HP’den yapılan açıklamaya göre, Halkın Partisi tarafından alınan Meclis’ten çekilerek sine-i millete gitme kararıyla "her geçen gün telafisi mümkün olmayan zararlar veren gayrımeşru hükümetin bir an önce son bulmasını" hedeflediklerini anlatan HP lideri Kudret Özersay, şöyle devam etti:
“Halk iradesi ve demokratik teamüller hiçe sayılarak kurulan bu türden hükümetler, istikrarsızlığı körüklemenin ötesinde ortaya çıkan krizleri de iyi yönetemeyerek halkı devletten soğuturlar, devletin kurumlarının daha da batırılmasına ve aradan bazı kişilerin rant elde etmesine sebebiyet verirler. İşte bu açıdan böyle bir gayrımeşru hükümeti bir an önce sona erdirmeyi başaramazsak halk olarak elimizdeki her şeyi kaybetme tehlikesi ile karşı karşıya kalacağız. Ortada ciddi bir siyasi çürümüşlük var ve bunun bedelini esasen halk ödüyor”
Görüşme sırasında özellikle ekonomiyle ilgili çok sayıda konunun gündeme geldiğine dikkat çeken HP Genel Başkanı Özersay şu ifadeleri kullandı:
“Elektrik kaosundan, maaş artışından ziyade pahalılığı önlemek için adım atılması gereğine, enflasyonla mücadele edilmesi ihtiyacına, asgari ücretten sosyal sigorta ve ihtiyat sandığı prim desteklerine, peşin KDV uygulamasından geçiş kapılarına ve Yeşil Hat Tüzüğü konusundaki gelişmelerden ekonomik anlamda nefes almamızı sağlayacak kimi güven yaratıcı önlemlere varıncaya kadar pek çok konuyu konuştuk. Halkın Partisi'nin sine-i millet kararıyla nasıl bir siyasi mücadele verdiğini, neyi hedeflediğini ve sürdürülemez olan bu statükoyu kırmak için ortak paydada buluşulması ihtiyacını dile getirdik. Görüş ve önerilerini dinledik.”
-“Önce orman yangını şimdi elektrik kriziyle telafisi mümkün olmayan zararlar veriyorlar”
Ülkede temsiliyet sorunu bulunan, meşruiyetini hem belirli bir parti içerisinde yapılan bir seçimden hem de genel olarak seçmenden almayan bu türden gayrımeşru hükümetlerin krizleri yönetme konusunda çoğu zaman çok başarısız ve yetersiz kaldıklarını ileri süren Özersay, şöyle devam etti:
“Hepimiz bunu yaşayarak gördük. Önce orman yangınında her bir birim canla başla çabalarken genel anlamda yangını kontrol altına alma, söndürme ve yardım alma konularında ciddi bir koordinasyon sıkıntısı yaşandığını hepimiz yaşayarak gördük. İşimiz adeta Allah’a kaldı ve yağan yağmurla o gece bu yangın söndürülebildi. Ama telafisi mümkün olmayan zararlar ortaya çıktı. Aynı şekilde şimdi elektrik krizi yaşanıyor ve aynı plansızlık ve aynı öngörüsüzlükle koordinasyon eksikliği bu kez ülkede başka açılardan herkesin bedeller ödemesine neden oldu ve olmaya da devam ediyor.
Üstelik burada aradan birileri de rant elde ediyor zira elektrik üretimi için gerekli olan yakıt göz göre göre iki üç katı fiyatla satın alınıyor, kurum zarar ediyor. Şimdi bir hafta sonra bunu bize unutturmaya çalışacaklar ama ülkede yaşanabilecek yeni bir kriz, örneğin sağlık alanında dünya genelinde ortaya çıkacak olan yeni bir salgın krizi devletimizin tamamen çökmesine neden olabilecek. Kendisini parti seçmenine, ve genel anlamda da ülke genelindeki seçmene karşı sorumlu hissetmeyen yönetimler sorumluluk üstlenmeden ülkeyi adeta ‘guduru’ yönetmektedirler. Ancak yarın ortaya çıkacak olan hasarın telafisi mümkün olmayacak, bu nedenle zaman geçirmeden bir an önce bu gayrı meşru hükümetin sona ermesini sağlamak zorundayız
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.