Kaç gündür Kıbrıs basınının konusu Cumhurbaşkanı Akıncı ‘nın Tayyip beyin gönderdiği uçak ile apar topar Türkiye’ye gitmesi BM Genel sekreteri ile görüşmesi nedeniyle Anastasiyadis’in olayı protesto edip adaya dönmesi.
Basın ve politikacılar konuyu sadece iki boyut olarak tartışmakta ve olayın bir üçüncü boyutunun olabileceğini varsaymamaktadır.
Sağ kesim ve çözüm istemeyenler görüşmelerin kesilmesine vesile olduğu için Akıncı’ya alkış tutmaktadırlar.
Sol kesim çözüm yanlısı olanlar ise Akıncı’nın Tayyip Erdoğan’ın oyununa geldiğini ve görüşme sürecinin berhava edildiğini savunmaktadırlar.
Her şeyden önce şu bilinmelidir ki bu görüşme süreci eğer dinamitlenecekse böylesi bir davranış ile dinamitlenmez. Türkiye Kıbrıs Cumhuriyetini tanımam demesine rağmen bütün siyasi platformlarda Kıbrıs Cumhuriyeti bayrağı altında oturan diplomatlarla ayni salonu paylaşmakta. Her türlü sportif faaliyetlerde Kıbrıs Cumhuriyeti takımları ve bireysel olarak yan yana mücadele etmektedir. Hatta KKTC’yi bu müsabakalardan dışlayarak.
Ben meseleye bir başka pencereden bakmak istemekteyim.
Güney’de yeni seçimler yapılmıştır. Seçim sonrası ikili görüşmeler yeniden liderler arasında başlarken Akıncı’ yeni dönem için süreçte yeni bir yol önerileri olduğunu halkı ile paylaşmıştır. Akıncı bu paylaşımını muhakkak ki BM temsilcisi ve muhtemelen Anastasiyadis ile de paylaşmıştır. Bu öneri herhalde BM genel sekreterine da aktarılmıştır. BM genel sekreteri Ban Ki-moonTürkiye’de düzenlenen bir yemekli toplantı için Türkiye’ye gittiği bu dönemde Bu önerileri Akıncı’dan birebir dinleme ihtiyacı hissetmiş ve Tayyip beyden aracı olmasını istemiş olamaz mı?Tayyip bey de Uçağını göndererek Akıncı’yı çağırmış ve BM genel sekreterine aracılık etmiş olamaz mı?
Nitekim BM ‘Genel sekreteri Ban Ki-moon Akıncı ile görüşmesini özel temsilcisinin da hazır bulunduğu bir ortamda gerçekleştirmiştir. Yani Akıncı yemek için değil görüşme amaçlı olarak gitmiştir.
Benim görüşüm Anastasiyadis’in bu davranışı halkına karşı bir şovdur.
Ne yazık ki Anastasiyadis’in bu şovu Kuzeyde Tayyip karşıtları tarafından destek görmektedir.
Her konuşmasında barıştan bahseden Akıncı Tayyip beyin oyununa gelip görüşme sürecini dinamitleyecek kadar sığ görüşlü olabilir mi?
Böylesi bir görüşmenin Akıncı’nın istemi doğrultusunda Tayyip bey tarafından ayarlandığını iddia edenler bile var, çünkü böyle olmasaydı Akıncı bu daveti ret edebilir senaryosunu yazan çözüm yanlısı olduğunu savunan kesim da var.
Kıbrıs’ta barış sürecini savunan kesim görüşme masasının dağılacağı çığırtkanlığı yapan kesim ile ayni paralelde Akıncı’yı görüşme masasını Tayyib’in oyununa gelip dinamitlediğini savunan barış yanlıları arasında maalesef bir fark görmemekteyim.
Gelişecek süreçte görüşmelerin seyri Akıncı’nın halkı ile paylaştığı yeni bir çerçevede gelişmesi durumunda acaba neler yazılıp neler söylenecektir merak ediyorum.
Galiba bu ziyaret bir vesile oldu ve herkes içindekini döktü. Unutulan bir şey ortada kaldı.
‘’İki lider yeniden masaya nasıl geri döndürülebilir. Halkların ve çözüm yanlısı siyasilerin bu konudaki düşünceleri ne olmalıdır? iki lideri teşvik etmek için neler yapılmalıdır? Onlar nasıl ikna edilmelidir?
Maalesef biz bu soruların cevabını düşüneceğimize masaya bir dinamit da biz atmayı tercih ettik. Maksat Akıncı’yı eleştirmekse daha kolay bir yol da bulunamazdı. Bizim yapmadığımızı yapamadığımızı BM ‘’Anastasiyadis bu kadar alıngan olmamalı ve görüşme masasına dönmelidir’’mesajını vererek bizlerin de yapması gerekeni yapmıştır.
Zaman resmi tam olarak görmemizi sağlayacaktır.