Rum Yönetimi Başkanı Nikos Anastasiadis’in desantralize federasyon fikrini açıkladığı dün geceki basın toplantısının ardından siyasi partilerden tepkiler gelmeye başladı.
Rum radyosuna göre AKEL, basın toplantısının kafalardaki karışıklığı ve kaygıyı gidermediği vurgusuyla bir dizi soru yöneltirken DİKO ve EDEK, son 10 yıldır izlenmekte olan politikanın başarısızlığının tescil edildiği görüşünü ortaya koydu.
AKEL Basın Sözcüsü Stefanos Stefanu, Anastasiadis’in kafalardaki karışıklığı ve kaygıları giderememekle birlikte, iki bölgeli iki toplumlu federasyon hedefinin değişmemesini, Guterres Çerçevesi’nin içeriğiyle ilgili analizini olumlu bulduklarını, halkın, ekonominin, doğal zenginliğin, savunma ve güvenliğin oluşturucu devletlere aktarılamayacak yetkiler olduğu görüşüne de katıldıklarını açıkladı.
Desantralize federasyonun, Kıbrıs Türk tarafının bütün meselelerde sahip olmak istediği bir olumlu oy talebini terk etmesini hedeflediği izahına dikkat çekerek zaten Guterres Çerçevesi’nin de Kıbrıs Türk tarafının bu tezini reddettiğini” söyleyen Stefanu, bu fikrin, referans şartlarında uzlaşma sağlanmaması ve dolayısıyla müzakerelerin yeniden başlamaması tehlikesini içerdiğine de dikkat çekti.
Stefanu, Anastasiadis’in desantralize edilecek yetkiler konusunda sadece, karar vermeden önce uzmanlardan görüş alacağını söylediğini hatırlatarak şunlara dikkat çekti:
“Yani desantralize edilebilecek yetkiler var mı, varsa hangileridir bilmeden meseleyi açtı. Başkan Kıbrıslı Türklerin Bakanlar Kurulu’nda olumlu oyunu kabul ederken aynı zamanda EastMed için Kıbrıs Türk olumlu oyunu nasıl bulacağını soruyor. Acaba Başkan bu konuyu da mı yeniden açmak istiyor? Bu şekilde müzakerelerin yeniden başlayabileceğine gerçekten inanıyor mu? EastMed gibi uzun soluklu bir planın Kıbrıslı Türkler için hayati önemde konu olmadığına mı inanıyor? Bu, MEB’in federal yetkilerden olacağına dair teyitlerine uyuyor mu?”
DİKO Başkanı Nikolas Papadopulos, Anastasiadis’in basın toplantısında, DİKO’nun Ulusal Konsey’de sorduğu soruların hiçbirini yanıtlamadığını, desantralize federasyon teriminin izah edilip edilmediğinin de net olmadığını söyledi.
Anastasiadis’in, son on yıldır Kıbrıs sorununda izlediği politikanın başarısızlığa uğradığını açıkça itiraf ettiği görüşünü de ortaya koyan Papadopulos, şöyle devam etti:
“Ancak Kıbrıs sorunundaki çıkmazlar, mevcut olumsuz önerilerden daha kötü önerilerle çözülmez. Türk tarafının talep ettiği ‘etkin katılım’ın, yani her kararda vetonun, desantralize federasyonla nasıl iptal edileceğini halen anlamadık.”
EDEK, Anastasiadis’in desantralize federasyon önerisini, 40 yıldır devam eden ve büyük bir başarısızlıkla sonuçlanan bir prosedürün devamına rıza gösterdiğini örtbas etmek için izah ettiği görüşünü ortaya koydu.
Vatandaşlar İttifakı Başkanı Yorgos Lillikas ise izlenmekte olan politikanın başarısızlığa uğradığının artık herkesçe kabul gördüğüne işaret ederek özetle şunları söyledi:
“Yeni olmayan desantralizasyon fikri, Başkan’ın göğüslemek istediği meselelere çözüm getirmez. İşlevsellik sorununu çözmez çünkü Kıbrıs Türk liderliği, merkezi hükümetin, bağımsız kurumların ve makamların küçük-büyük bütün kararlarında veto hakkında ısrar edeceğini çok önceden açıkça ortaya koymuştu. Desantralize federasyon da merkeziyetçi iki bölgeli iki toplumlu federasyon da iki bölgeli iki toplumlu federasyonun içinde taşıdığı taksimci patojenleri göğüslemez.”