“Güzelyurt değişecek, bölge gelişecek”
Kansoy, Güzelyurt’un çeyrek asırdır vizyonsuz bir anlayış ile yönetildiğini söyledi ve 25 Aralık gecesi bunun değişimi için ilk adımın atılacağını kaydetti
“Güzelyurt’ta ‘ben yaparım olur’ mantığı bitecek” diyen Kansoy, yeni yatırımlar ile bölge insanının yüzünün güleceğini müjdeledi
Güzelyurt Bağımsız Belediye Başkan adayı Reşat Kansoy, çeyrek asırlık Mahmut Özçınar yönetiminin artık değişmesi gerektiğine vurgu yaptı.
Şehrin genç ve dinamik bir başkan ile yeni bir vizyona ihtiyacı olduğunu kaydeden Kansoy, oluşturulacak olan Kent Konseyi ile bölgenin geleceğinin şekillendirileceğini belirtti.
“Ben yaparım olur” mantığının artık son bulacağını söyleyen Kansoy, Güzelyurt ve köylerini mutlu insanların yaşayacağı bir bölgeye çevireceklerinin sözünü verdi.
“Vizyonum Güzelyurt’u değiştirmektir”
Reşat Kansoy Kanal T’de yayınlanan Yerel Yaşamdan Dikkatimizi Çekenler programına katıldı, soruları yanıtladı.
Seçim çalışmalarının heyecanlı ve keyifli bir şekilde devam ettiğini söyleyen Kansoy, Güzelyurt halkı ile iç içe olmak, onların düşüncelerini dinlemekten keyif aldığını kaydetti.
İki dönem boyunca Güzelyurt Geliştirme ve Kalkındırma Derneği (GÜKAD)’nin başkanlığını yaptığını anımsatan Kansoy, bu süre zarfında Güzelyurt’un gelişip planlı bir şekilde kalkınması için projeler ürettiklerini ve siyasete bu raporları sunduklarını belirtti.
“Vizyonum Güzelyurt’u değiştirmektir” diyen Kansoy, şöyle konuştu:
“Reşat Kansoy, öğrencilik yıllarından itibaren öğrencilik liderliğinden tutun da sivil toplum örgütleri ve kültür sanat örgütlerine ve son olarak da mikro iktisadi kalkınma anlamında hizmetler veren bir çok örgütten bir şeyler alıp bilinç alıntından süzüp, yerel yönetimler eğitimini de alarak vatandaşların karşısına çıktı.”
“Özçınar’ın vizyonsuzluğu projeleri heba etti”
Mevcut Güzelyurt Belediye Başkanı Mahmut Özçınar’ı vizyonsuz olmakla itham eden Kansoy, bu konuda örnekler vererek sözlerini sürdürdü:
“ Güzelyurt’taki kapalı Pazar yanlış restorasyon yapıldı, çevresi de yanlış yapıldı, meydan projesi yapılamadı ve bu değerimiz de heba oldu. Çünkü esnafa hiçbir fayda sağlamadı. Kapalı Pazar içerisindeki 27 dükkandan sadece 8’i doldurulabildi ve kocaman yapı heba edildi. Hemen karşısına geçildiğinde bir banka vardı, boşaltıldı ve o bina Güzelyurt Belediyesi’nin kullanımına verildi. Sergi salonu yapıldı 5 yıl oldu açılalı ve sadece 2 kere sergi yapıldı. Buraya 2 milyon TL harcandı ve orası da maalesef heba edildi. Oysa işsiz gençlerin oralarda çalışmasına imkan kılacak bir bina olabilirdi. Biz kapalı pazarı turistlerin ziyaret edeceği Büyük Han modeli bir yapıya çevireceğiz. Ben göreve gelirsem oradaki esnafla da birlikte o kapalı pazarın bir an önce Güzelyurt çarşısına ekonomik değer katmasını sağlayacak bir noktaya dönüştüreceğiz. 2 Milyon TL’nin boşa atıldığı yeri ise köylüye gençlere yeni istihdam alanı sağlayacak bir proje ile yeniden hayat vereceğiz.”
“Yayla Alaçatı’ya dönüşebilir”
“Güzelyurt Özçınar’ın ölü yatırımlarının bedelini ödüyor” diyen Kansoy, “Merkezi hükümetin bir türlü dikkatini Güzelyurt’a çekemeyen bir yapı var. Hükümetler ve yerel yönetimler istişare ile hareket etmeli ama bu bizde yok” dedi.
