Rum Hükümet Sözcüsü Nikos Hristodulidis ile siyasi partilerin, ABD Dışişleri Bakanı John Kerry’nin, TC Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu ile birlikte yaptığı ortak açıklamalar çerçevesinde “Kıbrıs sorununda 2015 yılı içerisinde ilerleme sağlanmasının mümkün olduğu” sözlerini yorumladıkları belirtildi.
Fileleftheros gazetesine göre, Rum Hükümet Sözcüsü Nikos Hristodulidis, konu hakkında yaptığı açıklamada, 2015 yılının “Kıbrıs sorunu yılı” olması açısından kendilerinin ABD’den, Londra kanadından ve tüm ülkelerden daha çok şey umut ettiklerini ifade etti.
Hristodulidis, kendilerinin bu gidişat için çalıştıklarını ve her şeyin müzakere masasında değerlendirileceğini belirtti.
2015 yılının “Kıbrıs sorunu yılı” olması için, Türkiye’nin de katkısıyla, perspektifleri yaratacak özlü ve samimi bir diyaloğun, en kısa zamanda yeniden başlamasını umut ettiklerini ifade eden Hristodulidis, tüm her şeyin müzakere masasında değerlendirileceğini, gerçek niyeti orada göreceklerini savundu.
Hristodulidis, kamuoyu önündeki bu açıklamaların teyit edilmesini de temenni ettiklerini söyledi.
Kıbrıs Rum tarafının niyetinin özlü ve samimi bir diyalog olduğunu söyleyen Hristodulidis, buna karşılık beklediklerini de ifade etti.
TC Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu’nun, Kıbrıs sorunu için ABD’nin müdahalesini istemesi ve Kerry’nin bu ihtimali açık bırakmasının sorulması üzerine Hristodulidis,Kıbrıs sorununun çözümünü gerçekten ilgi duyanların bu gidişata yardım etmesinin hoş karşılandığını belirtti.
Simerini gazetesine göre, Güney Kıbrıs’ın Moskova’nın katkısını arzulayıp arzulamadığı şeklindeki soru üzerine Hristodulidis, Rum müzakereci Andreas Mavroyannis’in temaslar için Moskova’da bulunduğunu
anımsatırken bu gidişata katkı sağlaması mümkün olan herkesin ve özellikle Güvenlik Konseyi’nin daimi üyelerinin, ülkenin yeniden birleşmesi ve “işgalin” sonlandırılması olan stratejik hedeflerini başarmalarına yardımcı olmasının hoş karşılanacağını ifade etti.
Politis gazetesine göre, “KKTC’deki Cumhurbaşkanlığı seçimlerinin ve Kıbrıslı Türk gazetecilerin, Kıbrıs Rum tarafının tercihinin Mustafa Akıncı olduğu yorumunun” sorulması üzerine Hükümet Sözcüsü Nikos Hristodulidis, böyle bir şeyin geçerli olmadığını belirtti.
Kıbrıslı Türklerin iç konularına müdahale etmediklerini belirten Hristodulidis, Kıbrıslı Türklerin iradesini kabul edeceklerini, kendilerinin, seçilecek olan liderle Kıbrıs sorununun çözümü için çalışmaya hazır olduğunu da ifade etti.
PARTİLER
DİSİ Basın Sözcüsü Nikos Tornaritis, ABD’nin, iyimser düşüncelerinin yanı sıra Türkiye’yi Kıbrıs sorununun çözüm kapısının anahtarını açmaya ikna etmesi gerektiğini belirtti.
Önümüzdeki ayların kritik olduğunu da ifade eden Tornaritis, sorumluluk, birlik ve ciddiyetle siyaset yürütmeleri gerektiğini söyledi.
AKEL Genel Sekreteri Andros Kiprianu, Türkiye’nin, müzakere masasına sunacağı görüşler aracılığıyla, çözüm gidişatına olumlu katkı koymaya hazır olduğunu göstermek için elle tutulur şeyler ortaya koyması gerektiğini ifade etti.
Kiprianu, Kıbrıs sorununun özünün, hiçbir durumda, zaman faktörüne esir edilmemesi gerektiğini belirtti.
DİKO Başkanı Nikolas Papadopulos, ABD Dışişleri Bakanı Kerry’nin iyimserliğinin asılsız olarak nitelendirirken çözüm anahtarının, yıllardır “uzlaşmaz” tavrını değiştirmeyen Ankara’da bulunduğunu savundu.
Papadopulos, Kerry’nin bu iyimserliğinin nereye dayandığını bilmediğini bununla birlikte bugüne kadar Türkiye’nin tutumunda herhangi bir değişiklik görmediklerini söyledi.
EDEK Merkez Komite Sekreteri Hrisos Çalupi, Kıbrıs sorununun çözümünün yakın olduğu sonucuna varılmasına neden olacak herhangi somut bir şeyin bulunmadığını ifade etti.
Rum Çevreciler ve Ekologlar Hareketi ise açıklamasında, Kıbrıs sorununun bunaltıcı takvimler temelinde çözümü konusunda Amerika’dan gelen mesajlar üzerine düşünülmesi gerektiğini belirtti.
Çevreciler ayrıca Ulusal Konsey’in toplanması gerektiğine de işaret etti.
EVRO.KO Başkan Vekili Mihalis Yorgallas ise açıklamasında ABD’nin Kıbrıs sorununun çözümünü istiyorsa kime yönelmesi gerektiğini çok iyi bildiğini belirtti.
Rum Vatandaşlar İttifakı konu hakkında yaptığı açıklamada, Kerry’nin iyimserliğinin nereye dayandığı sorusunu sorarken, Türkiye’nin “uzlaşmaz” tavrında değişikliğin olmadığını da ifade etti.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.