Yortular vesilesiyle Evrihu’daki “Chrystanthos Mylonas ” Askeri kışlasını ziyaret eden Anastasiadis, asker ve subaylara yaptığı konuşmasında herkese içten iyi dileklerini sunarak, kendilerine ve ailelerine sağlık diledi”.
Anastasiadis aynı zamanda, ülkemizi için de özel dileklerde bulundu ve verimli bir diyalog aracılığıyla mantıkla hareket edilmesi ve bulunacak çözümün istikrar ve daimi barış aracılığıyla ülkeye uğur getirmesi dileğini dile getirdi.
Rum Yönetimi’nden yapılan açıklamaya göre, BM Genel Sekreteri’nin görev tanımı için özel bir görevli ataması konusunda, Anastasiadis şöyle konuştu:
"Biz, 44 yıldır, BM ve AB tarafından her iki tarafın da kabul edeceği bir çözüme götürecek, uluslararası hukuka dayalı, bir toplumun diğeri üzerinde tahakküm kurmayacağı, verimli bir diyalog için bekliyorduk. Bugünlerde duyduklarımızdan yararlanarak, siyasi eşitliğin başka, uluslararası federal sistem içinde olan bir topluluğun istisna mekanizmaları iddia ederek, özel hükümleri diğer tarafa dayatmaya çalışmak başka. Azınlıklardan ya da çoğunluklardan söz etmiyoruz. Devletin yaşayabilmesi için, demokrasi ilkellerinin garanti altına alınmasından, işlevselliğinden söz ediyoruz. Uluslararası ve AB hukukunun, 44 yıldır kabul edilemez işgal koşulları altında yaşayan, mal varlıkları dağıtılan ve insan haklarının çiğnendiği AB üyesi devlette de uygulanmasını istiyoruz.
Keskin bir dil kullanmak istemiyorum. Bu tür davranışları kaydeden uluslararası hükümler daha da keskindir. Sayın Akıncı’ya benim alışkanlıklarımı değiştirmem gerektiğini söyleyenlerin değil, en nihayet mantığın galip geleceğini umuyorum. Benim cevabım çok basit. Kıbrıs’ta oluşturmamızı istediği örnek devleti bana göstersin, hangi devlette oluşturucu devletlerden bir tanesinin olumlu oyu diğerinin kaderini belirleyici olabilir? Topraklarının üçte birini işgal eden bir ülkenin garantisi altında olan bir ülke varsa bana göstersin. Kalıcı bir barış istiyorsak bunu sadece karşılıklı saygıyla başarabiliriz.
Kıbrıslı Rumlar, Kıbrıslı Türkler ve özellikle liderlerin ve bazı liderleri kontrol edenlerin - ve burada vatanımızın kuzeyini kontrol edenlerden söz ediyorum, - kalıcı bir çözüm istiyorlarsa ki, biz bunu sürekli bir şekilde dile getiriyoruz, – bunu sadece karşılıklı saygıyla ve el ele vererek bu koşulları oluşturarak geleceğe bir umut verebiliriz”.