Öncelikle kendime teşekkür ediyorum..

KKTC yetkilileri, anneme teşekkür etmeli. Sadece anneme değil, kardeşlerime, teyzelerime, halalarıma, amcalarıma da teşekkür etmeli. Hatta Ayşe nineye, Hamza dedeye, Gönül ablaya, Mehmet abiye, Fatma teyzeye, Ömer amcaya da, teşekkür etmeli. Kısacası Türkiye’de vergi veren her bir bireye teşekkür etmeliler. Ayrıca, bana, eşime, kayınvalideme, kayın biraderime de teşekkür etmeliler. Şerif abaya, Hatice neneye, Hasan dedeye, Ali’ye, Pembe’ye, Kıymet genabaya, yani, KKTC’de vergi veren her bir bireye de, teşekkür etmeyi ihmal etmemeliler. Zira, KKTC’ye gelen bu günkü su, Türkiye’deki  ve  KKTC’deki emekçilerin, Türkiye Hükümetine, damla damla akıttıkları alın terleridir. AKP, Hükümeti ve TC Yetkilileri ise, hem Türkiye hem de KKTC vatandaşlarına teşekkür borçludurlar. Özellikle AKP iktidarı, her gün, her an teşekkür etse bitiremez, minnet duyması gerekenleri. Mesela, geçmiş TC Hükümetlerinin projelerine konup, bu gün bu proje ile seçim propagandası yapabildikleri için, geçmiş Hükümetlere, özellikle de, bu projeye can veren rahmetli Bülent Ecevit’e bir teşekkür borçludurlar. Geçmiş Hükümetlerin projesini, hayata geçirebilmek için, halka ait ne kadar kurum ve kuruluş varsa satıp, halkın parasıyla tamamlanan su projesi ile övündükleri için, Türkiye halkına da teşekkür etmeliler. Bakmakla yükümlü oldukları vatandaşlarına bakmayıp, KKTC’ye göç etmelerine neden oldukları vatandaşlarının, Türkiye’deki haklarını kullandıkları için, bir teşekkür de, KKTC’deki TC kökenli vatandaşlara borçludurlar. Diğer yandan, ekmeklerini, sularını, eğitim haklarını, sağlık haklarını, Türkiye’den gelen kardeşleri ile bölüşerek, AKP  Hükümetinin üzerindeki yükü hafifleten Kıbrıs Halkına da teşekkür edilmeli mesela. En büyük teşekkürü de, engelli oldukları bile göz önünde tutulmadan vergi alınan engelli vatandaşlar ve yarattıkları çarpık düzenden dolayı can veren masum insanlar hak ediyor. Hatta sadece teşekkür değil, bir de özür borçları var, engellilere ve yarattıkları  terör ortamında can verenlere. Bir de, bu yaptıklarını, halka gösteremeyip, siyaset üretemeyen muhalefete teşekkür etmeli AKP. Ne de olsa, muhalefetin de katkısı büyük, AKP’nin iktidarda kalmasında. Peki, halkın arazilerini, ulaşımını, iletişimini, kısacası tüm doğal kaynaklarını yabancılara satıp, paralarını, yandaşlarına yol yapsın, su getirsin diye veren AKP iktidarına teşekkür etmek gerekir mi? Hayır!!! Binlerce kez hayır. Çünkü zaten, 3 liralık malı 10 liraya mal etsin diye, proje teslim ettikleri yandaşları, gerekli teşekkürü, gerektiği şekilde yapıyor AKP iktidarına. Parası olmayan da, canı ile ödüyor zaten, halkın parası ile yaptırılan yolların ve getirilen suyun bedelini. O yüzden, bu suyun gelmesine, vergilerimle, emeğimle, katkı koyduğum için öncelikle kendime, sonra da, Türkiye ve KKTC’ de yaşayan gerçek emekçilere, Bu uğurda can vermiş olanlara, bu proje gerçekleşsin diye hakkı yenilen, engellilere, yetimlere ve öksüzlere sonsuz teşekkürlerimi sunuyor, AKP’nin seçim propagandasına alet olanları da şiddetle kınıyorum. AKP propagandasına verilen destek, hele ki, sol kesimden gelen destek, bu uğurda can verenlerin, kemiklerini sızlattı zira. Öldürülen masumların; “ne elinize bulaşan kanımızı, ne alnınıza sürdüğünüz karanızı, suyla temizleyemezsiniz” dediklerini, duyar gibiyim…