Prof. Dr. Osman Müftüoğlu Türkiye’de de uygulanan BioNTech aşısında kullanılan mRNA tekniğiyle ilgili şehir efsanelerinin sona erdiğini söyledi.
Hürriyet yazarı bugünkü köşesinde ‘bugüne kadar yapılan en kapsamlı mRNA aşısı takibi araştırması’ diye nitelendirdiği çalışmaya yer verdi.
BioNTech ve dünyada uygulanan Moderna aşılarının geliştirmesinde mRNA adı verilen teknik kullanılıyor.
Müftüoğlu mRNA aşılarının mevcut seçenekler arasında en güçlü alternatif olduğunu vurgulayarak ölü virüs ve vektör aşılarına oranla çok daha güçlü, etkili ve muhtemelen de uzun süreli bir bağışıklık sağladıkları görüşünde olduğunu ifade etti.
Ancak bu aşılarla ilgili ‘şehir efsaneleri‘ ve ‘tevatürler‘ bitmek bilmediğini hatırlatan Müftüoğlu, The New England Journal of Medicine’da yayınlanan yeni bir araştırmanın sonuçları bu efsanelerin üzerine kocaman ve kalınca bir çarpı attığını belirtti.
Müftüoğlu İsrail’de mRNA aşısıyla aşılanan 885 bin kişiden elde edilen sonuçlarını şöyle değerlendirdi:
*Araştırmada incelenen 885 bin aşılanan kişiden hiçbirinde pıhtılaşma sorunu görülmemiş. Kısacası bu aşı pıhtılaşmaya yol açmıyor. Aşılamadan önce ya da sonra kan sulandırıcı kullanmanın hiçbir anlamı yok.
*Aşılananlarda lenf bezi şişme olasılığı var ama bu olasılık çok çok düşük: 100 binde 78 civarında. Ayrıca şişen lenf bezleri de kısa bir süre sonra kendiliğinden küçülüyor.
*Sık sık gündeme getirilen kapl kası iltihabı meselesine gelince… Kalp kası iltihabı (miyokardit) aşılananlarda 100 binde 2,7 oranında görülmüş. Buna karşılık aşılanmayıp Covid-19 hastalığına yakalananlarda bu rakam 100 binde 11 olarak bulunmuş. Anlamı şu: mRNA aşıları miyokardit riskini dört kat azaltıyor.
* Sık gündeme getirilen bir başka kuşku, daha doğrusu şehir efsanesi de yüz felci meselesi. Araştırma yüz felcinin aşılanan grup ile aşılanmayan grup arasında istatistiksel olarak ciddi bir anlam ifade edebilecek farklılık göstermediğini ortaya koyuyor.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.