Akıncı, adaylık kararını Lefkoşa Elysium Park’ta “Güven ve Kararlılık Gecesi” adıyla düzenlenen etkinlikte açıkladı.
Etkinliğe 2 bin kişinin katıldığı tahmin ediliyor.
Salonu dolduran seyirciler Akıncıyı alkışlarla karşıladı.
Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı, 26 Nisan’da yapılacak seçimde aday olduğunu duyurdu. Akıncı, olmayacak hayaller peşinde koşarak, statükoyu perçinlemek peşinde olmadığını vurguladı. Mustafa Akıncı, ayrıca “Linç politikasını savunanlardan oy beklemiyorum, onların oyları ile seçileceğime seçilmem daha iyi” ifadelerini kullandı.
Akıncı, olmayacak hayaller peşinde koşarak, statükoyu perçinlemek peşinde olmadığının altını çizdi. Mustafa Akıncı, “Bir yerde sorun devam ediyorsa, çözüm için arayış da devam edecektir” ifadelerini kullandı.
Akıncı, linç politikasını savunanlardan oy beklemediğini, hatta istemediğini belirtti.
Elisyum Park’ta düzenlenen Güven ve Kararlılık Gecesi’nde konuşan Akıncı, “Bugün Elazığ’dan sonra Van’da büyük bir çığ felaketi yaşandı, dolayısıyla coşkuya biraz ara verelim istiyorum” diyerek, tüm Türkiye’ye başsağlığı dilekleri ve bu tür olayların yaşanmaması temennisi ile sözlerine başladı.
“Birbirimize güvendik, sizlerin güvenini her zaman yanımda hissettim” ifadelerini kullanan Mustafa Akıncı, Cumhurbaşkanlığı makamına olan güvenin hiç aşağılara düşmediğini, başka makamlara olan güvenin düştüğünü, ama Cumhurbaşkanlığının halkın gözünde güven olarak ortaya çıktığını belirtti.
Bir yerde sorun devam ediyorsa, çözüm için arayışın da devam edeceğine dikkat çeken Mustafa Akıncı, şunları söyledi:
“İki devletli çözüm ile ilgili bana atfen manşetler çekilip, beni yıpratmaya çalışanlar oluyor. Rum tarafının bile iki devletli çözümü kabul ettiğini, benim istemediğimi söyleyenler, federasyondan başka bir şeyi görüşmeyi kabul etmediğim söyleniyor.
Rum tarafı iki devletli çözümü konuşmak isterse oturur konuşuruz. Bizim için önemli olan BM huzurunda, Rum tarafının neyi kabul ettiğidir.
Berlin’de iki toplumlu, iki kesimli federasyon için müzakere ortaya çıktı. Mümkün görünen iki toplumlu, iki kesimli federasyondur.
Olmayacak hayaller peşinde koşarak, statükoyu perçinlemek peşinde değilim. Geldiğimiz noktada ikilem karşısındayız, egemen ayrı bağımsız devlet fikri, hele AB tarafından tanınacak, biz Türkiye Cumhuriyeti ile dostluk maçı bile yapamıyoruz.
Berlin’e gitme diyenler benim yerimde olsa Berlin’e gitmeyerek Rum tarafının ekmeğine yağ sürecekti.
İki devletli çözümü ön görülebilir gelecekte mümkün görmüyorum. Adil bir yaklaşım ile bu yolu yürüyeceğiz ya da bölünmüşlük sürecek, Kıbrıs Türk tarafının bağımlılığı daha da artacak biz bunu istemiyoruz.
Biz kendi özgün kimlik ve kişiliğimiz ile hak ettiğimiz saygın yeri istiyoruz. Beşli bir toplantı için Guterres bizim seçimlerimizi bekliyor. Kimse bize altın tepside bir şey armağan etmez, çözüm için mücadele gerekir. Çözüm sadece Kıbrıs’ın değil, bölgenin de ihtiyacı haline geldi”
Hidrokarbon kaynaklarına ilişkin konuşan Mustafa Akıncı, “Ya bir moratoryum ilan edilmeli ya da 13 Temmuz’daki önerimize kulak verilecek ya da iki taraf da ayrı ayrı çalışma yürütecek. Sadece Rum tarafının bu zenginliklerden yararlanmasını kabul edemeyiz” değerlendirmesini yaptı.
Mustafa Akıncı’nın diğer önemli konu başlıkları ise şunlardı: “Bu topraklarda el birliği ile mücadele edelim, başka şehitler olmasın, kardeşlik, barış olsun.
Türkiye ile iyi ilişki en büyük arzumuz, ancak yıllardır sağlıksız bir ilişki oldu. İstişare gerekli, ama tek yanlı olmamalı. Kıbrıslı Türkler kendisini ifade ederken, kısıtlanma duygusu hissetmemeli.
15 Temmuz 2016’da Türkiye’de askeri darbe girişimi oldu, darbe sonuçlanmadan, askeri darbeye hayır dedik ve sivil yönetimin yanında olduğumuzu belirttik. Kim olursa olsun, demokratik yönetimin yanında duracağız.
Bu olay bittikten sonra çeşitli mitingler yapıldı, gittikçe bir parti mitingine dönüştü ve ben o mitinglerin hiçbirine katılmadım. Biz demokrasinin, sivil yönetimin yanında yer aldık.
Adil ve dengeli, Kıbrıs Türk halkının haklarını sonuna kadar koruyan, eşitliği, özgürlüğü ve güvenliği sonuna kadar savunan ama karşı tarafın da haklı olduğu noktaları görmeyi bilen adil bir yaklaşımla bu yolu yürüyeceğini belirten Akıncı federal, iki kurucu devlete dayalı siyasi eşitlik içinde bir çözümü zorlayacaklarını söyledi.
“Bunun için mücadele edeceğiz, ya da bölünmüşlük daha da derinleşecek, Kıbrıs Türk tarafının bağımlılık ilişkisi daha da artacak biz bunu istemiyoruz” diyen Akıncı, “Ne Güney Kıbrıs’ın azınlığı olmak istiyoruz, ne de Türkiye’ye sürekli bağımlı bir alt yönetim olmak istiyoruz. Bizim özgün kimlik ve kişiliğimizle uluslararası hukuk içinde hak ettiğimiz saygın yeri istiyoruz” dedi.
Akıncı, konuşmasında, görev süresi boyunca hayata geçirilen güven artırıcı önlemleri de anlattı.