Dünyada yeni çılgınlık olarak tanımlanan ‘Pokemon Go' adlı oyun, ülkemizde de büyük ilgi görüyor. Oyunseverler belli bir süre bu oyuna da vakit ayırabilirler ama bu süreçte diğer işlerini ve sosyal aktivitelerini ihmal etmemeliler…
‘Pokemon Go' oyunu moda oldu ve bu çılgınlık muhtemelen bir süre daha devam edecek. Tıpkı bir zamanlar sanal bebek Tamaguchi modasında olduğu gibi… Gündemi meşgul eden ve Pokemon'u konu alan bu eğlenceli oyun, ilginç bir fikir, gündelik hayatımızda elimizden düşürmediğimiz cep telefonu üzerinden yapılabilen bir uygulama… Üsküdar Üniversitesi NPİSTANBUL Hastanesi Psikiyatri Uzmanı Yrd. Doç. Dr. Alptekin Çetin, son günlerde salgın haline dönüşen ‘Pokemon Go' konusunda önemli uyarılarda bulundu…
Bağımlılık demek için henüz erken
Oyuna gösterilen ilginin ‘bağımlılık' olarak nitelenebilmesi için henüz erken. Bağımlılık tanımı yapabilmek için kişinin bu oyunla gündelik hayatında ne kadar ilgilendiğine, oyuna ayırdığı vaktin diğer sorumluluklarını ne kadar engellediğine bakmak gerekir. Oyundan saatlerce başını kaldırmayan kişiler, bir-iki hafta sonra sıkılarak gündelik rutinlerine dönebilirler. Bu durumu saptamak için gözlem yapılması gerekecektir. Dünyada daha önce bu duruma benzer incelenmiş başka örnekler de var… En çok bilinen örneği ise bir bilgisayar oyunu olan ‘World of Warcraft' (WoW). Bu bilgisayar oyunu da bir dönem Türkiye nüfusundan daha fazla aktif kullanıcıya sahipti, bazı kişiler saatlerce bu oyunu oynuyordu. Oyunu oynayan her kişi bağımlı olmadı ama çok etkilenen kişiler de oldu.
Masa başından kaldıran bir oyun
Benzer mobil oyunların rağbet görmesinin pek çok farklı sebebi olabileceğini belirten Çetin şunları söyledi: “İlk olarak, cep telefonlarıyla bu oyunları günün her anında istediğiniz yer ve zamanda oynayabilir hale geliyorsunuz. Oyun aynı zamanda araştırma, keşfetme gibi aktiviteleri ön plana çıkarıyor. Bu da yıllardır oyun oynayan kişileri masa başından kaldıran farklı bir durum. Diğer bir sebep de oyunun ücretsiz olarak piyasaya sürülmüş olması. Oyuncular telefonlarına uygulamayı ücretsiz olarak indirebiliyorlar.”
Sosyalleşme aracı olabilir
Bir oyunu sosyalleşme aracı olarak da kullanabilirsiniz, asosyalleşme aracı olarak da. Bu, kişinin içinde bulunduğu toplumdan, arkadaş çevresine, gündelik hayatındaki diğer sorumluluklardan yaşına kadar pek çok faktörden etkilenir. Sosyalleşme platformu olarak cep telefonunu seçiyorsanız, bu, temelde çok da sağlıklı bir sosyalleşme yolu değildir. Ama arkadaş çevresinde konuşmak için yeni bir konu, ortak nokta olarak bu oyunu kullanıyorsanız ‘Pokemon Go' bir sosyalleşme aracı da olabilir.
Nostalji hissi etkili olabilir
Oyunun bu kadar hızla yayılmasının nedeni, 90'lı yıllarda popüler kültürün önemli bir parçası olan Pokemon fikri-mülkünün devamı olması. O yıllarda çocukluk ya da ergenlik döneminde olan bugünün gençleri ya da yetişkinleri dahi bu oyunu cep telefonlarına indirip oynuyor. Çocukluk çağlarına ait ortak bir anı üzerinde karşılıklı oyun oynamak, bu konu üzerinde konuşmak bir çeşit nostalji hissi de oluşturuyor olabilir. Günümüz gençleri ve çocuklarıysa aslında halen popüler olmayı farklı bilgisayar ve el konsolu oyunlarıyla devam ettiren Pokemon'la tanışmış oldular.
Oyunun olumlu ve olumsuz etkileri
Oyunun olumlu ve olumsuz taraflarının kişiye göre değişebileceğini belirten Yrd. Doç. Dr. Çetin, oynayanlara da bazı tavsiyelerde bulundu: “Pokemon Go'yu oynamak için evinizin dışına çıkmalı ve yürümelisiniz. Oyunun temel mekaniği bu çünkü Pokemonlar sokaklarda, bahçelerde. Sağlıklı yaşam için önemli bir uğraşı olabilir bu yürüyüşler. Ama başınızı cep telefonunuzdan kaldırmaz ve çevrenize bakmazsanız bu yürüyüş çok da sağlıklı olamayabilir, kazalara da neden olabilir. Ayrıca aynı oyunu oynayan kişilerle de tanışmanız mümkün. Belki yeni arkadaşlıklar kurmak da… Sürekli bu oyunu oynayarak çevrenizdeki arkadaşlarınızla iletişiminizi de bozabilirsiniz, kaybedebilirsiniz. Yani oyun sonuçta bir araç, onu iyi kullanmak kişiye bağlı. Oyunu oynarken esas amaç eğlenmek, keyifli vakit geçirmek. Gündelik programlarına oyunu dâhil etmek, belli bir süre oyuna vakit ayırmak, sonrasında diğer sosyal aktivitelerini de ihmal etmemelerini önerebilirim. Arada başlarını cep telefonlarından kaldırıp çevrelerine baksınlar. Hayat cep telefonu ekranının dışında da devam ediyor.”
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.