Şehitlerimize ve Ölülere saygı bu mu?

KKTC’nin hemen hemen genelinde, eski mezarlara yönelik ilgisizlik büyük boyutlara ulaştı. Yıllar önce doluluk oranları sınıra dayandığı için defin işlemlerine son verilen eski mezarlıkların bakımı nedense pek itibar görmüyor. Lapta’daki eski Türk Mezarlığı insan boyuna varan otlar nedeni ile yakınlarını ziyarete gelenlere geçit vermezken bu durum vatandaşın tepkisine de neden oluyor. Mezarların üzerini kapatan otlar, mezarlığa çirkin bir görüntü verirken ilgisizliğin diz boyu olduğunu da gözler önüne seriyor. Lapta’da ikamet eden bir vatandaşımız gönderdiği mesajda, büyüklerimizin yatmakta olduğu eski Türk mezarlığının hali içler acısı bir görüntü veriyor. Otlar mezarların üzerini kapladığı gibi bizlerin gidip büyüklerimiz için dua etmemizi de engelliyor. Eski mezarlık denilerek orada yatan büyüklerimize hiç saygı gösterilmiyor. Belediyeyi bu konuda duyarlı olmaya davet ediyoruz dedi. Birçok eski mezarlık bakımsızlıktan nasibini alırken, Lefkoşa’da K.Kaymaklı’da bulunan ve içerisinde ilk şehitlerimizin bulunduğu eski Türk Mezarlığı da bakımsızlıktan nasibini almış durumda. 1957 yılından 1961 yılına kadar Rumlar tarafından şehit edilen şehitlerin de bulunduğu K.Kaymaklı Mezarlığında bulunan bazı mezarların da ilgisizlikten nasibini aldığı gözlemlendi. Kıbrıs Türk’ün ilk şehitleri arasında yer alan Ulus Ülfet (5.9.1957) Kubilay Altaylı  (6.9.1957) İsmail Beyoğlu (1.9.1957) Erol Ahmet ( 3.8.1958) Cemal Alibey (19.1.1957) Feruh Canbaz ( 19.7.1958) Mustafa Ertan Celal ( 5.9.1957) Gülten Yunus ( 16.9.1960) ile Mustafa Ahmet Beyaz’ın ( 9.11.1957) bulunduğu K.Kaymaklı eski Türk Mezarlığı bakım bekliyor. ****** Sahibine Mesajlar Sayın Özkan Yorgancıoğlu, kısa bir süre sonra yapılması düşünülen kurultaya odaklanırken birde başınıza Özdil Nami’nin görüşmecilik derdi çıktı. Her ne kadar görüşmecilik hakkı olsa da eleştirilere göğüs germeniz halk arasında büyük sempati topladı. Yürekten kan damlarken, ağızdan bal damlamıyor ama siz bunu belli etmemekle iyi de yaptınız. ** Sayın Özdil Nami, hayrola KKTC’yi mi satıyorsunuz da millet bu kadar size karşı alevlendi. ‘Gurgurada’ 9 boğum olduğunu unutanlar ağızlarından çıkan sözleri bu boğumlarda dinlendirmeden dışarıya fırlattılar. Halbuki söz ağızdan çıkmadan onların, çıktıktan sonra onun esiri olacaklarını bilselerdi değil 9 boğum 18 boğumda sözlerini dinlendirirlerdi. ** Sayın Alihan Pehlivan Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde ipi göğüsleyen taraf Sayın Akıncı olunca etrafındaki insan çemberi oldukça genişledi. Dün, bestesi Küfürlü Hicaz, güftesi de nefreti nihavent faslından şarkılar düzenleyenlerin bu saflarda yerini aldığını gördük. Ama seni göremedik. Bravo dedik ama sahi sen nerelerdeydin be Alihan? ** Sayın Ayşe Öztabay, seni Sayın Akıncı’nın yemin töreninden sonra düzenlediği resepsiyonda göremedik. Silihtardaki Beyaz Saray yerine Türkiye’ye gitmişsin.  Cumhurbaşkanlığı Meydan Muharebesinin kazanılmasında önemli figürlerden birisi olan senin o gecede olmaman sanırım büyük eksiklikti. Ama olsun senin yerine gelen iki muhteşem insanı yanı annen ile babanı tanımış olduk. Güzel bir gülü. Güzel bir geceyi. Güzel bir dostu herkes ister. Önemli olan gülü dikeniyle. Geceyi gizemiyle. Dostu tüm derdiyle sevebilmek demek değil mi?. ** Sayın Sami Özuslu, vicdan azabı çekip çekmediğini bilmiyorum. Ama Sayın Eroğlu’na en büyük darbeyi de Genç TV’deki yayında vuran sen oldun. Adamı soruların ile sıkıştırırken, deliye çevirdin ve pot kırmasına neden oldun. Yapmış olduğun bu kötülük için Tanrının seni affedeceğini inan hiç sanmıyorum. ** Sayın Mehmet Çakıcı, Dışişleri Bakanı Özdil Nami’nin Akıncı tarafından görüşmeci olarak atanmasına karşı çıkanlardansın. Boş ver yeğenim. Silihtar Tepelerinde Asayiş Berkemal. Kıbrıs’ta kırmadık ceviz bırakmayan Afrodit’i bu defa ‘Çözüm yatağına’ sanırım atıp seyrine bakacağız. Sen Meclisi Meb’usanın sağ cephesinde de asayişin berkemal olmasına dikkat et. Yakında vatanı satıyorlar. Toprağı veriyorlar şamataları arşa çıkabilir. ** Sayın Cenk Şeren, Mehmetçik’te havalar nasıl? Buralarda Cumhurbaşkanlığı seçimlerinden sonra havalar buz gibi oldu. Sizlerin çabalarına rağmen eski Reisi Cumhurun oralarda yeterli oy alamaması suratları limoniye, gönülleri de buzdolabına döndürmüş diyorlar. Boş ver Cenk, koltuğu kaybetmek hayatta büyük kayıp değildir. Asıl büyük kayıp, yaşarken içimizde ölenlerdir. Değilmi? [caption id="attachment_68478" align="alignleft" width="642"] Günün Fotoğrafı[/caption]