerinde şansım olduğunu düşündüğüm için buradayım. Yoksa hiçbir şey için bırakmazdım. Ben yoluma bu şekilde devam edeceğim. İnşallah her şey gönlümce olur.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.