Uzun boylu dev adam Mehmet Kumser Skaylap ya da nam-ı diğer “İğneci” acil servis ambulansının bir saatte ulaşamadığı yere, tam 91 adımda ulaştı. Demek ki ondan daha kısa boylu olan ben, ayni yere 75 adımda gidebilirdim. Gitsek ne? Gitmesek ne? Hasta kıvrana kıvrana öldükten sonra neye yarar ki? Bu konu ile ilgili özür dileyeni duydunuz mu? Ben duymadım. Sağlık Bakanı ve tüm sorumlular utanıp istifa etti mi? Hayır! Bu gibi olayların olması KKTC Sağlık Sistemi için normal mi? Çok normal! Hatta beklenen bir durum. Bunu bilmek için, medyum olup da dumanlı küreye bakmaya gerek yok. KKTC Sayıştay’ı bu durumun “göstere göstere” her an karşımıza çıkabileceğini aylar önce tespit etmiş. Rapor tanzim edip bütün yetkililere sunmuş. Sunmuş da ne olmuş? Tuvalet kâğıdı kadar değer görmemiş belli ki. KKTC Sayıştay Başkanlığı, 2013 yılının Haziran ayında, doktora tezi niteliğinde bir rapor hazırladı. Bu raporunu hazırlarken 15 adet bilimsel raporu ya da yayını kaynak olarak gösterdi. Amaç; acil servis hizmetlerinin verimli, etkin ve tutumlu kullanılıp kullanılmadığını ortaya koymak ve varsa aksaklıkları ortaya koyarak çözüm önerileri sunmaktı. Başarılı oldu mu? Hem de nasıl? Dileyen, Sayıştay Başkanlığı’nın web sayfasına girerek o müthiş raporu baştan sona bir çırpıda okuyabilir; Rapor sayısı VET 2/2013 (http://www.sayistay.gov.ct.tr/Portals/1089/documents/reports/VETRapor022013.pdf). Raporun adı; “Dr. Burhan Nalbantoğlu Devlet Hastanesi Acil Servis Hizmetlerinin Yönetimi”. Bu rapordan 6 ay sonra, 10 Ocak 2014 tarihinde, Sağlık Bakanı bir basın toplantısı düzenliyor. Yanında da tüm masraflarını karşılayıp getirttiği 3 kişilik bir “acil servis ekibi” diye bir ekip var. “Acil Servis hizmetleri yeniden yapılandırılacak” diye demeç veriyor. Konuk ekip Profesörü de bula bula “acil servis telefonunu boşu boşuna meşgul etmeyin” diye açıklama yapmakla yetiniyor. Bundan 3 ay sonraya uzanalım. 14 Mart 2014. Sağlık Bakanı Gülle; “… Komitelerin söz konusu konu başlıkları üzerinde önümüzdeki günlerde çalışmaya başlayacağını anlatan Gülle, yaklaşık 4 ay içinde sağlık çalışanlarının yaslarının, teşkilat şemalarının ve ilgili tüm yasaların elden geçirileceğini söyledi, “Hedef bu yasal düzenlemelerin 2014’te meclise sevk edilerek yasalaşmasının sağlanması, 2015’te uygulamaların başlamasıdır” dedi. Sağlıkta sistemin oluşturulmasının yanı sıra güncel konularla da ilgilendiklerini anlatan Gülle, sağlık sektöründe son dönemde yapılan icraatlara değindi, randevulu muayene sistemin başarıyla yürüdüğünü söyledi.
“ACİL HİZMETLERİNİ YENİDEN ORGANİZE EDECEĞİZ”
Erişkin ve çocuk acillerinin birbirinden ayrıldığını anımsatan Ahmet Gülle, Türkiye’den gelen uzmanların 112 ile acil hizmetlerinin değerlendirdiğini söyledi, değerlendirme sonucunda alınan kararlara işaret ederek “Acil hizmetlerini yeniden organize edeceğiz. 8 kişilik hekim istihdamı yapacağız” dedi. Aradan 7 ay daha geçti. Sayıştay Raporu’nda yazılanları, masraf ederek yurda getirdiğiniz uzmanların dediklerini demek yapmadınız ki “İğneci”nin 91 adımda ve bir nefeste ulaştığı “bir arpa boyluk” yere sizin ambulansınız 1 saatte ulaşamadı. Herhangi bir soruşturma açıldı mı? Giden canın bedeli olur mu ki? Açsanız ne fayda? Yukarıdaki demeçte, gerekli tüm yasaların hazırlanıp 4 ay içerisinde meclise sunulacağından bahsediliyor. Sunuldu mu? Bunlar 2015 yılında yürürlüğe girecek mi? Hayal! Randevulu sistem yürüyor mu? Peh! Otomasyon sistemine kaç para ödediniz? Mahkemelik durumda olan eski sistem ne oldu? Bu sisteme ödemiş olduğunuz 1 milyon 347 bin 571 lira 35 kuruşa ne oldu? Yeniden ihaleye çıkılan sistem bundan farklı bir sistem mi? Bu para sokağa mı atıldı? Bilgi Edinme Hakkı Çerçevesinde size sorduğum soruya bana 57 gün sonra cevap vererek ve cevaben; “sitemize bakınız” diye akıl verdiniz. Hâlbuki 15 iş günü içerisinde cevap vermeniz gerekiyordu. Sitenizde bu soruların da cevabı var mı? Artık sorularıma cevap beklemiyorum. Çünkü cevaplarını biliyorum. ***** Dün Silihtar'da 70 civarı DP-UG üst düzey yöneticisi toplandı mı? İlk turdan kazanmak için "düğmeye basın" çalışmaya başlayın talimatı verildi mi? Hayırlı uğurlu olsun. Kimin ne yaptığı bizi ilgilendirmez. Bu iddia eğer doğru ise, halkı ilgilendiren şu; bu yemekli toplantının masraflarının hangi kalemden ödendiği.