Kansoy, merkezi hükümetlerle birlikte hareket edilmesi gerektiğini ifade ederek hem Türkiye hem de Avrupa Birliği kaynakları ile Güzelyurt ve çevresinin kaderinin değişebileceğine vurgu yaptı:
“Kıbrıs’ın en uzun sahiline sahip Güzelyurt körfezinin Güzelyurt ile iletişimi yok. Ne ekonomik, ne turistik ne de sosyal anlamda bir etkileşimi yok. İşte bu noktada ben adayım çünkü Güzelyurt körfezinde devlet adına kalıcı projelere imza atmak istiyorum. Yayla’yı Alaçatı modeline çevirip ekonomik anlamda çağ atlatmak istiyorum. Karavan bölgesi, çadır kent bölgesi, oteller bölgesi, yürüyüş ve bisiklet yolları, parklar ile sahile erişimin temiz havanın olduğu yepyeni bir alandan bahsediyorum. Yayla-Güneşköy-Aydınköy sahil şeridinden bahsediyorum. Bu hayata geçtiği anda tarımsal gelire alternatif bir gelir de ortaya çıkmış olacaktır. Denizi ve güneşi gören emlak turizmi açısından çok bakir olan bu bölgeye özel sektörün ilgisini çekeceğiz. Hem Türkiye-Ankara-Elçilik ve askeri unsurlarla istişare ederek batı bölgesi turizm bölgesi kazancı olarak merkezi hükümetle de birlikte bunu yapacağız. İskele bunun en önemli örneğidir. Orası plansız bir nokta olmasına rağmen 8 yılda ortaya çıkan yapı ile işsizlik yarı yarıya düştü. Bunu biz planlı bir şekilde neden Güzeyurt’ta yapmayalım. Çünkü işsizliğin en yukarda olduğu sosyal ve kültürel yaşamın da en az olduğu yerdir Güzelyurt ilçesi. İşte bu proje ile bunu değiştirebiliriz.”
“Göç sorununa kör ve sağır kalındı”
Reşat Kansoy, Güzelyurt’un en önemli sorunlarının başında göç geldiğini belirterek, bunu yavaşlatmak için toplu konut projelerinin hayata geçmesi gerektiğine vurgu yaptı:
“Güzelyurt’un göç vermesi en önemli kanayan yarasıdır. Çeyrek asırlık Özçınar yönetiminin kör ve sağır olduğu bir konudur bu. Tamamen sosyokültürel ve ekonomik değerlerin yıprandığı göç dalgaları yaşandı. Birinci göç dalgası yurt dışına oldu. Bu küçük bir göçtü ama ikinci dalga New York zirvesinde ortaya konan toprakta 29 + söylemi oldu. Bunla birlikte toprağa güvensizlik başladı. Bunu Annan planı süreci izledi. Toprağına güvenmeyen bölge insanı yatırımlarını başka yerlere yaptı, Güzelyurt’tan uzaklaştı. Üçüncü göç dalgası ise torun sevgisinden dolayı yaşanıyor. Evlatları Güzelyurt’tan göç eden emeklilerimiz hem daha iyi sağlık hizmeti alabilme, hem de torunlarına yakın olmak sevmek için göç ediyor.. İşte bu noktada benim için en önemli husus göçü yavaşlatmaktır. Bunun için de toplu konut projeleri hayat bulmalıdır. Bunu Merkezi hükümetle birlikte Türkiye-Ankara ve Avrupa Birliği- Brüksel ile finansal anlamda istişareler ederek aşabiliriz.”
“Gençlere iş, aş ve konut sağlamak için adayım”
Göçün yavaşlayabilmesi için gençlere merkezi hükümetle birlikte yerel yönetimin iş, aş ve konut imkanı yaratması gerektiğine vurgu yapan Kansoy, “Ben gecemi gündüzüme katarak bu kentin gencinin iş, aş ve konut sahibi olması için adayım. Güzelyurt ve köyleri bana yetki verdiği anda gece gündüz finans kaynakları, yerel müteahhitler, içişleri bakanlığı sosyal konut birimine kadar mobilize edeceğim. Yatırımların artmasıyla Güzelyurt’ta yeni iş sahaları yaratılacaktır” diye konuştu.
Planı büyüme ve nüfus artışı
Kansoy, bölgenin gelişmesi için planlı bir şekilde nüfus artışının sağlanabilmesi gerektiğini söyledi ve bu konudaki fikirlerini ortaya koydu:
“Ortaya koyduğumuz projeler ile nüfus artacaktır ve esnafın da yüzü gülecektir. Kentin planlı bir şekilde kaldırabileceği bir nüfusa ulaşmalıdır. 1995 yılında yapılan nüfus sayımında Güzelyurt yüzde 9.2 nüfusa sahipti. 2011’de yapılan nüfus sayımında KKTC nüfusunun sadece 5.1’ini oluşturuyor. Bu kayıp zaten gözle görülüyor. Saat 18.00’den sonra sokakta insan kalmıyor.”
Öğrenci ile barışık bir kent
Kentin yanı başına kurulmuş ODTÜ ve Kıbrıs Sağlık ve Toplum Bilimleri Üniversitesi gibi iki güzide kurumun varlığını Başkan adayı Kansoy, öğrenci ile küs bir kent yönetimin varlığına dikkat çekti. “Bu öğrencilerin enerjisini kente yansıtamıyoruz çünkü heyecanını kaybetmiş bir belediye başkanı görevdedir. Öğrenciyle ilgili bir gaile yok, öğrencinin kente ulaşabileceği noktalarda trafik güvenliği yok” diyerek sözlerini sürdüren Kansoy, öğrenci ve turist ile barışık bir kent vaat ettiğini söyledi. Kansoy, “Kaldırımdan sinyalizasyonuna yatırımlar yapıp öğrencinin kente inmesini sağlayacağız” dedi.
