Girne Üniversitesi Konferans Salonu’nda gerçekleştirilen seminere, Girne Üniversitesi Kurucu Rektörü Yrd. Doç. Dr. Cemre S. Günsel Haskasap, Rektör Prof. Dr. İlkay Salihoğlu, GÜDENMER Başkanı Enver Yetkili, Genel Sekreter Fehmi Tokay, rektör yardımcıları, International Political Economy (IPE) Club temsilcileri, dekanlar, akademisyenler ve öğrenciler katıldı.
“Doğu Akdeniz Enerji Politikaları ve Kıbrıs Sorununa Yansımaları” başlıklı seminer, Saygı Duruşu ve İstiklal Marşı ile başladı. GÜDENMER Başkanı Enver Yetkili ile Girne Üniversitesi Rektörü İlkay Salihoğlu’nun açılış konuşması yaptığı seminerde, IPE Kurucusu Arash Sharghi ile Başbakan Yardımcısı ve Dışişleri Bakanı Kudret Özersay birer sunum yaptı.
Yetkili: “Doğu Akdeniz ve Yetki Alanları Paylaşımı Konusu Türk Dünyası için Önemlidir…”
GÜDENMER’in bir düşünce kuruluşu olduğunu ve denizcilik konularının tartışılması için ideal bir platform oluşturduklarına inandığını belirten Girne Üniversitesi Denizcilik Merkezi Başkanı Enver Yetkili, bu sebepten böyle bir semineri düzenlemenin kendileri ve katılımcılar açısından doğru bir seçim olduğuna inandığını söyledi.
Yetkili, Girne Üniversitesi’nin Denizcilik Fakültesi, Deniz İşletmeciliği ve Yönetimi Fakültesi, Denizcilik Yüksek Okulu, Denizcilik Meslek Yüksek Okulu olmak üzere dört fakülte ve yüksekokulla denizcilik eğitimi verdiğini belirtti. Yetkili, Doğu Akdeniz ve yetki alanları paylaşımı konusunun Türk dünyası için önemli olduğuna da vurgu yaptı.
Prof. Dr. Salihoğlu: “Denizlerimize Bilimsel Anlamda Sahip Çıkıyoruz…”
Girne Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. İlkay Salihoğlu ise, Girne Üniversitesi’nin denizcilik alanında eğitim vermek için kurulduğunu, son teknoloji simülasyon odaları ile eğitim verirken denizcilik araştırmalarını Girne Üniversitesi’ne ait Kıbrıs’taki tek araştırma gemisi ile sürdürdüklerini ifade etti.
AB, TÜBİTAK ve Girne Üniversitesi destekli projeler yürüttüklerini, elde edilen verilerin uluslararası standartlarda olduğunu dile getiren Prof. Dr. Salihoğlu, “Böylece KKTC karasuları içinde denizlerimize bilimsel anlamda sahip çıkıyoruz” dedi.
Prof. Dr. İlkay Salihoğlu seminerin düzenleyicisi GÜDENMER’e ve daveti kabul eden Başbakan Yardımcısı ve Dışişleri Bakanı Kudret Özersay’a ise teşekkürlerini sundu.
Arash Sharghi: “Gelişmeleri Diyalektik Açıdan Ele Almaya Çalışıyoruz…”
International Political Economy IPE Club Kurucusu Arash Sharghi de, yaptığı “Doğu Akdeniz Hidrokarbon Sorunu ve Önemi’ başlıklı sunumunda 2010 yılında başladıkları çalışmalarının hedeflerini anlattı.
Doğu Akdeniz’deki gelişmeleri diyalektik açıdan ele almaya çalıştıklarını aktaran Shargi, bu yoldaki çalışmalarında Girne Üniversitesi ve GÜDENMER’in katkılarının büyük olduğunu söyledi. Doğu Akdeniz’deki gelişmeler sonucu bölge aktörlerinin bazı girişimlerde bulunması ile kaynak milliyetçiliğinin ortaya çıktığını ifade eden Arash Sharghi, enerji potansiyeli ve topografya avantajı ile bölgedeki sorunların çözülüp çözülemeyeceği noktasının üzerinde durdu.
Bakan Özersay: “Doğu Akdeniz Türkiye Açısından Yaşamsal Bir Öneme Sahip…”
Seminere davetli konuşmacı olarak katılarak “Doğu Akdeniz Enerji Politikaları ve Kıbrıs Sorununa Yansımaları” başlıklı sunumu yapan Başbakan Yardımcısı ve Dışişleri Bakanı Kudret Özersay da, konuya ilişkin geniş kapsamlı değerlendirmelerde bulunarak özet analizlere yer verdi.
