Katıldığı canlı yayında açıklamalarda bulunan Eski Başbakan Yardımcısı Serdar Denktaş, mevcut hükümetin Kıbrıs sorununa ilişkin yaklaşımına eleştiride bulunarak, konuşmanın ve müzakere etmenin önemine dikkat çekti. “Konuşmazsak müzakere olmaz, Müzakere etmezsek hedeflerimize yakın bir yere ulaşmak mümkün değil. Konuşup tartıştıkça bir noktaya varılabilir” diye konuşan Denktaş, üzerinde çalıştığı projenin bu eksende olduğunu belirterek, çıkış yollarına inancının tam olduğunu söyledi. Denktaş, “Biraz daha bunun üzerinde çalıştıktan sonra siyasi partilerimizin de katkılarını almam gerekir, çünkü bu hepimizi ilgilendiren bir konudur.
Bizim Türk tarafı olarak süratle, Kıbrıs sorununu partisel bir iç propaganda malzemesi olmaktan çıkarıp, ulusal bir mesele haline getirip, Ankara'nın desteğini de alıp dünyaya kendimizi anlatmaya başlamamız gerekiyor. Fakat öncelikle kendi içimizde mutabakata varmamız lazım. Aksi halde ezilen, ambargolar altında yaşamaya devam eden, gençlerimizin geleceğini hayal bile edemediği bu günkü durumda kalmış olacağız ve en kötüsü de budur. Ben ortaya bir zihniyet koyuyorum, tabi ki meşaleyi vatandaş yakacak” dedi.
“BU ADAYA AŞIK BİRİSİYİM”
Türk tarafı olarak süratle Kıbrıs sorununun partisel bir iç propaganda malzemesi olmaktan çıkarılması gerektiğini vurgulayan Denktaş, “Kıbrıs sorununu ulusal bir mesele haline getirip, Ankara'nın desteğini de alıp dünyaya kendimizi anlatmaya başlamamız gerekiyor. Fakat öncelikle kendi içimizde mutabakata varmamız lazım. Aksi halde ezilen, ambargolar altında yaşamaya devam eden, gençlerimizin geleceğini hayal bile edemediği bu günkü durumda kalmış olacağız ve en kötüsü de budur. Ben şimdiye kadar konuşulanların dışında üçüncü bir yolun olacağına inanıyorum, bu yüzden uğraş veriyorum” dedi. Bu adaya aşık birisiyim diye sözlerine devam eden Denktaş, “Torunlarımın bu ülkede yaşamasını istiyorum, başkalarının çocuklarının da ülkelerinde yaşamalarını istiyorum. Bu nedenle uğraşmaya devam edeceğim” diye konuştu.
“ÇOK DAHA CİDDİ BİR EKONOMİK KRİZ KAPIMIZI ÇALMAK ÜZERE”
Yabancılara mülk satışları hakkında yapılan düzenlemeye ve Rum mallarının satışlarıyla ilgili yapılan tutuklamalara dikkat çeken Denktaş, “ Rum tarafının ne yapmaya çalıştığını anlamak mümkün ama bizimkilerin yaptığı düzenlemeleri anlamak mümkün değil. Bu sektör 64 tane sektörün daha işlemesine neden oluyor. Böyle giderse mülk satışları neredeyse duracak ve çok daha büyük bir krizle karşı karşıya kalacağız. Bu da ekonomide zincirleme bir etkiye neden olacak” diyerek mali bir çıkmaza karşı uyarıda bulunan Denktaş, mülk satışlarından elde edilen gelirlerle sosyal konut inşa edilip vatandaşların ev sahibi yapılması gerektiğini vurguladı. " Medyada çıkan ve gerçekleri tam olarak yansıtmayan yorumlardan hareket edilerek tedbir alınmaz" diyen Denktaş sorunları giderecek bir sistemin kurulabileceğini fakat vizyon ve niyet gerektirdiğini belirtti. Denktaş, “Her mali sıkışıklıkta Türkiye nasıl olsa çözer zihniyeti doğru bir yaklaşım değil, Türkiye elbette bize destek olur ama bizim de sistemimizi kendi kendini döndürebilecek şekilde kurmamız gerekir” dedi.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.