Muhtarlar Komitesi ve Kent Konseyi
25 Aralık gecesi itibarıyla şehrin yönetiminde “ban yaparım olur” mantığının son bulacağını ve Güzelyurt ve bölgesinin yönetiminde başta muhtarlar, sivil toplum örgütleri, üniversitelerin temsilcisi ve bölge ileri gelenleri ile birlikte yöneteceklerini ifade eden Kansoy, yeni yapılar kuracaklarını açıkladı:
“Göreve geldiğimiz gün muhtarlar komitesi kuracağız. 24 yılda tek bir gün Sayın Özçınar muhtarlarla konuşmamıştır. “Gelin bir fikir birliği içerisinde projeler hayata geçirelim” dediğini duymadık. “Ben yaptım olur” anlayışı artık bitecek. Sivil toplum örgütü temsilcileri, ODTÜ ve Kıbrıs Sağlık ve Toplum Bilimleri Üniversitesi’nin rektörleri ile mütevelli heyeti başkanları, muhtarlar ile birlikte kentin geleceğinin planlanacağı yeni bir süreç başlayacak. İmar planı çalışmaları, tarım topraklarının korunması, su yönetiminin nasıl olacağı, bölgelerde nelerin üretileceği, çıkan ürünlerin nerelere satılacağı gibi konular kent konseylerinde değerlendirilecek. Biz belediye olarak bunlara Liderlik yapacağız.”
Mutlu insanlardan oluşan bir kent
“Belediyenin asli görevinin çöp toplamak, yaya güvenliğini sağlamak, kaldırım yapmak, aydınlatma sağlamaktır. Bunlar zaten sırayla düzene konulacak ama bunlar dışında bizim ayrıca asli görevimiz Güzelyurt’a özel teşvikleri da taşımak olacaktır” diyen Kansoy, “Biz kenti yönetirken ev kadınından özel gereksinimli bireylere, genç arkadaşlardan emekli olan nüfusa kadar herkesin mutlu olmasını sağlamak için çalışacağız. Bu Güzelyurt’u yeniden ayağa kaldırmak 1980’li yıllardaki gibi mutlu insanlardan kurulu bir kent yapmak için geliyoruz.”
“Güzelyurt’u kim öldürdü?”
Başkan Mahmut Özçınar’ın bir programda “Güzelyurt’u biz canlandıracağız” dediğini anımsatan Kansoy, “Güzelyurt’u kim öldürdü ki?” diye sordu.
Kansoy, “Çeyrek asırdır görevde olan kimdir Sayın Özçınar. Güzelyurt’u kim öldürdü ki siz canlandıracaksınız. Sayın Özçınar heyecanını kaybetti, ne Güzelyurt’a ne de köylerine vereceği hiçbir şey kalmamıştır. Biz bugüne kadar yapılanların üzerine koyacağız, yanlışları düzelteceğiz ve yenilerini yaratacağız. İşte bu vizyonla Güzelyurt’ta değişimi sağlayacağız” dedi.
Program sunucusunun neden bağımsız adaysınız şeklindeki sorusuna da yanıtlayan Reşat Kansoy, “Çünkü benim partim Güzelyurt’tur” dedi ve detaylı bir açıklama yaptı:
“Bakın, Sayın Özçınar belediyeyi maalesef aile şirketine çevirdi. Anayasanın eşitlik ilkesinden uzaklaştı. Su paralarının silinmesinden tutun da istihdamlar, malzeme alımları, hizmet alımları gibi noktalarda aile şirketine dönmüş durumdadır. Bu aile şirketi bir an önce halka hizmet veren kamusal belediyeciliğe dönmelidir. Ben herkese eşit olma sözü veriyorum, bundan dolayı da bağımsız adayım. Benim partim, gailem, ideolojim Güzelyurt’tur diyorum.”
Katlı otoparka ne oldu?
Mahmut Özçınar’ın geçmiş seçim dönemlerinde vaatlerini anımsatan Kansoy, 2018’de iki katlı otopark olacaktı, ne oldu?” diye sordu ve sözlerine şöyle devam etti:
“2014’te de Sayın Özçınar deniz getirecekti. Aman ha sakın.. Yağmur yağdığında üzerimizden geçecekse aman ha! Biz deniz getireceğiz demiyoruz, biz ortaya koyacağımız sahil şeridi projesi ile kentlileri Yayla plajına getireceğiz diyoruz. Hayalci vaatler değil, yep yeni destinasyonlar yaratmaktan bahsediyoruz.”
Artık yetişir, değiştirin!”
Gönüllü grubuyla birlikte hareket ettiklerini ve muhteşem bir enerji yakaladıklarını söyleyen Kansoy, “Yanımızda duran, baskılardan dolayı yanımızda duramayan ama gönlü bizimle olan sempatizanlarımıza minnet duyduğumu söylemek isterim” dedi ve ekledi: “Artık yetişir, değiştirin!”
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.