Doğu Akdeniz bölgesi ve Kıbrıslı Türklerin geleceğini, sadece Kıbrıs meselesi veya bunun çözümü için yürütülen müzakere süreci üzerinden okumaktan vazgeçilmesi gerektiğini dile getiren Özerzay, Doğu Akdeniz’deki mücadelenin bir kaynak veya potansiyel kaynak paylaşım kavgası değil, bunun ötesinde jeopolitik, jeostratejik ve jeoekonomik bir mücadele olduğunun altını çizdi.
Doğu Akdeniz bölgesinin Türkiye açısından önemine değinen Özersay, Doğu Akdeniz bölgesinin Kıbrıslı Türkler açısından çok önemli olduğunu ve onlara Kıbrıs meselesinin çözümünden önce bölgesel bir aktör olma imkanı tanıdığını ifade etti.
“Kıbrıs Türkü'nün Muhatap Alınması Gereken Bir Aktör Olması Son Derece Önemli”
Başbakan Yardımcısı ve Dışişleri Bakanı Kudret Özersay, Doğu Akdeniz’de Kıbrıslı Türklerin de hakkı olduğunu herkesin kabul ettiğini, Kıbrıslı Türklerle de bir eşikte konuşulması, görüşülmesi ve Kıbrıs Türkü'nün de muhatap alınması gereken bir aktör olmasının son derece önemli olduğunu söyledi.
2011 sonrası yaşanan paradigma değişikliğine götüren süreci de anlatan Özersay, deniz yetki alanları konusundaki girişimlerin barışçıl olmadığı ve ortamın gerildiği yaklaşımına katılmadığını, aksine KKTC ve Türkiye’nin bölgesel dengeyi sağlayarak, çatışma riskini azalttığını vurguladı.
Kudret Özersay, Türkiye ile Libya arasında yakın zamanda imzalanan mutabakat konusunda ise büyük bir havza olarak nitelendirdiği Doğu Akdeniz bölgesinin batısına ilişkin bu anlaşmanın kritik bir önem taşıdığının altını çizdi. Doğalgaz faaliyetleri konusunda aktörlerin, ihtiyaçların ve tedbirlerin değişerek, çeşitlendiğini söyleyen Başbakan Yardımcısı ve Dışişleri Bakanı Kudret Özersay, ideal olanın bölgesel işbirliğine gidilmesi olduğunu ve bunun doğalgaz konusunda da gerçekleştirilebileceğini kaydetti.
Bölgesel aktörlerin işbirliği ile çatışma riskini azaltacağını kaydeden Özersay, doğalgaz dışında yasadışı göç, turizm, uluslararası terörle mücadele gibi pek çok konuda işbirliği yapılabileceğini ifade etti. Bölgede pragmatik yaklaşımlara ihtiyaç olduğunu vurgulayan Özersay, geçmişte yaşanan örneklere değinerek uluslararası aktörlerin adım atması gerektiğinin altını çizdi.
Soruları Cevapladı…
Kudret Özersay konuşmasının ardından havacılık açısından benzer girişimler olup olmadığına, T.C. vatandaşlarının güneye geçişine, Brexit sonrası İngiliz üsleri açısından yaşanabilecek gelişmelere, hidrokarbonun nasıl taşınabileceğine, Türkiye Petrolleri A.Ş. Genel Müdürlüğü (TPAO) ile yapılan anlaşmaya, araştırmaların olası çevresel sonuçlarına ilişkin soruları cevap verdi.
Başbakan Yardımcısı ve Dışişleri Bakanı Kudret Özersay Rum Yönetimi Lideri Nikos Anastasiadis’in müzakerelere başlamak için Türkiye’nin doğalgaz faaliyetlerini durdurması gerektiği yönündeki ön şartına ilişkin soruya ise, bunu ne KKTC’nin ne de Türkiye’nin kabul edebileceğini düşünmediğini kaydetti. Geçmişteki örneklere değinen Özersay, Kıbrıs Rum tarafının önceden varılan anlaşmaya rağmen müzakere süreci devam ederken çalışmalar yaptığını hatırlattı.
Kudret Özersay konuşmasının sonunda yeniden bir üniversite ortamında bulunmasını sağlayan Girne Üniversitesi, GÜDENMER ve IPE Club’a teşekkür etti.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.