Özellikle yetmiş yaşın üzerinde ülkemizde de sık sık rastlanan Alzheimer hastalığından korunmanın bazı yolları elbette var.
İşte Alzheimer hastalığından korunmanın püf noktaları.
Dokuz Eylül Üniversitesi (DEÜ) Tıp Fakültesi İç Hastalıkları Anabilim Dalı Geriatri Bilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ahmet Turan Işık, 60'lı yaşlardan sonra görülme sıklığı artan ve halk arasında "unutkanlık" olarak bilinen alzheimere yakalanmamanın yapılacak bazı uğraşlarla mümkün olabildiğini belirtti.
Prof. Dr. Işık, AA muhabirine yaptığı açıklamada, unutkanlık olarak bililen ve yaşlılığa vurgu anlamında "beyin prostatı" olarak nitelendirilen alzheimerin 60'lı yaşlardan sonra belirtilerini göstermeye başladığını, 65 yaşından sonra her 5 yılda bir bu hastalığın görülme sıklığının iki kat arttığını belirtti.
80'li yaşlardan sonra alzheimere yakalanma oranının yüzde 50'leri bulduğunu ifade eden Işık, "Unutkanlığın günlük yaşam aktivitelerini olumsuz etkilemesiyle birlikte ocakta yemeği unutma, kıldığı namazı şaşırma, kaybolmaya başlama, tuvalet, banyodan sonra suyun, elektriğin açık bırakılması gibi belirtiler ortaya çıkar" dedi.
Alzheimer olmamak için bulmaca çözmenin önerildiğini ancak bunun sadece kayıtlı bilgiyi geri çağırdığını dile getiren Işık, unutkanlık yaşamamak için şu tavsiyelerde bulundu:
"Bulmaca çözmeyi çok önermiyoruz onun yerine birşeyler yapma, birşeylerle uğraşmanın bundan daha efektif olduğunu düşünüyoruz. Diğer öneriler şöyle;Tansiyonu düzene koyma
Şeker hatalığının önlenmesi
Kolesterolün düşük tutulması
Sigaranın bırakılması
Fazla kiloların engellenmesi
Akdeniz tipi beslenme alzheimera karşı koruyucu şeylerdir
Belli bir limitin altına kilonun inmesi de alzheimere yatkınlığı artırır.
Yüksek eğitim seviyesi alzheimer için koruyucudur.
Bir yabancı dil öğrenme, yüksek eğitim seviyesi, hobiyle uğraşmak
Haftada en az 3 gün yarımşar saat tempolu yürüyüş alzheimera karşı koruyucu faktördür
Özellikle fiziksel egzersizleri hayatımıza, günlük yaşantımıza sokmamız lazım. Herşeyden önce ilaçtan da önce önerdiğimiz fiziksel egzersizdir.
Haftada en az 3 gün en az yarımşar saat tempolu yürüyüşün hastalığın hem gelişimini geciktirdiği hem de hastalardaki kötüye gidişi azalttığı yapılan çalışmalarla ortaya konmuştur. Bunu şiddetle herkese öneriyoruz."